• Saatler Her gün 08:00-22:00

Rehberlik Soruları ve Cevapları

Öğrencilerimizin sorduğu ve Rehberlik öğretmenlerimizin cevapladığı soruları burada bulabilirsiniz.

Kategoriler

Tüm Sorular

DGS'ye hazırlanırken sayısal ağırlıklı çalışan bir öğrenci, sözel netlerini artırmak için nasıl bir çalışma programı oluşturmalıdır?
Düzenli olarak her gün aynı saatte sözel sorular çözülmeli, yapılan yanlışlar analiz edilmeli ve paragraf sorularında kişisel yorum katmadan soru köküne odaklanılmalıdır.
Hazır çalışma programlarına uyamadığım için kendime uygun bir düzen oluşturmak istiyorum. Nasıl başlamalıyım?
Kişisel kapasitenize uygun, esnek bir program yapın. Küçük adımlarla başlayıp zamanla zorluk seviyesini artırın. Programınızı görsel olarak takip ederek motivasyonunuzu koruyun.
Konuları anladığım halde soru çözerken belirli bir noktadan sonra zorlanıyorum ve bu durum motivasyonumu düşürüyor. Bu sorunu nasıl aşabilirim?
Çözümlü örnekler üzerinden ilerlemeyi deneyin. Farklı kaynaklardan soru tiplerini inceleyin ve konuyu tam olarak kavradığınızdan emin olun.
Ders çalışırken yaşadığım zorluklar fiziksel belirtilere (stres, kaygı) yol açıyor. Bu durumla nasıl başa çıkabilirim?
Küçük adımlarla ilerleyin. Çözümlü sorular ve video anlatımlarla kendinizi destekleyin. Zorlandığınız noktalarda konuyu tekrar gözden geçirin.
Çalışırken aynı zamanda sınav hazırlığı yapan biri için unutulan konuları pekiştirme ve motivasyonu sürdürme yöntemleri nelerdir?
Düzenli tekrar yapın ve bol miktarda soru çözün. Önce yapabildiğiniz soruları çözerek motivasyonunuzu artırın, daha sonra zorlandıklarınıza dönün. Çözemediklerinizin açıklamalarını mutlaka okuyun.
Bebek bakımıyla birlikte sınavlara hazırlanan ve kısıtlı zamanı olan öğrenciler nasıl bir ders programı oluşturmalıdır?
Sabah erken saatlerde (örneğin 06:00-08:00 arası), paragraf soruları ve zorlandığınız konulara odaklanın. Akşam geç saatlerde (21:00 sonrası) ise sayısal konulara ait soru çözümleri yaparak ilerlemek, bu kısıtlı zamanı en verimli şekilde kullanmanızı sağlayacaktır.
DGS'de mühendislik hedeflerken matematik netlerini (özellikle problemlerden kaynaklı zorluklarla) nasıl artırabilirim?
Matematik netlerinizi artırmak, özellikle problemler konusunda ilerlemek için, öncelikle kolay seviye bir problem fasikülü ile başlayın. Temeliniz oturduktan sonra orta seviye bir kaynağa geçiş yapın. Problemlerle doğrudan ilişkili olan denklem kurma ve çözme, çarpanlara ayırma ve oran-orantı gibi konularda da eksikleriniz olabilir; bu konularla ilgili bolca soru çözmek netlerinizi artırmanıza yardımcı olacaktır.
Sınav hazırlığı sürecinde günlük kaç saat ve hangi zaman aralıklarında çalışmak verimli olur?
Günlük en az 4-5 saat çalışmak faydalı olacaktır. Çalışma sürenizi gün içinde 3'e bölerek (örneğin sabah 2 saat, öğlen 2 saat, akşam 1 saat olmak üzere toplam 5 saat) uygulayabilirsiniz. Sabah çalışmakta zorlanıyorsanız, çalışma saatlerinizi kendi durumunuza göre akşam saatlerine kaydırarak toplam süreyi tamamlayabilirsiniz.
Daha önceki DGS denemelerinde başarısızlık yaşayan, ev hanımı olup çocuk bakımı nedeniyle yorgunluktan odaklanamayan, alım sayılarının azlığı nedeniyle motivasyonu düşen ve sınav kaygısı yaşayan bir adayın bu engelleri aşarak sınavlara nasıl hazırlanması gerekir?
Sınav süreciniz zorlayıcı geçmiş olsa da bu aşamaya kadar geldiyseniz pes etmemelisiniz. Akşam yorgunluktan çalışamıyorsanız, sabah erken kalkıp 1-2 saat odaklanmayı veya gün içinde kısa çalışmalar yapmayı deneyebilirsiniz. Paragraf sorularından korkmak yerine, her gün 2-3 test çözerek bu alanda alışkanlık kazanabilirsiniz. Matematikte ise, yapabileceğiniz bir konu belirleyip birkaç soru tipine çalışarak ilerleyebilirsiniz.
DGS sözel netlerini 25'ten 40'a çıkarmak için nasıl bir çalışma sistemi kurulmalıdır?
Öncelikle sözel kısımdaki eksiklerinizi belirleyip bu konuları tamamlamalısınız. Her gün kesinlikle 25-30 tane paragraf sorusu çözmeye özen göstermelisiniz.
Matematik ve problemlere nereden başlanmalı, kaynak önerileri nelerdir ve çalışma molalarına sadık kalmak için ne yapılabilir?
Matematik ve problemlere bir yerden başlamak önemlidir. Öncelikle yapabileceğiniz konuları belirleyip oradan başlayabilirsiniz. Kaynak önerileri için eğitim sitemizdeki kurslar kısmının içindeki Rehberlik dersi kısmına başvurabilirsiniz. Mola saatlerinize sadık kalmak için telefonunuza alarm kurabilir, ancak alarmı ertelememek şartıyla bu yöntemi kullanabilirsiniz.
Hem çalışıp hem de çocuğu olan bir adayın, konulara yetişememe ve kısıtlı çalışma süresi (akşam 1-2 saat) nedeniyle yaşadığı aşırı stres ve telaşı yönetmek için nasıl bir yol izlemesi gerekir?
Stres yaşamanız konularınızı tam bitiremediğiniz için çok doğal bir durumdur. Bunun için akşam çalışma saatlerinizi biraz daha uzatabilir, veya sabah erken kalkmayı seviyorsanız erken saatlerde konu çalışmasını deneyerek daha verimli olabilirsiniz. Ayrıca, işe gidip gelirken konu tekrarı dinlemek de faydalı olacaktır.
Gece vardiyasında çalışan bir öğrencinin gece geç saatlerde (01:00-06:00/07:00) çalışması mı, yoksa eve gelip uyuyup sabah erken kalkarak çalışması mı daha verimlidir? (Sabah kalkmakta zorlanma durumu göz önünde bulundurularak)
Eğer gece çalıştığınız saatlerde verim alıyorsanız ve uykusuzluk odaklanmanızı, anlamanızı zorlaştırmıyorsa, gece çalışmak daha iyi olabilir. Ancak, verim almadan sadece zaman geçirmek için masada duruyorsanız, o zaman kesinlikle uykunuzu alıp sabah uyanmaya çalışmalısınız. İlk bir iki hafta zor olsa da, bu durum bir alışkanlığa dönüşecektir.
Hem bir işte çalışıp hem de AÖF'te okuyan ve düzensiz çalışma saatlerine (2 gündüz, 2 gece vardiyası) sahip bir öğrenci nasıl verimli bir ders çalışma programı oluşturabilir?
Öncelikle uyku düzeninize dikkat ederek bir çalışma programı oluşturmak önemlidir. Gündüz vardiyasında olduğunuz günlerde akşam 1-2 saatlik çalışma ve tekrar yapma olabilir. Gece vardiyasında olduğunuz günlerde ise gündüz 1-2 saatlik bir çalışma programı uygulanabilir. İzin günlerinizde ise 3-4 saatlik bir çalışma programı yapabilirsiniz. Çalışma programınızın esnek olması ve daha çok günlük hedefler belirleyerek ilerlemek size yardımcı olacaktır.
Üniversitede yaşanan zorluklar (derslerden kalma, derslerin kaldırılması) sonrası not ortalamasının nasıl etkileneceği ve sisteme hangi notun girilmesi gerektiği hakkında bilgi almak.
Yaşadığınız zor dönem için üzgünüz. Ortalamanızın nasıl etkileneceği üniversiteden üniversiteye farklılık gösterebilir. Bazı üniversiteler kaldırılan dersin notunu transkriptten tamamen siler ve ortalamaya etkisi olmazken, bazıları yerine başka bir ders koyabilir veya eski notu işleyebilir. En kesin bilgiyi öğrenci işlerinden alabilirsiniz. Kaldığınız derslerden aldığınız yeni notlar sisteme gireceği için ortalamanız aldığınız puanlara göre yükselecektir. Sistemde geçerli olan şu anki ortalamanızı yazmanız doğru olacaktır.
Çok sayıda deneme çözülmesine rağmen DGS'de istenilen netlere ulaşılamamasının nedenleri ve sınavda daha iyi performans sergilemek için nasıl bir yol izlenmeli?
Fazla deneme çözmeniz çok iyi, ancak bu denemelerdeki soruları iyi analiz etmeniz önemlidir. Hangi soru tarzlarında yanlış yaptığınızı veya boş bıraktığınızı iyice analiz etmelisiniz. Bu sene çözeceğiniz denemelerde kesinlikle deneme analizi yapmalısınız. Konu eksiğiniz yoksa, programınıza haftada 2 deneme çözmeyi dahil edebilirsiniz. Kütüphanede iyi yapıp sınavda performans düşüşü yaşamanız, sınav kaygısı yaşadığınızı gösterebilir.
DGS'de hedeflenen netlere ulaşılamayacağı ve kontenjanların azlığı nedeniyle hissedilen umutsuzluk ve "kazanamayacağım" düşüncesi nasıl aşılır?
Öncelikle "yapamayacağım" düşüncesini bırakıp harekete geçmelisiniz. Kolay konulardan başlayarak ilerleyin, kolay testlerle veya testlerin ilk 3-4 sorusunu çözerek başlayın. Soruları çözdükçe daha fazla motive olacaksınız. Yapamadığınız sorular veya konular elbette olacak, bunu bilerek çalışın. Kendinizi harekete geçirdiğinizde, zamanla daha fazla çalışmak ve zor sorular çözmek isteyeceksiniz.
Ders çalışmaya başlamakta (masaya geçmekte) güçlük çekilmesi, ancak oturulduğunda verimli bir çalışma gerçekleştirilmesi durumunda bu engeli aşmak için ne yapılabilir?
Ders çalışmaya başlamakta zorlanıyorsanız, programlı olmak çok önemlidir. Kendinize küçük, ulaşılabilir hedefler koyarak başlayabilirsiniz. Örneğin, "Bugün 15 problem sorusu çözmeden uyumayacağım" veya "30 paragraf sorusu çözmeden sosyal medyaya girmeyeceğim" gibi günlük hedefler belirleyerek çalışabilirsiniz.
Okul öncesi öğretmenliği için hazırlanan ve gün içinde çocuk bakımı gibi nedenlerle ders çalışmaya odaklanamayan, derslere katılamadığında suçluluk ve motivasyon kaybı yaşayan bir adayın nasıl bir ders çalışma programı oluşturması önerilir?
Bu durumda güne erken başlayıp konu çalışmanızı o zaman yapabilirsiniz. Çocuk uyuduktan sonra ise kaçırdığınız dersleri izleyip soru çözümü yapmaya odaklanmalısınız. Hedefinize ulaşmak için uyku, sosyal medya gibi bazı alanlardan zaman ayırıp kararlılıkla çalışmanız gerekmektedir.
Yazılım Mühendisliği hedeflerken matematik netlerini artırmak istemesine rağmen motivasyon eksikliği yaşayan ve ailevi nedenlerle başarılı olmak zorunda hisseden bir adayın nasıl bir yol izlemesi gerekir?
Motive olmanız gereken şey aslında sorduğunuz sorunun içinde gizli: Yazılım Mühendisliğini kazanmak zorundasınız. Bunun için matematikteki eksiklerinizi tamamlamalı ve bilginizi artırmalısınız. Öncelikle derslere katılıp verilen testleri çözerek başlayın. Daha sonra günlük problem ve paragraf sorusu çözmeyi programınıza eklemelisiniz.
Çalışanlar için ders programı önerileri, bölümlerin güncel alım rakamları (örneğin hukuk) ve devamsızlık zorunluluğu olmayan üniversiteler hakkında bilgi.
Hukuk fakültelerinde devam zorunluluğu üniversiteden üniversiteye farklılık gösterebilir. Genel olarak, İstanbul ve Marmara Üniversiteleri gibi büyük kurumlarda sınıfların kalabalık olması nedeniyle yoklama alınmadığı ve devam zorunluluğunun uygulanmadığı belirtilmektedir. Öte yandan, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde devam zorunluluğu olduğu ifade edilmektedir. Devam zorunluluğu konusunda kesin bilgi almak için, ilgilendiğiniz üniversitelerin resmi web sitelerini ziyaret etmeniz veya doğrudan fakültelerle iletişime geçmeniz en doğru yaklaşım olacaktır.
Eylül-Ekim-Kasım aylarındaki verimli ders çalışma modunun kaybedilmesi, konuları derinlemesine öğrenemeden ilerleyememe hissi ve ev değişikliği gibi nedenlerle çalışma zamanının azalması durumu nasıl aşılabilir?
Öncelikle, yapılan denemelere katılarak eksik konularınızı belirleyip çalışmaya bu şekilde başlayabilirsiniz. İzlemediğiniz dersleri planlayarak kendinize ödevlendirme yapabilirsiniz. Bu sayede, her şeyin havada kalması hissini aşarak somut adımlar atmış olursunuz.
Matematik çalışmasına rağmen her sorunun farklı bir işlem gerektirdiği hissiyle ilerleme kaydedemediğini düşünen ve motivasyon düşüklüğü yaşayan bir öğrenci bu durumu nasıl aşabilir?
Henüz yeni başladığınız ve konular tam oturmadığı için sorular size farklı veya daha zor gelebilir; bu çok doğal. Ancak pes etmeyip kendiniz çözmekten asla vazgeçmeyin. Öncelikle kolay yapabileceğiniz soruları tarayarak testlere başlayın, daha sonra zor gelenlerle uğraşabilirsiniz. Çözümlerinden öğrenmek size çok verim sağlayacaktır. Unutmayın, öğrenmek sabır ister.
Odaklanma problemi yaşayan, geçmiş DGS denemelerinde düşük puanlar alması nedeniyle motivasyonu düşen ve derslerden geri kaldığını düşünen bir öğrenci ne yapmalı?
Odaklanma sorununu çözmek için Pomodoro tekniği gibi yöntemleri araştırmanızı öneririm. Derslerde geri kalmış olsanız da hemen şimdi harekete geçmelisiniz. Olumsuz düşünceler çalışmanızı daha da geriye atacaktır. Kendinize özgü bir program hazırlayıp çalışmaya başlamalısınız.
DGS ile yerleştikten sonra başka bir üniversiteye yatay geçiş hakkı var mıdır?
Evet, DGS ile yerleştikten sonra yatay geçiş yapabilme hakkınız bulunmaktadır. DGS ile yerleşen öğrenciler, sadece ilgili yıldaki DGS Kılavuzunda öğrencinin ön lisans alanı ile tercih edebileceği yerlere ve DGS puanları dikkate alınarak yatay geçiş başvurusu yapabilirler.
Geometriye hiç temeli olmayan ve "çalışsam bile olmaz" önyargısıyla yaklaşan bir öğrenci bu durumu nasıl aşabilir ve geometriye nereden başlamalıdır?
Önyargınızı yıkmak adına, temel konulardan, özellikle de açılarla ilgili derse katılarak başlamanızı öneririm. Hedefiniz ne olursa olsun, sayısal kısımda yapamadığınız soruları geometri ile tamamlamanız sizi rahatlatacaktır.
Şubat grubunda yer alan ve deneme sınavı paylaşıldığında henüz çok yeni olduğunu düşünen bir öğrenci deneme sınavına katılmalı mıdır?
Kesinlikle katılmanızı öneririm. Bu, bir başlangıç noktası olması açısından önemlidir. 5 net bile yapsanız, Nisan sonunda girdiğiniz bir denemede 35 nete çıktığınızda bu sizi motive edecektir. Bu nedenle, şimdi ne yapabildiğinizi görün ve sürecinizi takip edin.
Okuduğunu anlama becerisini geliştirmek için makale okumak mı yoksa deneme tarzı kitaplar okumak mı daha verimlidir?
İkisi de okuduğunuzu anlama adına verimli olacaktır. Ancak sınavda daha çok deneme tarzında paragraflar çıktığı için bu tür metinlere ağırlık verebilirsiniz. Makale okumak hoşunuza gidiyorsa, o da olur; önemli olan düzenli olarak okumaktır.
Ders çalışmaya bir türlü başlayamayan, isteği sıfıra yakın olan ve motivasyonunu nasıl toparlayacağını bilemeyen bir öğrenci ne yapmalıdır?
Hedefinizi kendinize hatırlatın, gerekirse bir yere yazın, neden çalışmanız gerektiğini düşünün. Sizi çalışmaktan alıkoyan engellerin neler olduğunu belirleyip bunları ortadan kaldırmaya çalışın. Ve hemen bir planlama yapıp harekete geçin. Unutmayın, zaman elimizde olmadan ilerliyor.
nuları anlayıp sorularını çözebildiği halde denemelerde düşük performans sergileyen bir öğrenci bu sınav kaygısını nasıl yenebilir ve netlerini nasıl artırabilir?
Bu durum sınav kaygısından kaynaklanıyor olabilir. Başlayan denemelere mutlaka katılmalısınız. Kendiniz de branş denemeleri alarak ayrı ayrı süre tutarak çözebilirsiniz. Denemeyi turlama yöntemiyle çözün; önce yapabileceğiniz kolay sorulardan başlayın, daha sonra diğer yapamadıklarınıza geçin.
DGS'ye hazırlanırken sadece DGS kitaplarına mı bakılmalı yoksa TYT kitaplarından da faydalanılmalı mı?
TYT kitaplarını da çözebilirsiniz. Farklı kaynaklar ve soru tipleri olması açısından size daha iyi bir bakış açısı sağlayacaktır. Ancak öncelikle kursun kaynaklarını ve gruptaki tekrar testlerini çözmenizi öneririm.
DGS denemelerinde Türkçe netleri beklentilerin altında kalırken matematik netleri iyi olan bir öğrenci Türkçe netlerini artırmak için ne yapmalıdır?
Düzenli olarak paragraf çözmenizi öneririm; her gün mutlaka 25 soru çözerek başlayın, daha sonra bu sayıyı artırabilirsiniz. Klasik bir tavsiye olsa da, kitap veya gazete okumak (vakit buldukça) 1 dakika içinde okuduğunuz ve anladığınız kelime sayısını artıracağı için oldukça faydalıdır. Paragrafla ilgili yapılan dersleri izlemeniz de size katkı sağlayacaktır.
Geçen yıl 16 matematik neti yapmış ve kazanmak için 30 üzeri nete ihtiyacı olan, 3 aydır ders çalışmasına rağmen ilerleme kaydetmediğini düşünen ve motivasyonu bozulan bir öğrenci kendini nasıl motive edebilir?
Denemeleriniz daha yeni başladı ve sınava uzunca bir süre var; çok fazla deneme çözeceksiniz. Şimdiden 15-16 net yapabiliyor olmanız iyi bir başlangıç. İlerleyen günlerde bilginiz daha da artacak ve daha fazla soru tipi göreceğiniz için netleriniz doğal olarak artacaktır. Her denemeden sonra mutlaka yapamadığınız soruları nasıl çözebileceğinize odaklanıp kendinizi bir tık daha ileri götürmeyi düşünün. Olumsuz düşünceler bizi daha da geriye götürür.
DGS'ye hazırlanırken aynı zamanda önlisanstan KPSS'ye girmek isteyen bir öğrenci için iki sınavın konuları farklı mıdır? Okul öncesi öğretmenliği için DGS'de 300-350 arası puan için tahmini kaç net gereklidir? Ayrıca, gün içinde yoğun olan ve akşamları ders çalışmaya oturamayan, uykusu gelen bir öğrenci nasıl disiplinli çalışabilir?
KPSS'de tarih, coğrafya ve vatandaşlık konuları da bulunmaktadır; Türkçe ve matematik konuları ise ortaktır. Kendinize hedefinizi hatırlatarak çalışmaya motive olmanız gerekmektedir. Bir an önce kendinize bir program oluşturup daha disiplinli bir şekilde çalışmanız önemlidir. Puanlamalarla alakalı daha fazla bilgi için DGS Akademi çalışanlarıyla iletişime geçebilirsiniz.
Okulun devam etmesiyle birlikte gelen yoğunluk, ruhsal ve fiziksel yorgunluk nedeniyle ders çalışmaya başlayamama ve sürekli erteleme durumunda nasıl harekete geçilmelidir?
Erteleme, sınav kaygısından dolayı beynimizin verdiği bir savunma mekanizmasıdır. Bu durumu aşmak için hedefimizi hatırlayalım: Seneye nerede olmak istediğimizi ve bizi neyin beklediğini düşünelim. Hemen küçük, basit bir program yaparak çalışmaya başlamak ilk adım olacaktır.
Paragraf sorularına yeni başlayan bir öğrencinin yanlış sayısının fazla olması ve soruları uzun sürede bitirmesi durumunda ne yapması gerekir?
Yeni başladığınız için yanlış sayınızın fazla olması ve soruları uzun sürede çözmeniz gayet doğal bir durumdur. Öncelikle yanlışlarınızı azaltmaya yönelik, çözdüğünüz testteki yanlış soruların çözümlerini dikkatlice inceleyin. Paragrafa kendi yorumunuzu katmadan çözmeye çalışın. Türkçe derslerini izleyip hocalarımızın verdiği taktiklere dikkat etmek ve düzenli çözmeye devam etmek, sürenizin zamanla kısalmasını sağlayacaktır.
Canlı derslere katılım sağlanmasına rağmen soru çözmeye yeterince vakit bulunamayan bir öğrenci, sınav sürecini zamanında tamamlayabilir mi ve soru çözümü için nasıl vakit ayırmalıdır?
Tabii ki yetiştirebilirsiniz, ancak soru çözmeye kesinlikle vakit ayırmalısınız. Sadece konuları dinleyip geçmek bilgileri kalıcı hale getirmez ve öğrendiklerinizi unutturur. Konuyu pekiştirmek adına mutlaka soru çözümü yapmanız gerekmektedir.
Soruları analiz ederken daha önce yanlış yapılanları doğru yapabilme ve iki şık arasında kalındığında yanlış şıkkı işaretleme eğilimi nasıl düzeltilebilir?
Soruları bu şekilde analiz etmeniz çok güzeldir; bu sayede bir sonraki benzer sorularda neyi yanlış yaptığınızı anladığınız için doğru yapacaksınızdır. İki şık arasında kaldığınızda yanlış işaretlemeniz normaldir; bu durum sorudan soruya değişir. Aynı soru tipini çözdükçe doğru olanı işaretlemeye yöneleceksiniz.
Paragraf sorularında netlerin dalgalanması ve soruları bir dakikadan kısa sürede çözememe durumunun motivasyon düşüklüğüne neden olması halinde, hızlanma ve daha iyi çözme konusunda neler yapılabilir?
Öncelikle hızlı değil, doğru çözmeye yönelik çalışmalısınız. Süre tutarak çözmek sonraki adımdır. Ancak hızlanmak için kitap okumak en etkili yöntemdir. Ayrıca paragraf taktiklerini kullanarak çözmek de hızlanmanızı sağlayabilir. Türkçe hocalarımızın paragraf ile ilgili derslerine katılmadıysanız, mutlaka izlemenizi öneririm.
Derslerle alakalı yapılması gerekenleri erteleme, bundan dolayı pişmanlık duyma ancak başlamak için adım atamama problemi nasıl aşılabilir?
Bu erteleme davranışının farkında olmanız çok güzel. Bu durum genellikle sınava karşı duyulan bir kaygıdan kaynaklanır. Sınavdan korkmamanız için hedefinizi hatırlamanız, rakiplerinizin siz çalışmıyorken çalıştığını ve istediğiniz üniversite/bölüme onların yerleşebileceğini düşünerek kendinizi çalışmaya hazırlamanız gerekir. Ayrıca, programsız çalışmak da ertelemeyi tetikleyebilir. Eğer programlı bir şekilde ilerlerseniz, programınızda yazan görevi bitirmeden günü kapatmazsınız. Bu nedenle kendinize hemen şimdi bir program yapın.
Yaklaşık bir haftadır derslere karşı kayıtsızlık, uzun soruları okumaya tahammülsüzlük ve video izlerken bile anlamadan geçme isteği gibi bir umursamazlık durumunun sebebi nedir ve nasıl aşılabilir?
Bu, insanın bazen hayatında hiçbir şey yapmak istemediği zamanlar olabilen doğal bir süreçtir. Kendinize bir gün mola verin; o gün hiçbir şey yapmayın. Ancak kendinize ertesi gün çalışmanız gerektiğini söyleyerek molanıza başlayın. Hatta çalışacağınız dersleri de belirleyerek mola vereceğiniz güne başlayın ve çalışmadığınız için pişmanlık duymayın; vücudunuzun bir "sıfırlanmaya" ihtiyacı vardır.
Sınav dönemlerinde artan uykuya düşkünlük, dinlendirici olmayan uyku, diş sıkma gibi stres belirtileri yaşama ve bunun yetersiz çalışma hissinden kaynaklandığını düşünerek bu durumu ve sınav stresini tamamen stressiz hale getirme yollarını öğrenmek.
Bu durum, sınav kaygısına verdiğiniz bir savunma mekanizmasıdır; bu nedenle daha fazla uyumak istemeniz çok normaldir. Öncelikle yüzünüzü yıkayarak çalışmaya başlayın ve mümkünse masanızı evin en çok ışık alan yerine taşıyın. Çalışma programınız göz önünde olsun ve bunu bitirmeden uyumayacağınıza kendinizi inandırın.
Nöbet tutarak çalışan bir öğrencinin, yoğun nöbetler sonrası hem nöbet günü hem de ertesi gün kafasını toplayamama ve ders çalışmada zorlanma durumu için ne yapması gerekir?
Yorulmanız ve dinlenmek istemeniz çok doğaldır. Ancak şu anki durumunuzu değiştirmek ve 2-3 sene sonra hedefinize ulaşmış, istediğiniz bölümü bitirmiş bir şekilde daha mutlu olmak için kendinize yapmanız gereken kısa hedefler belirleyin. Günlük hedefler sizin için zor olacaksa haftalık hedefler belirleyebilirsiniz, örneğin "bu hafta belirli sayıda paragraf sorusu çözeceğim" veya "şu konuların testlerini bitireceğim" gibi. Bu şekilde belirlenmiş görevler, dinlenmiş olduğunuz zamanlarda bunları yapmak için bir fırsat kollamanızı sağlayacaktır. Hedefinizi her zaman kendinize hatırlatın.
Sözel alandan sınava hazırlanan bir öğrencinin günlük çalışma süresi ve çözmesi gereken soru sayısı hakkında kafasının karışık olması ve nasıl bir program izleyeceğini bilememesi.
Çalışma süresi olarak en az 4 saat ayırmanızı öneriyoruz. Programınızda mutlaka her gün paragraf olmalı; özellikle sabah çocuklar uyanmadan çözmek sizin için daha verimli olacaktır. İşlenen sayısal derslere hazırlık için atılan soruları ve tekrar testlerini ise iftardan sonra derslere kadar olan vakitte çözmeye çalışın.
Matematik konularını bitirip soru çözümlerinden verim almasına rağmen matematik netlerini istediği seviyenin üzerine çıkaramayan ve bu durumun moralini bozan bir öğrencinin netlerini artırmak için ne yapması gerekir?
Matematikte tüm konulara çalışsanız bile aynı konudan farklı soru tipleri çıkabilir; bu durum moralinizi bozmasın. Testi çözdükten sonra mutlaka neden ve neyi yapamadığınızı öğrenin. Konularınız bittiyse, sayısal denemeler alıp önce süresiz, daha sonra ilerleyen süreçte süreli olarak çözmeniz size katkı sağlayacaktır.
Başlangıçta yoğun bir tempoda (örneğin günde 10-12 saat) ders çalışıp sonrasında çalışma isteğini tamamen kaybeden, ders çalışmamanın vicdan azabını çeken ve bıkkınlık hisseden bir öğrenci ders çalışma isteğini nasıl yeniden kazanabilir?
Yoğun bir tempoda çalıştıktan sonra şu sıralar ders çalışma isteğinizin olmaması çok normaldir; mental olarak yorulmuş olabilirsiniz. Kendinize birkaç gün izin verin, dinlenin ve bundan vicdan azabı duymayın. Önemli olan dinlenmiş olmanız ve tekrardan eski veriminizi kazanmanızdır. Tekrar başladığınızda hemen yoğun saatlere (örneğin 10 saate) çıkmaya çalışmayın; önce 2-3 saatle başlayın, önemli olan verimli çalışmaktır. Farklı bir yerde çalışmayı da deneyebilirsiniz, örneğin kütüphaneye gitme şansınız varsa bu iyi olabilir. Son olarak, çalışırken hedefinizi hatırlatıcı yazılı veya görsel bir şey (istediğiniz üniversitenin resmi gibi) yanınıza alabilirsiniz.
Matematiği iyi olan ancak Türkçe paragraf sorularında zorlanan bir öğrencinin paragraf netlerini artırmak için ne yapması gerekir?
Öncelikle paragraf derslerine katılmadıysanız mutlaka dersleri izleyerek başlayabilirsiniz. Daha sonra her gün belirli sayıda soru çözerek başlayın. Yatmadan kitap okuyabilirsiniz. Gün geçtikçe paragrafları daha rahat anlayıp çözeceksinizdir. Paragraf taktiklerini kullanarak çözmek de işinizi kolaylaştıracaktır.
Denemelerde ortaya çıkan bilgi eksikliklerini gidermek için soru çözümleriyle pekiştirmek mi yoksa konu tekrarı ve soru çözümü yapmak mı daha etkilidir?
Eğer hiç bilmediğiniz bir bilgi öğrenmişseniz konu tekrarı yapmanızı öneririm. Daha sonra benzer soru tipinden farklı bir kaynaktan çözerek konuyu daha çok pekiştirebilirsiniz.
Üç çocuğu olan ve öğleye kadar ders çalışabilen, eve geldiğinde ders çalışmaya vakit bulamayan ve sadece dersleri takip edebilen, sözel konuları bitirmiş bir öğrenciye nasıl bir çalışma önerilebilir?
Hem iş hem de çocuklarla birlikte sınava çalışmak zor olabilir. Ancak bir hedef için uğraşıyorsunuz. Bu nedenle, ya derslerin bitiminde ya da sabah erken saatlerde en az 1 saat de olsa test çözmeye vakit ayırmalısınız. Sadece konu dinleyerek bilgiler kalıcı olmaz; soru tiplerini kendiniz çözerek öğrenmeniz ve uygulama yapmanız gerekir.
Konuları birden fazla dinlemesine rağmen sistemli çalışamayan, rastgele çalıştığını hisseden, deneme netlerinde artış gözlemleyemeyen (özellikle Türkçede aşırı yanlış çıkan) ve zamanı verimli yönetemediğini düşünen bir öğrenci nasıl bir yol izlemelidir?
Haftalık atılan programa göre ilerlerseniz sizin için daha iyi bir yol gösterici olabilir. Veya konuları tamamladıysanız, test kitabının başından sona doğru ilerleyebilir, her hafta belirli sayıda sayısal konusunun testini bitirebilirsiniz. Konuları dinlerken test çözerek öğrendiklerinizi pekiştirdiğinizi umarım. Paragraf için sınav anında stres yapıp okuduğunuzu anlamıyor veya yanlış yorumluyor olabilirsiniz. Denemelerimiz yeni başladı, siz her gün paragraf çözmeyi ihmal etmeyin ve çözdüğünüz soru sayısını artırmanız sizin için daha iyi olacaktır.
Hastanede çalışan ve akşamları ders çalışmaya fırsat bulup verim alan ancak daha fazla net yapması gereken, uzun bir süresi olmasına rağmen çalışmayı bırakmamak ve netlerini artırmak için nasıl bir yol izlemesi gerektiğini bilmeyen bir öğrenciye ne tavsiye edilebilir?
Öncelikle netlerinizi artırmak için her gün yaptığınız rutinler var mı? Her gün paragraf ve problem çözmek gibi rutinler edinmenizi öneriyorum. Girdiğiniz denemelerde hangi konuları kaçırıyorsanız, o dersin videolarına dönüp tekrar soru çözmeniz de netlerinize katkı sağlayacaktır. Ayrıca, çözdüğünüz testlerdeki ve denemelerdeki yanlışlarınızı analiz edin ve doğru çözüm yolunu öğrenin. Daha uzun süre nasıl çalışmayı sürdürürüm derseniz, kısa molalar verip mola verdiğinizde hareket edin. Dikkatinizi dağıtabilecek telefon, TV gibi şeylerden uzak durun. Dersi bırakmamanız gerektiğini kendinize bu konuda zorlayacağınızı söyleyin.
Yorucu bir işte (08:00-17:00/18:00) çalıştığı için eve geldiğinde yorgun olan ve bu nedenle ders çalışmaya başlayamayan bir öğrencinin hafta içi de bir çalışma düzeni sağlamak için ne yapması gerekir?
Bir hedefiniz var, bu yola bunun için çıktınız ve çabalıyorsunuz. Bu yüzden kendinize istediğiniz bölümü ve mesleği yaparken düşünün. Emek olmadan yemek olmaz, bu nedenle çalışmak için kendinizi zorlayın. Kendinize bir program yaparsanız ve "bunları yapmadan uyumayacağım" derseniz, bu da sizi harekete geçirecektir. Derslerin başlama saatine kadar bir miktar soru çözmek ve derslerin bitiminde de yine soru çözme saati ayarlamanız sizin için daha verimli olacaktır.
İşten geldikten sonra ders çalışmaya başlandığında hissedilen ilerleyememe hissiyatı nasıl yönetilebilir?
Yorgun olmaktan kaynaklı algılama seviyeniz düşebilir; bazen bir miktar dinlenip elinizi yüzünüzü yıkamanız faydalı olabilir. Çalışma süresi tutup, gerek ders videosu izlerken gerekse soru çözerken saatle çalışırsanız, çalışmanızın ilerlediğini daha iyi görmüş olursunuz.
Çalışmaya yeni başlayan ve çocukları nedeniyle sadece akşamları ders dinleyebilen bir öğrencinin, gündüz ders dinleyip akşamları soru çözümüne odaklanması daha iyi bir yöntem midir? Ayrıca, ne zaman deneme çözmeye başlamalıdır?
Eğer gündüz ders videolarını izleyebiliyorsanız, gündüz konu çalışıp akşam soru çözümü yapmak tabii ki daha iyi bir çalışma düzeni olacaktır. Deneme konusuna gelirsek, henüz başlangıçta olsanız da denemelere katılmanızı tavsiye ederim. Nereye kadar ilerlediğinizi görmek sizin için motive edici olacaktır. Başlangıçtaki düşük netlerinizden sonraki ilerlemeyi görmek (örneğin, başlangıçtaki netlerinizden daha yüksek seviyelere ulaşmak), sizi motive edecektir.
Matematik çalışmaktan sıkılmayan ancak Türkçe ve paragraf çözmenin "zulüm gibi" geldiğini ifade eden bir öğrencinin bu durumu aşmak için ne yapması gerekir?
Beynimizin genellikle sol tarafını daha çok kullanıyorsak, sözel şeyleri okumaktan zevk almayabiliriz. Bunun için sevdiğiniz türde bir kitap okuyarak başlayabilirsiniz. Bu durum biraz da çocukluktan gelen okuma alışkanlığı ile ilgili olabilir.
Bir denemenin iyi sonuçlanırken diğerinin kötü gelmesi nedeniyle moral bozukluğu ve stres yaşama durumunda, bunun bilgi eksikliğinden mi yoksa daha zor sorulara yönelme gereksiniminden mi kaynaklandığı nasıl anlaşılabilir?
Her deneme aynı olmaz; biri iyi biri kötü gelebilir. Bu durum denemenin zorluk derecesine ve sizin hangi şartlarda çözdüğünüze bağlıdır. Öncelikle stres olmayın. Denemeyi analiz edip nerelerde eksiğiniz olduğunu belirleyin. Buna göre bilgi eksiğinizin mi yoksa soru tarzı eksikliğinizin mi olduğunu anlamaya çalışın.
Matematik bölümüne yeterince zaman ayıramadığı için denemelerde belirli sayıda soruyu hiç göremeyen bir öğrencinin zaman yönetimini nasıl geliştirmesi gerekir?
Henüz yeni denemeye başladıysanız, süre yetiştirememeniz çok normaldir. Kendi kaynaklarınızdan soru çözerken de süre tutarak çalışın; bu size antrenman sağlayacaktır. Her soru başına başlangıçta belirli bir süre (örneğin 2 veya 3 dakika) vererek başlayın, daha sonra toplam süreyi azaltarak devam edebilirsiniz. Deneme analizi yapmayı da ihmal etmeyin, çünkü çözümünü öğrendiğiniz soruları diğer denemelerde daha hızlı çözeceksinizdir.
Denemelerde sözelden iyi netler çıkarırken, matematikte daha düşük netler yapabilen ve matematik netlerini artırabilme potansiyeli olmasına rağmen zaman yetiştirememe sorunu yaşayan bir öğrenci, sınav esnasında zaman yönetimini nasıl aşabilir?
Öncelikle sınavda kendinize hangi derse ne kadar süre ayıracağınızı belirleyin. Örneğin, "Türkçede belirli bir saate kadar kalacağım, daha sonra matematikte belirli bir saate kadar kalacağım, kalan süreyi ise boş sorulara dönmek için kullanacağım" gibi bir plan yapın. Böyle yaparsanız hiçbir dersin süresini kaçırmamış olursunuz. Daha sonra yapacağınız işlem, ders çalışırken süre tutmaktır. Önünüzde belirli sayıda soruluk bir matematik testi varsa, bunu belirli bir dakikada çözmeye kendinizi ayarlayın, daha sonra bu süreyi azaltarak ilerlerseniz sizin için daha iyi olacaktır.
Matematik temeli hiç olmayan ve bu durumun kendisini çok korkutması nedeniyle hemşireliğe geçiş yapmak isteyen (34 yaşında, diyaliz teknikeri) bir öğrencinin nasıl bir yol izlemesi gerekir?
Korkunuzun üzerine gitmelisiniz. Matematik derslerini sırayla izlemekle başlayın, panik olmayın. Temeliniz olmayabilir, ancak süremiz var; hemen çalışmaya başlarsak çok şey halledebiliriz. Kendinize bir program yapın. Örneğin, "3 gün boyunca temel kavramlar çalışacağım, daha sonra 3 gün üslü sayı çalışacağım" gibi hedefler belirleyin.
Problemler konusunda çok takılan ve yapmakta zorlanan bir öğrencinin bu durumu aşmak için ne yapması gerekir?
Ders videolarını tekrar izleyerek başlayabilirsiniz. Konu tam oturmamış olabilir; hocanızın nasıl denklem kurduğuna, nerede hangi değere "X" dediğine tekrar dikkatle izleyin. Daha sonra çözümlü testler alıp kendiniz uğraşın; hocanız böyle bir soruyu nasıl çözmüştü, ne yapmanız gerekir gibi düşünün. Test bittikten sonra çözümlerinden çözüm yolunu öğrenin. Bir gün sonra farklı bir kaynaktan aynı konuyla ilgili test çözmeye çalışın.
Ders çalışmaya adapte olmakta zorlanan ancak başladıktan sonra başarılı olan, ara verdiğinde ise kopan bir öğrencinin dengeyi nasıl sağlayacağı.
Öncelikle kendinize günlük bir hedef belirleyin; örneğin "belirli sayıda paragraf sorusu çözeceğim" ve bunu bitirmeden kalkmayacağım gibi. Daha sonra mola verdikten sonra planınıza bakın; "bugünkü hangi görevim var, şu konudan tekrar testi çözeceğim" gibi. Görevlerinizi bitirmeden uyumayın o gün; bu şekilde mecburi olarak onları yapmak zorunda kalacaksınız. Plansız olursa kendinize yükleyeceğiniz göreviniz olmaz ve başlayamazsınız.
Soru çözmede hız için tekrar dönüp okumamak adına ne yapılması gerektiği, denemelerde çıkan fazla yanlışlar nedeniyle oluşan moral bozukluğunu giderme önerileri.
Öncelikle soruları dikkatlice okuyarak başlayın. Fazla yanlışınız çıkabilir; kısa sürede çözeceğim diye soruları anlamadan okuyup yorumluyor olabilirsiniz. Önceliğimiz yanlış sayısının az çıkmasıdır, daha sonra hızlı çözmeye odaklanalım. Günlük paragraf çözerken de süre tutup çalışın; ne kadar sürede bitirdiğinizi bilerek kendi hızınızı gözlemleyip daha sonra onu kısaltmaya çalışın.
Sayısal sorularda işlem hızı nasıl artırılır ve daha hızlı soru çözme becerisi nasıl kazanılır?
Sayısal sorularda hızlanmak için öncelikle öğrenme aşamasında bol pratik yapmalısınız. Aynı konuyla ilgili daha fazla soru çözerek pratikleşebilirsiniz. İşlem hızınızı artırmak için kolay seviye bir kitapla başlayarak dört işlem, oran orantı ve denklem kurma gibi temel konularda düzenli uygulama yapın.
Sayısal sorularda işlem hızı nasıl artırılır ve daha hızlı soru çözme becerisi nasıl kazanılır?
Kategori: Sınav Kaygısı ve Stres Yönetimi Soru: Sınav hazırlığı sürecinde artan gerginlik ve motivasyon kaybı nasıl yönetilir ve çalışma disiplini nasıl sağlanır? Cevap: Sakin kalmak ve kendinize güvenmekle başlayın. Motivasyonun yerini disiplin almalı; rakiplerinizin çalıştığını unutmayın. Sınav sürecini ve günlük çalışmalarınızı detaylıca planlayarak düzenli bir şekilde ilerleyin.
İleri seviyede olup eksik konuları olan ve tek başına soru çözmede zorlanan bir öğrenci, kısıtlı zamanda (3 ay) sınav hazırlığını nasıl daha verimli hale getirebilir ve zaman yönetimi konusunda nelere dikkat etmelidir?
Öncelikle tek başına soru çözmeye başlamalısınız. Sadece konu dinlemek bilgilerin kalıcı olmasını zorlaştırır. 3 ay sınav için kısa bir süre değil, sakin olun ve tekrar için vaktiniz olacaktır. Şu anki önceliğiniz konu eksiklerinizi kapatmak olmalı. İşlenen konularla ilgili bol soru çözmeye çalışın. Ek olarak, uyku düzeninize dikkat ederek akşamları derslerden sonra veya sabahları erken kalkarak ek çalışma süreleri yaratabilirsiniz. Unutmayın, pratik yapmak ve düzenli tekrar sınav başarınız için kritik öneme sahip.
Sayısal sorularda işlem hızı nasıl artırılır ve daha hızlı soru çözme becerisi nasıl kazanılır?
Kategori: Verimli Ders Çalışma Teknikleri Soru: Sınav yaklaştıkça ders çalışma isteksizliği ve sıkılma hissiyle nasıl başa çıkılır, özellikle belirli bir derse karşı motivasyon düşüşü yaşandığında neler yapılabilir? Cevap: Sınav yaklaştıkça artan isteksizliğe rağmen disiplinli bir şekilde çalışmaya devam etmek önemlidir. Hedefinizi hatırlayın ve çalışmalarınızı ona göre sürdürün. Süre tutarak çalışmak ve çalışma ortamınızı daha keyifli hale getirmek (örneğin sevdiğiniz bir içecekle) motivasyonunuzu artırabilir.
Sınav hazırlığı sürecinde "ilerleyemiyorum" hissiyatı nasıl aşılır ve motivasyon nasıl yüksek tutulur?
Bu hissi ortadan kaldırmak için deneme sonuçlarınızı düzenli olarak takip edin. Her denemenin netlerini bir yere kaydedin. Sonuçlar inişli çıkışlı olsa bile, denemelerinizi analiz ederek zamanla bir yükseliş trendi göreceksiniz. Bu size güven verecektir. Ayrıca, soru çözüm gruplarına atılan soruları çözmeye çalışmak da hem öğrenmenizi pekiştirir hem de kendinize olan güveninizi artırır. Küçük başarıları görmek, ilerlediğinizi hissetmenizi sağlayacaktır.
Soru çözerken süre baskısı nedeniyle oluşan yoğun kaygı, konsantrasyon kaybı ve hata yapma eğilimi nasıl yönetilir; sakinlik nasıl korunur?
Süre baskısıyla başa çıkmak için günlük test çözerken de mutlaka süre tutun. Her teste belirli bir süre vererek antrenman yapın. Ayrıca, sınavda kendinize boş bıraktığınız sorulara geri dönmek için belirli bir süre tanıyın. Örneğin, sınav 12'de bitecekse, 11:45'e kadar tüm soruları bitirmeye odaklanın ve kalan süreyi boş bıraktıklarınızı kontrol etmek için kullanın. Bu planlama, kaygı seviyenizi düşürerek daha sakin kalmanıza yardımcı olacaktır.
Ders kayıtlarını dinlerken veya başkalarıyla soru çözerken başarılı olunmasına rağmen, tek başına çalışırken yaşanan tereddüt ve yanlış yapma sorunları nasıl aşılır?
p: Öncelikle kendinize güvenmeli ve olumlu bir zihniyetle bu süreci yönetmelisiniz. Deneme çözdükten sonra eksik konularınızı belirleyip, ders videolarını izleyerek bu eksikleri gidermeye odaklanın. En önemlisi, kendinize güvenmek ve hedefinize odaklanmaktır.
Uzun bir çalışma sonrası derslerden kopma ve adaptasyon sorunu yaşayan bir öğrenci, yeniden motivasyon kazanmak için neler yapmalıdır?
Yeniden motive olmak için öncelikle hedefinizi tekrar hatırlayın. Sınava kalan süreyi ve rakiplerinizin hala çalışmaya devam ettiğini düşünmek size itici güç sağlayabilir. Kendinize düzenli ve güzel bir çalışma programı oluşturun. Bu programa eksik konularınızı işleyerek yapmanız gerekenleri somut bir şekilde görmek, motivasyonunuzu artıracaktır. Programınıza uydukça ve ilerleme kaydettikçe adaptasyon sorununuz da azalacaktır.
: Deneme çözümü ve analizinin çok zaman alması durumunda, eksik konulara odaklanarak mı yoksa genel soru çözümüyle mi ilerlenmeli ve zaman yönetimi nasıl yapılmalıdır?
Deneme çözümü ve analizi zaman alıcı olsa da, sizi en çok geliştirecek yöntem budur. Mutlaka analiz yaparak eksik konular üzerinden soru çözmeye devam edin. Çalışmalarınızı planlı bir şekilde ilerletin; örneğin, analize belirli bir süre, test çözümüne belirli bir süre ayırarak daha verimli olabilirsiniz.
Sözel alanda ilerleyen ancak matematikte yeterli nete ulaşamayan (3 net) ve Türkçede eksiklerini gideremeyen bir DGS adayı, kalan 3 ayda hedefine ulaşmak için nasıl bir strateji izlemelidir?
Matematik için, deneme çözümlerinden yapabileceğiniz konu ve soru tiplerini belirleyin. Örneğin, sayı problemlerini çözebiliyorsanız, denemelerdeki o konuyla ilgili tüm soruların çözümlerine bakın. Veya bölme-bölünebilme gibi bir konuda eksikseniz, o konuyla ilgili tüm soruların çözümlerini inceleyerek öğrenmeye çalışın. Türkçe için ise düzenli olarak her gün paragraf sorusu çözmeye odaklanın. Paragrafları, çözüm taktiklerini ve pratik yollarını öğrenerek çözmeye çalışmak, netlerinizi artırmanıza yardımcı olacaktır.
Sınava son üç hafta kala konuların bitmemesi ve net artışı için denemelerle konu çalışması arasındaki denge nasıl kurulmalıdır?
: Sınava az bir süre kala her gün deneme çözmeye çalışın. Eksik konularınızı tamamlamak için bir gün deneme, bir gün konu çalışması ve deneme analizi şeklinde bir program uygulayabilirsiniz. Netlerinizi artırmak için özellikle eksik ve boş bıraktığınız soruların üzerine gidin.
Deneme sonuçlarını analiz ederek netleri artırmanın en etkili yolu nedir ve deneme sonrası nasıl bir yol izlenmelidir?
Deneme sonuçlarını analiz etmek, netlerinizi artırmanın en etkili yoludur. Deneme sonrasında yanlış veya boş bıraktığınız soruları neden yapamadığınızı belirleyin. Eğer konu eksiğiniz varsa, ilgili konu tekrarı yapın. Eğer sorun soru tipi eksikliği ise, farklı bir kaynaktan aynı soru tipiyle ilgili bolca soru çözün. Bu detaylı analiz ve sonrasında yapılan hedefli çalışma, 3 aylık süreçte netlerinizi önemli ölçüde artıracaktır. Deneme sonuçları hakkında geri dönüş yapıldığında, rekabet ortamı açısından daha fazla bilgiye sahip olacaksınız.
Sınav yaklaştıkça artan kaygı, çevresel tepki endişesi ve kişisel sorumlulukların ders çalışmaya olumsuz etkisi nasıl yönetilir?
Sınav kaygısı ve çevresel baskı doğal olsa da, kendi çabanıza ve hedefinize odaklanmalısınız. Başkalarının yorumları gelip geçicidir ve sizin fedakarlıklarınızı bilmezler. Denemelerdeki yanlış ve boş sorulara odaklanarak eksiklerinizi giderin. Denemeye girerken tüm olumsuz düşünceleri geride bırakmaya çalışın. Başarıya ulaşacağınıza inanın
Matematiği hiç olmayan ve DGS'den en az 10 net hedefleyen bir öğrenci, Nisan grubuna yeni başlamışken endişelerini nasıl yönetmeli ve bu hedefe ulaşmak için neler yapmalıdır?
Yeni kayıt yaptırdığınız için hayırlı olsun! Az bir süre kaldığını düşünüp panik yapmanıza gerek yok. Tüm konular, bir program dahilinde sınava kadar yetişecek şekilde işlenecek. Yapmanız gerekenler çok basit: derslere düzenli katılın, verilen ödevleri eksiksiz yapın ve gruba atılan ön hazırlık testlerini çözün. Bu adımlar sizi hızla ileri taşıyacak ve matematik netlerinizi artırmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın, düzenli ve disiplinli çalışmayla hedeflediğiniz 10 nete ulaşmanız kesinlikle mümkün.
: Sınava kısa bir süre kala temel eksiklikleri gidermeye çalışırken geometri gibi zorlanılan derslerin yetiştirilememesi durumunda deneme çözmeye ne zaman başlanmalı ve geometri nasıl çalışılmalıdır?
Geometri eksikliği nedeniyle deneme çözmeyi ertelemeyin, hemen deneme çözmeye başlayın. Geometri için soru tiplerini öğrenmeye odaklanın ve soru çözüm videolarını izleyerek hangi tip soruda hangi yöntemin uygulandığını inceleyin. Konu anlatımlarını ve soru çözümlerini takip ederek ilerleyebilirsiniz.
Denemelerde süre yetersizliği ve soruların yarısını çözememe problemini aşarak hedeflenen 65-70 net aralığına ulaşmak için neler yapılmalıdır?
Denemelerde süre yönetimini geliştirmek ve netlerinizi artırmak için yapabileceğiniz birkaç şey var: Günlük test çözümlerinde süre tutma alışkanlığı kazanın. Başlangıçta her soruya belirli bir süre verin ve zamanla bu süreyi kısaltarak kendinizi hızlandırın. Bu, gerçek sınavda karşılaşacağınız baskıya alışmanızı sağlar. Denemelerde "turlama yöntemi"ni kullanın. İlk turda çözebileceğiniz kolay soruları hızlıca çözüp işaretleyin ve ilerleyin. Daha sonra ikinci turda zorlandığınız veya boş bıraktığınız sorulara geri dönün. Bu sayede tüm soruları görmüş ve puan getirebilecek kolay soruları kaçırmamış olursunuz. Bu yöntemler, hem hızınızı artırmanıza hem de denemelerde daha fazla soruya ulaşmanıza yardımcı olacaktır.
Sözel alanda çalışan bir DGS öğrencisinin, matematikte belli konulara çalışmasına rağmen Türkçede (paragraf ve sözel mantık) yanlış yapma korkusu ve sınav yaklaştıkça artan stresle nasıl başa çıkılır?
Bu tarz düşünceler sınav yaklaştıkça çok doğaldır. Çalışmalarınızın karşılığını alıp alamayacağınız yönündeki endişeler stres yaratabilir. Ancak önemli olan çalışmaya devam etmeniz ve denemelere katılmayı sürdürmenizdir. Özellikle takıldığınız soru tiplerinden daha fazla soru çözmeye odaklanın. Unutmayın, her çözdüğünüz soru ve her katıldığınız deneme, sizi hedefinize bir adım daha yaklaştıracak ve kendinize olan güveninizi artıracaktır.
Kimya Teknolojisi bölümü mezunu olarak 25 yaşında Kimya Mühendisliğine tamamlamak kariyer için geç midir ve mezuniyet sonrası iş bulma sürecinde ne gibi avantajlar ve dezavantajlar yaşanabilir?
Cevap: 25 yaş kesinlikle geç değil; aksine, Kimya Teknolojisi geçmişiniz size tecrübe katacaktır. Mühendislik eğitiminiz sırasında özellikle son sınıfta staj ve uygulama derslerine odaklanarak, kendinize güvenilir bir şirket veya fabrika bulmaya çalışın. İkinci veya üçüncü bir dil öğrenmek kariyerinizde büyük bir avantaj sağlayacaktır, çünkü mühendislik alanında dil bilgisi çok önemlidir. Stajyerken bile maaşlı çalışma fırsatları bulabilir ve mezuniyet sonrası bu deneyimler sayesinde
Uzun bir aranın ardından düşük net yapan ve özellikle geometride zorlanan bir öğrenci, netlerini artırmak için hangi stratejileri izlemelidir?
Bayram ve hastalık arası vermiş olmanızın ardından elde ettiğiniz 56.5 net, hiç de fena değil! Netlerinizi artırmak için tüm konuların işlenmesinin ardından bol soru çözmeye odaklanmalısınız. Yapamadığınız sorularda konu eksiğiniz olup olmadığını analiz edin. Eğer bir konu eksiğiniz varsa, o konuyu tekrar edin. Geometri özelinde ise soru çözüm videoları izlemek size çok yardımcı olacaktır. Geometride "görmek" önemlidir; yani nereye dikme indirileceğini, nerenin açıortay olduğunu veya soruyu nasıl yorumlayacağınızı anlamak gerekir. Bunun için hocaların soru çözüm yollarını anlamaya çalışmak, geometri netlerinizi ciddi şekilde artırabilir.
Sınava az bir süre kala konu eksiklikleri, denemelerde süre yetersizliği ve genel olarak zaman yetiştirememe sorunları karşısında umutsuzluğa kapılmadan nasıl bir çalışma stratejisi izlenmelidir?
evap: Umutsuzluğa kapılmadan, öncelikle olumsuz düşünceleri bir kenara bırakıp hedefinize odaklanın. İşlenecek tüm derslere katılmaya çalışın. Denemelerde turlama taktiğini kullanarak önce yapabileceğiniz sorulara odaklanın, ardından zor sorularla ilgilenin. Çalıştığınız her anı süreli tutarak kendinize antrenman yaptırın ve planlı bir şekilde ilerleyin.
Sayısal alanda denemelerde zaman yönetimi sorunları yaşayan ve belirli bir sürede yeterli sayıda matematik sorusu çözemeyen bir öğrenci için hız artırıcı ve verimli soru çözme stratejileri nelerdir?
evap: Denemelerde zamanı verimli kullanmak için turlama taktiğini uygulayın: önce kolay soruları çözerek tüm denemeyi tamamlayın, ardından zorlandığınız sorulara dönün. Sorularla inatlaşmaktan kaçının, bu durum zaman kaybettirir. Ayrıca, soru çözüm videolarından pratik yöntemler öğrenerek hızınızı artırabilirsiniz.
Yoğun günlük rutin nedeniyle ders çalışmaya vakit bulamayan ve DGS'yi bu sene kazanamayacağı endişesi taşıyan bir öğrenci, motivasyonunu nasıl yüksek tutabilir ve verimli bir çalışma düzeni oluşturabilir?
Öncelikle, bu yola çıkmış olmanız bir hedefiniz olduğunu gösterir. Bu yüzden moral ve motivasyonunuzu yüksek tutun, olumsuz düşüncelerden uzak durun. Çalışma düzeni oluşturmak için: Kendinize çalışabileceğiniz saatleri belirleyin. Bu sabah erken kalkarak, evde herkes uyuduktan sonra veya gün içindeki kısa molalarınızı değerlendirerek olabilir. Sistemdeki dersleri planlayarak konu anlatımlarını dinleyin ve ardından test çözerek ilerleyin. Günlük yaşantımız yoğun olsa da, bir amacınız varsa bazı şeylerden fedakarlık yaparak çalışmaya adapte olmalısınız. Unutmayın, uzun uzun saatlere gerek yok; verim alabileceğiniz bir yarım saat bile işinizi görecektir. Önemli olan düzenli ve istikrarlı olmaktır.
Yoğun ve zihinsel olarak yorucu bir işte (muhasebe) çalışıp eve geç gelen bir öğrenci, günde sadece 1.5-2 saat gibi kısıtlı bir sürede DGS'den nasıl verim alabilir?
Yoğun bir iş temposunda kısıtlı zamanla verim almak için sabah çalışma seçeneğini denemeniz oldukça faydalı olabilir. Akşam erken yatıp sabah kalkarak bir saat bile çalışmak, gün içindeki yorgunluğunuzu atarak daha verimli bir çalışma süresi sağlayabilir. Ayrıca, planlı çalışmaya özen gösterin. Yani, yatmadan önce yarın hangi dersi, konuyu veya testi çalışacağınız belli olsun. Bu şekilde masaya oturup çalışmak, kısıtlı zamanınızı en etkili şekilde kullanmanıza yardımcı olacaktır.
Sınav hazırlığında anlaşılamayan veya yapılamayan konularla karşılaşıldığında motivasyon kaybı, umutsuzluk ve yarım kalan soru bankalarının yarattığı suçluluk duygusu nasıl yönetilir?
Anlamadığınızı düşündüğünüz konuları bırakıp, yapabileceğiniz konulara odaklanın. Sınavda soru kaybetme riskine rağmen, zamanınızı net artışı sağlayabileceğiniz konulara ayırmak daha verimli olacaktır. Yarım kalan soru bankalarındaki boş kısımları ise deneme analizlerinize göre doldurun; denemede yapamadığınız bir konuyla ilgili test kitabınızdan soru çözerek hem konuyu pekiştirir hem de kitabınızı tamamlarsınız.
Deneme sonuçlarında istenilenin çok altında kalmak ve matematikte başarısızlık hissi nedeniyle bozulan moral nasıl düzeltilir ve bu durum karşısında nasıl bir yol izlenmelidir?
Moral bozukluğu yerine disiplinle çalışmalarınızı sürdürmelisiniz. Eksikleriniz fazla olabilir, ancak daha çok çalışarak bunları kapatmaya odaklanmalısınız. Derslere düzenli katılın, bol soru çözün ve anlamadığınız yerleri tekrar dinleyin, tekrar çözün; asla pes etmeyin. Soru çözümlerini izleyerek kendinizi geliştirmeye çalışın. Hocaların nasıl çözdüğünü, hangi yolu uyguladığını anlayıp siz de bu şekilde çözmeye çalışarak matematik netlerinizi artırabilirsiniz.
: Üniversite yorgunluğu, çaresizlik ve psikolojik engeller nedeniyle derslere odaklanamayan ve sınava bir yıl sonra tekrar girmeyi düşünen bir öğrenci için bu süreçte pes etmemek adına neler yapılabilir?
Henüz pes etmek için erken! Yorgunluk, tükenmişlik ve bunalmışlık hissetmeniz bu zorlu süreçte oldukça doğal. Ancak hedefinize ulaşmak için elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız. Yorulduğunuzda mola verin ve dinlenin, ardından daha güçlü bir şekilde çalışmaya geri dönün. Eksik konularınızı tamamlamaya odaklanın. Sistemdeki denemeleri çözün ve soru çözüm videoları izleyerek hocaların soruları nasıl yorumladığını anlamaya çalışın. Pes etmek, yapmanız gereken en son şeydir. Sınava kadar elinizden gelen her şeyi yapmaya devam edin!
Ders çalışmaktan tamamen kopmuş, motivasyonunu kaybetmiş, uykusu gelen ve sınavın yaklaştığı bu dönemde "acaba istediğim bölümü okusam mı okumasam mı" gibi düşüncelerle boğuşan bir öğrenci, bu ruh halinden nasıl çıkabilir ve kendini nasıl toparlayabilir?
Böyle hissetmeniz çok normal. Sürekli bir sınav sürecinde olmak yorucu olabilir. Ancak unutmayın, bu sınav sizin için bir araç ve herkes gibi sizin de bu araçla hedefinize ulaşmanız gerekiyor. Çalışmayı bırakarak veya kaçarak beyniniz stres durumunda bir savunma mekanizmasına başvuruyor. Bu durumu aşmak için: Kendinize yapabileceğiniz, küçük ve ulaşılabilir hedefler içeren bir program oluşturun. Örneğin, "bugün sadece kümeler konusunu dinleyeceğim" veya "20 paragraf çözeceğim" gibi kısa hedeflerle ilerleyin. Küçük adımlarla başlamak, üzerinizdeki baskıyı azaltacak ve başarı hissiyle motivasyonunuzu yeniden kazanmanıza yardımcı olacaktır. Motivasyon videoları gibi dış etkenler yerine, kendi iç disiplininizi ve küçük başarılarınızı odak noktası yapın.
40 yaşında, açıköğretim lise ve 2 yıllık ön lisans mezunu birinin Hukuk fakültesini kazanmak için nasıl bir çalışma programı ve stratejisi izlemesi önerilir?
Hedefinize ulaşmak için tüm derslere katılmaya özen gösterin ve kendinize düzenli çalışma rutinleri oluşturun. Belirli sayıda problem, paragraf ve mantık sorusu çözmek gibi günlük hedefler belirleyin. Konuları iyi anladıktan sonra bolca soru çözerek pekiştirmek çok önemlidir. Mevcut denemelere katılın ve çıkmış soruları çözmeyi ihmal etmeyin; bu, sınav formatını anlamanıza yardımcı olacaktır.
Ders çalışmaya odaklanmakta zorlanan, ders zamanı yorgunluk hisseden ve ders çalışmayı "işkence" gibi gören bir öğrenci, bu durumu nasıl aşabilir ve motivasyonunu nasıl yükseltebilir?
Ders çalışmaya odaklanamama ve yorgunluk hissi, beyninizin bir savunma mekanizması olabilir. Sınava karşı duyduğunuz kaygıdan kaçınarak bu durumu azaltmaya çalışıyor olabilirsiniz. Ancak unutmayın, önünüzde bir sınav var ve rakipleriniz çalışmaya devam ediyor. Bu durumu aşmak için: Kendinize kısa süreli ve ulaşılabilir hedefler koyarak çalışmaya başlayın. Hedefinizi ve aynı sıralama için, aynı bölüm için çalışan rakiplerinizi düşünün. Bu, size motivasyon sağlayacaktır. Unutmayın, küçük adımlarla başlamak ve hedefinizi göz önünde bulundurmak, ders çalışmayı daha katlanılabilir hale getirecek ve zamanla odaklanma sorununuzu aşmanıza yardımcı olacaktır.
Sınava bir ay kala günlük problem çözme hedefi kaç soru olmalı, eksik konular varsa hangi konulara odaklanılmalı ve net artışı için en verimli çalışma stratejisi nedir?
Son bir ayda günlük en az 100-150 soru çözmelisiniz. Eksik konularınız varsa öncelikle bunları kapatıp bol soru çözerek ilerleyin. Ancak deneme çözmeyi kesinlikle ihmal etmeyin; denemeler eksiklerinizi daha iyi tespit etmenizi sağlar. Çıkmış soruları çözerek sınav formatını anlayın ve kendinize iyi bir deneme yayını oluşturun. Bu süreçte en önemli şey, denemelerden sonra kendinizi iyi analiz etmek ve eksiklerinizi gidererek net artışını hızlandırmaktır.
Deneme sınavında iyi bir sonuç (309 puan, 2. sıra) almasına rağmen, sonrasında "hiçbir şey bilmiyormuşum gibi" hissetme ve yoğun stres yaşama durumu nasıl yönetilir?
Böyle hissetmeniz çok doğal. Herhangi bir değerlendirmeye tabi olmadığınız zamanlarda bilgilerinizin azaldığını veya hiçbir şey bilmediğinizi düşünebilirsiniz. Ancak önemli olan, soruyla karşı karşıya geldiğinizde bilgilerinizin tazelenmesidir. Eğer konuları iyi öğrenmiş ve düzenli tekrar etmişseniz, soruları doğru çözüme götürebilirsiniz. Bu his, genellikle sınav psikolojisinin getirdiği geçici bir durumdur. Güveninizi korumak için düzenli tekrar yapmaya ve soru çözmeye devam edin.
Geometri temeli olmayan ve dersi yetiştiremeyeceğini düşünen bir öğrencinin, geometriye ayıracağı zamanı diğer derslerin netlerini artırmaya yönlendirmesi ve geometri sorularını Türkçe ile dengelemeye çalışması doğru bir strateji midir?
: Geometriye karşı ön yargınızı kırmalısınız. Temeliniz olmasa bile, konuları bir kez dinleyip bol soru pratiği yaparak ve çözüm videoları izleyerek geometriyi öğrenebilirsiniz. Geometride "görmek" önemlidir; bunun için belli başlı kuralları iyi öğrenmeniz gerekir. Özellikle üçgen konularına (açıortay, kenarortay, Öklid) odaklanmalısınız. Nerede hangi kuralı kullanacağınızı oturttuğunuzda, dörtgen, çokgen ve çember gibi birçok geometri konusundan soru çözebilirsiniz. Türkçe'ye vakit ayırmanız tabii ki önemli, ancak eşit ağırlık veya sayısal bir bölüm tercih edecekseniz geometriye çalışmanızı kesinlikle öneririm. Geometriye erken başlamamış olmanız şu anki durumunuzu etkilese de, hala telafi etme şansınız var.
Sayısal bölümde konularını bitirmiş (geometri hariç) bir öğrenci, denemelerde beklenen sonuçları alamaması ve netlerini artırma konusunda nasıl bir yol izlemelidir? Ayrıca haftalık deneme sayısı ve çıkmış soruların çözülme zamanı ne olmalıdır?
Sayısal bölümde konuları bitirmiş ve sadece geometri eksiğiniz varsa, önceliğiniz geometriyi güzelce bitirmek ve bu konuda bol soru çözmektir. Netlerinizi artırmak için: Deneme analizi yapın: Denemelerdeki netlerinizi artırmanın en etkili yolu, yanlış veya boş bıraktığınız soruları detaylıca analiz etmektir. Hangi sorularda takılıp zorlandığınızı belirleyin ve bu konuların üzerine giderek farklı kaynaklardan benzer soruları çözün. Bu, zayıf noktalarınızı güçlendirmenizi sağlayacaktır. Haftalık deneme sayısını ayarlayın: Şu an için haftada bir deneme çözmek yeterlidir. Ancak Mayıs ayından itibaren deneme sayısını haftada ikiye çıkarabilirsiniz. Sınava yaklaştıkça deneme sıklığını artırmak, sınav atmosferine alışmanıza ve hız kazanmanıza yardımcı olacaktır. Çıkmış soruları çözme zamanı: Mayıs ayından itibaren çıkmış soruları çözmeye başlayabilirsiniz. Çıkmış sorular, sınavın formatını, soru tiplerini ve ağırlıklarını anlamanız açısından kritik öneme sahiptir. Konuları bitirmiş birisi olarak, bu aşamada ana odak noktanız bol pratik yapmak, eksiklerinizi gidermek ve deneme analizleriyle stratejinizi geliştirmektir.
Yakın zamanda yaşanan deprem gibi travmatik bir olayın ardından ders çalışmaya odaklanamama, sürekli tetikte hissetme ve kitap açamama durumuyla sınav hazırlığı sürecinde nasıl başa çıkılır?
Merhaba, yaşadığınız durum gerçekten kolay değil. Böyle bir olayın ardından ders çalışmaya odaklanmakta zorlanmanız ve sürekli tetikte hissetmeniz çok doğal. Bu duygularınızın farkında olun ve onları bastırmaya çalışmayın. Ancak hayat devam ediyor ve sınav gerçeği de hala karşımızda. Kendinizi hazır hissettiğinizde çalışmaya başlamanız önemli. Bu süreçte şunları deneyebilirsiniz: Çalışma Ortamınızı Değiştirin: Belki evin dışında, bir kütüphane veya kafe gibi bir yerde çalışmak sizi daha çok motive edebilir ve odaklanmanızı kolaylaştırabilir. Ev dışında olmak, o anki tetikte olma hissiyatınızı azaltmaya yardımcı olabilir. Programınızı Esnek Tutun: Kendinize karşı anlayışlı olun. Başlangıçta kısa süreli ve daha hafif bir çalışma programı düzenleyin. Bir anda eski temponuza dönmeye çalışmak yerine, küçük adımlarla ilerleyin. Duygularınızı Yönetin: Stres ve kaygı yönetimi tekniklerini araştırmayı düşünebilirsiniz. Derin nefes egzersizleri veya kısa meditasyonlar, anlık olarak sakinleşmenize yardımcı olabilir. Unutmayın, bu süreçte kendinize zaman tanımak ve acele etmemek çok önemli. Gücünüzü toplayıp tekrar derslerinize odaklanabildiğinizde, ilerlemeniz hızlanacaktır.
Sınava son 36 gün kala deneme netlerinin düşük gelmesi, derslere odaklanamama ve artan kaygı nedeniyle hissedilen boşluk ve umutsuzluk nasıl aşılır?
Deneme yayınlarının zorluk dereceleri farklılık gösterebilir, bu yüzden düşük netler motivasyonunuzu düşürmesin. Önemli olan eksiklerinizi tespit edip bunları kapatmaktır. Sınava az bir süre kala kaygı yaşamanız çok normal, ancak bu kaygıyı kontrol altına alarak çalışmalarınıza odaklanmalısınız. Kaygınızı kontrol edemezseniz çalışma veriminiz düşebilir ve öğrenme seviyeniz azalabilir. Odaklanarak ve eksiklerinizi gidererek çalıştıklarınızın karşılığını alabilirsiniz.
Sözel öğrencilerinin soru çözerken yaşadığı odaklanma sorununu (soruyu tekrar tekrar okuma, zaman kaybı) nasıl aşabilirler ve okuma hızlarını nasıl artırabilirler?
Soru çözerken yaşadığınız odaklanma sorununu aşmak ve zaman kaybını engellemek için şu adımları izleyebilirsiniz: Dikkatinizi Dağıtan Etkenleri Ortadan Kaldırın: Çalışmaya başlamadan önce telefonunuzu sessize alın veya başka bir odaya bırakın. Masanızın üzerinde dikkatinizi dağıtabilecek eşyaları kaldırın. Sakin ve düzenli bir çalışma ortamı, odaklanmanızı kolaylaştıracaktır. Paragraf Okuma Stratejinizi Değiştirin: Paragraf sorularında önce soruyu okuyun. Soruda sizden ne istendiğini bilerek paragrafa başlamak, metni daha hedef odaklı okumanızı sağlar ve bilgileri daha kolay seçmenize yardımcı olur. Göz Gezdirerek Okuma Alışkanlığı Edinin: Kelime kelime okumak yerine, paragrafı göz gezdirerek, anahtar kelimeleri ve cümleleri yakalayarak okumaya çalışın. Bu teknik, hem okuma hızınızı artırır hem de metnin genel anlamını daha çabuk kavramanızı sağlayarak odaklanmanıza yardımcı olur. Zorlandığınız Soruları Geçin: Eğer bir paragrafta zorlanıyor veya anlamakta güçlük çekiyorsanız, o an üzerinde takılıp kalmayın. Soruyu geçin ve diğer sorulara devam edin. Testin sonunda zamanınız kalırsa, o soruya geri dönüp tekrar okumak, genellikle daha iyi anlamanızı ve çözmenizi sağlar. Bu stratejileri düzenli olarak uygulayarak odaklanma sürenizi artırabilir ve sınavda zaman kaybını en aza indirebilirsiniz.
Hukuk için hazırlanırken deneme puanlarının düşük gelmesi (280 civarı), motivasyon kaybı ve geometriye hiç bakılmamış olması nedeniyle hedeflenen 310 puana ulaşılamayacağı düşüncesiyle çalışmayı bırakma eğilimi nasıl aşılır?
Hukuk hedefine ulaşmak için hala vaktiniz varken hemen geometri çalışmaya başlamalısınız. Sınavda sizin lehinize, yapabileceğiniz tarzda sorular çıkabilir. Bir hedef uğruna bu yola baş koyduysanız, sonuna kadar devam etmenizi öneririm. Çözdüğünüz denemeleri analiz ederek nerede yanlış yaptığınızı tespit edin ve o konulara odaklanarak çalışın. Bu, net artışınızı daha hızlı sağlayacaktır.
Konu eksiklikleri nedeniyle konuları yetiştiremeyeceği endişesine kapılan ve sınava bir sonraki yıl hazırlanmayı düşünen bir öğrenci için bu süreçte nasıl bir yaklaşım sergilenmelidir?
: Henüz vakit varken sınavı bırakmayı düşünmeyin. Bir sene kaybetmek hayatınızda çok şeyi değiştirebilir. Elbette hedefinize ulaşmak için bir sene beklemek gerekiyorsa bekleyebilirsiniz, ancak şu an için hala şansınız var. Konularınızı günlere bölerek hangi gün hangi konuyu çalışacağınızı belirleyin. Bol soru çözerek soru tiplerini öğrenmeye çalışın. Unutmayın, disiplinli bir çalışmayla kalan sürede bile önemli bir yol kat edebilirsiniz.
Deneme sınavı sonuçlarında yaşanan dalgalanmaların nedenleri nelerdir ve istikrarlı bir net artışı sağlamak için neler yapılmalıdır?
Deneme sonuçlarınızdaki dalgalanmalar, özellikle genel denemelere yeni başladıysanız veya henüz tam oturmuş bir sisteminiz yoksa oldukça normaldir. Bunun birkaç nedeni olabilir: Yayın Farklılıkları: Her deneme yayınının kendine özgü bir zorluk seviyesi ve soru tarzı vardır. Bir yayında yüksek net yaparken, başka bir yayında daha düşük sonuçlar almanız bu yüzden olabilir. Konsantrasyon ve Yorgunluk: Denemeyi çözdüğünüz zamanki konsantrasyon seviyeniz, zihinsel veya fiziksel yorgunluğunuz netlerinizi doğrudan etkileyebilir. Yetersiz Analiz: En önemlisi, denemeleri yeterince iyi analiz etmiyor olabilirsiniz. Sadece netlerinize bakmak yerine, yanlış veya boş bıraktığınız soruların nedenlerini detaylıca anlamalısınız. İstikrarlı bir net artışı sağlamak için şu adımları izleyin: Deneme Analiz Formunu Kullanın: Gruplarda paylaşılan deneme analiz formunu düzenli olarak doldurun. Bu form, hangi konularda eksiğiniz olduğunu, hangi soru tiplerinde zorlandığınızı net bir şekilde görmenizi sağlar. Eksik Konulara Odaklanın: Analizler sonucunda ortaya çıkan konu eksiklerinizi kapatmaya çalışın. İlgili konuları tekrar dinleyin, notlarınızı gözden geçirin ve bolca pratik yapın. Soru Tipi Çeşitliliği: Yanlış yaptığınız veya boş bıraktığınız soru tipleriyle ilgili farklı kaynaklardan ekstra sorular çözün. Bu, benzer hataları tekrar yapmanızın önüne geçecektir. Programınızı Düzenleyin: Deneme analizlerinizden elde ettiğiniz verilere göre çalışma programınızı sürekli güncelleyin. Zayıf olduğunuz alanlara daha fazla zaman ayırarak, daha dengeli bir ilerleme kaydedebilirsiniz. Bu disiplinli yaklaşımla, dalgalanmaların azaldığını ve netlerinizde istikrarlı bir yükseliş grafiği yakaladığınızı göreceksiniz.
Ev işleri ve çocuk bakımı gibi sorumluluklarla birlikte yoğun bir tempoda çalışan, DGS'ye hazırlanmakta zorlanan, matematiği tam anlayamadığı için diğer derslere geçemeyen ve sınava yeterince hazırlanamadığı için panik ve stres yaşayan bir öğrenci, bu durumu nasıl yönetebilir ve hedefine ulaşmak için hangi adımları atmalıdır?
Hem çalışıp hem ev işleri ve çocuklarla ilgilenirken bir yandan da sınava hazırlanmak gerçekten çok zorlu bir süreç. Ancak bu yola başlamış olmanız, hedefinize ulaşmak istediğinizin en büyük göstergesi. Şu an hissettiğiniz panik ve stres çok doğal, ama bu duyguların sizi yıldırmasına izin vermeyin. Bu durumu yönetmek ve hedefinize ulaşmak için atabileceğiniz adımlar şunlar: Küçük ve Ulaşılabilir Hedefler Belirleyin: Büyük hedefler gözünüzü korkutabilir. Bunun yerine, kendinize kısa süreli ve somut hedefler koyarak başlayın. Örneğin, "Bugün sadece 15 paragraf çözeceğim" veya "Matematikten bir konunun ilk 10 sorusunu çözeceğim" gibi. Bu küçük başarılar, motivasyonunuzu artırarak ilerlemenizi sağlayacaktır. Planlama Yapın ve Zorunluluk Oluşturun: Konu eksiklerinizi belirleyin ve hangi hafta hangi konuyu bitireceğinizi detaylıca planlayın. Bu konuları tamamlamak zorunda olduğunuzu kendinize bir sorumluluk olarak yükleyin. Bu planı yazılı hale getirmek, görsel olarak da sizi motive edebilir. Matematik Odak Noktanız Olsun, Ama Diğerlerini İhmal Etmeyin: Matematiği tam anlayamadığınız için diğer derslere başlayamamanız çok yaygın bir durum. Ancak bu, diğer dersleri tamamen bırakmanız gerektiği anlamına gelmez. Matematiğe belirli bir süre ayırırken, diğer derslere de kısa da olsa vakit ayırmaya çalışın. Örneğin, her gün 15 dakika paragraf çözmek veya sözel mantık sorularına bakmak gibi. Bu, genel olarak ilerlediğinizi hissetmenizi sağlar. Verimli Zaman Dilimleri Yaratın: Canlı derslere katılamadığınızda videoları izlemeye zaman bulamamanız da anlaşılır. Bu noktada günlük rutininizde "ölü zamanları" tespit edin. Belki çocuklar uyuduktan sonra 30 dakikalık bir dilim, veya sabah herkes uyanmadan önceki yarım saat. Bu kısa ama düzenli dilimler, sandığınızdan daha verimli olabilir. Videoları izlerken dikkatiniz dağılıyorsa, belki sadece notlarınıza odaklanmak veya hızlıca özet geçmek gibi farklı yöntemler deneyebilirsiniz. Motivasyonu Tazeleyin: Motivasyonunuz düştüğünde, hedefinizi ve lisansı tamamlamanın size katacağı güzellikleri düşünün. Kariyerinize, kişisel gelişiminize ve ailenize nasıl katkı sağlayacağını gözünüzde canlandırın. Bu içsel motivasyon, sizi tekrar masaya döndürecek en güçlü itici güç olacaktır. Unutmayın, süreç zorlu olsa da, küçük adımlarla, planlı ve istikrarlı bir şekilde ilerlemek sizi hedefinize taşıyacaktır. Pes etmeyin, çünkü bu azim ve kararlılık zaten başarının yarısıdır.
Konu eksiklikleri nedeniyle konuları yetiştiremeyeceği endişesine kapılan ve sınava bir sonraki yıl hazırlanmayı düşünen bir öğrenci için bu süreçte nasıl bir yaklaşım sergilenmelidir?
Hocam asla kazanmicakmisim psikolojisine büründüm 😔😔😔 beni ders çalışmaktan alinkoyuyor bu his buna nasıl mudaha le edebilirim derse sabrım kalmadı masadan hemen kalkıyorum Sınava çalışmak tabii ki de sabır işidir O yüzden sakin olun. Mutlaka kendinize bir program hazırlayın programsız ilerlediğinizde çalışma isteğiniz azalabilir. Pomodore tekniği ile çalışmaya çalışın. Kısa aralar vererek hem kendimizi dinlendirip hem de diğer derse daha odaklı bir şekilde çalışmaya başlayabilirsiniz. Matematik netleri adına güzel bir artış yakalamışsınız. Bu ilerleyişinizi bırakmayın devam edin. Eksiklerinizi kapatarak 35 nete yükselebilirsiniz.
Sınav yaklaştıkça hiçbir şey bilmediğini, her şeyi unuttuğunu hissetme durumu nasıl yönetilir?
Sınav yaklaştıkça hiçbir şey bilmiyormuş gibi hissetmek oldukça doğal bir durumdur; bu, artan sınav kaygısı ve çalışma sürecinin getirdiği yorgunluktan kaynaklanabilir. Beyniniz sürekli kendini "bunu öğrenmiş olmalıyım, bunu bilmeliyim" diye zorladığı için bu şekilde hissedebilirsiniz. Kaygılanmayın ve sakin olun. Çalıştıklarınız sınav anında mutlaka aklınıza gelecektir.
Test çözerken tam odaklanma sağlayabilen ancak konu anlatımı dinlerken veya canlı derslerde dikkatinin kolayca dağıldığını fark eden bir öğrenci, bu durumu nasıl yönetebilir ve ders dinleme verimliliğini nasıl artırabilir?
Test çözerken bireysel bir aktivite içinde olduğunuz için odaklanmanız daha kolaydır, bu çok doğal. Ancak ders anlatımı dinlerken veya yeni bir bilgi öğrenmeye çalışırken odaklanmak zorlayıcı olabilir. Bu durumu yönetmek ve ders dinleme verimliliğinizi artırmak için şunları deneyebilirsiniz: Aktif Not Alın: Ders dinlerken sadece dinlemek yerine, önemli gördüğünüz yerleri not alın. Bu, hem zihninizi derste tutar hem de bilgiyi daha iyi işlemenize yardımcı olur. Kendi cümlelerinizle özetler çıkarmak da faydalı olacaktır. Kısa Molalar Verin: Dikkatiniz dağılmaya başladığında, hemen kısa bir mola verin. Örneğin, oturduğunuz yerden kalkıp evin içinde kısa bir tur atabilir veya birkaç derin nefes alıp verebilirsiniz. Zihninizi kısa bir süreliğine boşaltmak, geri döndüğünüzde daha taze bir başlangıç yapmanızı sağlar. Ara Vererek Çalışın: Tüm dersi tek seferde bitirmeye çalışmak yerine, dersi bölümlere ayırın ve aralarda kısa molalar verin. Örneğin, 30-45 dakika ders dinleyip 5-10 dakika mola vermek gibi. Bu, zihinsel yorgunluğu azaltır ve genel odaklanma sürenizi artırır. Bu yöntemler, özellikle yeni bilgiler öğrenirken veya pasif dinleme yaparken dikkatinizi derste tutmanıza ve verimliliğinizi yükseltmenize yardımcı olacaktır.
: Konuların yetişmeyeceği endişesi ve Türkçe dersine henüz başlanmamış olması nedeniyle yaşanan yoğun kaygı nasıl yönetilir ve çalışmaya nasıl başlanmalıdır?
: Kaygınızı artırmamak için hemen çalışmaya başlamalısınız. Konuları günlere ve haftalara bölerek hangi gün hangi konuyu çalışacağınızı, hangi videoları izleyeceğinizi ve hangi kaynaktan soru çözeceğinizi belirleyin. Bu plana sadık kalarak disiplinli bir şekilde çalışmalarınızı sürdürün. Çalışmaya başladıkça kendinize güveniniz artacak ve kaygı seviyeniz düşecektir.
Test çözerken tam odaklanma sağlayabilen ancak konu anlatımı dinlerken veya canlı derslerde dikkatinin kolayca dağıldığını fark eden bir öğrenci, bu durumu nasıl yönetebilir ve ders dinleme verimliliğini nasıl artırabilir?
Test çözerken kendi başınıza aktif bir şekilde problem çözdüğünüz için odaklanmanız daha kolaydır, bu oldukça normal. Ancak ders dinlemek, yeni bilgi almak ve hocayı takip etmek pasif bir aktivite gibi görünebilir, bu da dikkatinizin dağılmasına yol açabilir. Ders dinleme verimliliğinizi artırmak için şunları deneyebilirsiniz: Aktif Not Alma: Ders dinlerken sadece dinleyici olmak yerine, aktif olarak not alın. Önemli gördüğünüz yerleri özetleyin, anahtar kelimeleri yazın veya şemalar çizin. Bu, zihninizi derste tutar ve bilgiyi daha iyi işlemenize yardımcı olur. Not alırken kendi kelimelerinizi kullanmak, konuyu daha iyi anlamanızı sağlar. Kısa Molalar Verin: Dikkatinizin dağılmaya başladığını hissettiğinizde, hemen kısa bir mola verin. Oturduğunuz yerden kalkıp evin içinde kısa bir tur atabilir veya birkaç derin nefes alıp verebilirsiniz. Zihninizi 2-3 dakikalığına boşaltmak, geri döndüğünüzde daha taze bir başlangıç yapmanızı sağlar. Bölerek Çalışın: Tüm dersi tek seferde dinlemeye çalışmak yerine, dersi bölümlere ayırın ve aralarda düzenli molalar verin. Örneğin, 25-30 dakika ders dinleyip 5 dakika mola vermek gibi Pomodoro tekniğini uygulayabilirsiniz. Bu yöntem, zihinsel yorgunluğu azaltır ve genel odaklanma sürenizi artırır. Bu stratejileri uygulayarak, ders dinlerkenki pasifliği aktif bir öğrenme sürecine dönüştürebilir ve dikkat dağınıklığınızı önemli ölçüde azaltabilirsiniz.
Canlı derslere katılamayan ve soru çözümlerine başlayamayan bir öğrencinin kalan süreyi verimli kullanmak ve motivasyonunu artırmak için neler yapması gerekir?
p: Canlı derslere katılamıyorsanız bile, mutlaka daha sonra kaydedilen dersleri siteden izlemeye çalışın. Sınava az bir süre kala kaygınızın artması ve çalışma isteğinizin azalması normal. Ancak eksiklerinizi kapatmak ve daha iyi bir net yapmak istiyorsanız, kendinize bir program oluşturun. Bu programdaki görevlerinizi tamamlamadan dışarı çıkmayın, sevdiğiniz bir diziyi izlemeyin veya uyumayın. Bu tür bir disiplin sizi hedefinize ulaşmak için motive edecektir.
Geçmişteki kötü sınav deneyimleri, yetersizlik hissi, gelecek kaygısı ve bu durumların yol açtığı uyku düzeni bozuklukları gibi psikolojik engellerle nasıl başa çıkılır?
Geçmişteki kötü deneyimler sizi yetersiz hissettirse de, yeniden denemekten asla korkmayın. Bu sınavı başarabilmek için öncelikle kendinize güvenmeniz gerekir. Çalışmalarınıza odaklanın ve kendinize belirli bir program dahilinde ilerleyecek bir yol belirleyin. Deneme netlerinizi düzenli olarak takip edin. İlk denemelerinizle son denemelerinizi kıyaslayarak, daha önce çözemediğiniz ama şimdi çözebildiğiniz soru tiplerini belirleyin; bu, kendinize olan güveninizi artıracaktır.
Ders çalışırken odaklanma ve anlama güçlüğü yaşandığında, tavsiye edilen tüm yöntemler denenmesine rağmen bu durum nasıl aşılır?
İyi akşamlar. Birkaç gündür odaklanamamanız ve anlayamamanız oldukça moral bozucu olabilir, ancak bu hissin altında yatan nedenleri bulmak çok önemli. Öncelikle odaklanmanızı dağıtan faktörleri tespit etmelisiniz. Kendinize şu soruları sorun: Evle ilgili çözmeniz gereken bir sorun mu var? Bir arkadaşınızın yaşadığı bir problem mi kafanızı meşgul ediyor? Evin temizliği, çocukların okul işleri gibi günlük sorumluluklar mı aklınızı kurcalıyor? Eğer bu tarz sorunlarla masaya oturuyorsanız, derslere odaklanmanız ve anlamanız zorlaşacaktır. Ders başına geçtiğinizde zihninizi tamamen derse, onu anlamaya ve öğrenmeye odaklamaya çalışın. Kafanızdaki bu tür dış etkenleri geçici olarak bir kenara bırakabildiğinizde, dersinize daha verimli konsantre olabilirsiniz. Bazen anlamıyor gibi hissetsek bile, programımızı tamamlamak adına yapmamız gerekenleri yapmaya devam etmeliyiz. Disiplinli olmak, bu zor zamanlarda motivasyonunuzu yüksek tutmanıza yardımcı olacaktır. Anlamadığınız noktaları not alıp daha sonra tekrar bakabilir veya destek alabilirsiniz.
Sayısal alandan sınava girecek bir öğrencinin, Türkçe bölümüne geçtiğinde motivasyon düşüklüğü yaşaması, Türkçe'yi son ana bırakma veya Türkçe'den başlarsa matematiğin yetişmeyeceği endişesiyle nasıl bir strateji izlemesi önerilir?
Türkçe bölümü için başlangıçta 15-20 dakika ayırarak başlayabilirsiniz. Ardından, kalan süreyi matematik için turlama yöntemiyle kullanarak tamamlayın. Türkçe'den başlamak genellikle daha faydalıdır, çünkü matematik sonrası anlama ve algılama seviyeniz düşebilir. Bu nedenle, başlangıçta Türkçe'den yapabildiğiniz kadarını çözmek ve kalan süreyi matematiğe ayırmak sizin için daha verimli olacaktır.
Sözel alana ağırlık veren bir öğrencinin, henüz konularını bitirememiş olmanın kaygısıyla birlikte, matematikten en az 5 net yapma hedefine ulaşmak için nasıl bir strateji izlemesi ve özellikle "Antrenmanlarla Matematik" kitabını kullanıp kullanmaması gerektiği konusunda nasıl bir yol haritası çizmelidir?
: Öncelikle sakin olun ve Türkçe konularınızı tamamlamaya odaklanın. Bununla birlikte, Antrenmanlarla Matematik kitabını çözebilirsiniz. Matematikteki bazı temel düzey sorular sayesinde 5 net seviyesine çıkmanız mümkündür ve bu, düşündüğünüz gibi bir zaman kaybı olmayacaktır.
soru Merhaba Hocam bu zamana kadar yeterli çalışmamışım gibi hissediyorum sınava kalan sürede nasıl bir yol izlemem gerekiyor yardımcı olur musunuz? cevap Bu tarz düşüncelerin sınav yaklaştıkça aklınıza gelmesi çok normal. Öncelikle kendinizi sayısal verilerle değerlendirebilirsiniz. Başlangıçta yaptığınız netlerle şu anda yaptığınız netleri kıyaslayabilir. Denemelerde hangi soru tiplerini öğrendiyseniz kendinizi buna göre yorumlayabilirsiniz. Daha önce yapamayıp şu anda yaptığımız soru tiplerini görerek motive olabilirsiniz.
: Sınav yaklaştıkça bu tarz düşüncelerin aklınıza gelmesi çok normal. Öncelikle kendinizi sayısal verilerle değerlendirebilirsiniz. Başlangıçta yaptığınız netlerle şu anda yaptığınız netleri kıyaslayın. Denemelerde hangi soru tiplerini öğrendiğinizi belirleyerek kendinizi buna göre yorumlayın. Daha önce yapamayıp şu anda yaptığınız soru tiplerini görmek, motivasyonunuzu artıracaktır.
Soru çözerken şıkları yanlış okuma veya soruyu yanlış anlama hatasını sürekli tekrarlayan bir öğrenci, bu dikkat eksikliğini gidermek için ne yapmalı; çalışma yöntemlerini mi değiştirmeli yoksa profesyonel yardım mı almalıdır?
Merhaba. Soru çözerken şıkları yanlış okuma veya soruyu hatalı anlama sorunu, özellikle dikkatli çalıştığınızı düşündüğünüzde oldukça can sıkıcı olabilir. Bu durumun yeni olmadığını belirtmeniz, bunun altında yatan nedenleri daha derinlemesine incelememiz gerektiğini gösteriyor. Genellikle bu tür hatalar, dikkatsizlikten veya yeterince pratik yapmamaktan kaynaklansa da, siz dikkatli ve özenli çalıştığınızı belirtiyorsunuz. Bu durumda izleyebileceğiniz adımlar şunlardır: Çalışma Yöntemlerinizi Gözden Geçirin: Aktif Okuma Teknikleri: Sadece göz gezdirmek yerine, soruyu ve şıkları altını çizerek, önemli kelimeleri veya cümleleri işaretleyerek okuyun. Özellikle olumsuz ifadeler ("değildir," "olamaz") veya anahtar kelimeler ("her zaman," "yalnızca") gibi ifadelerin altını mutlaka çizin. Sesli Tekrar: Özellikle zorlandığınız veya çoktan seçmeli sorularda, şıkları içinizden veya kısık sesle tekrar ederek okumayı deneyin. Bu, bilginin beyninize farklı bir yoldan ulaşmasını sağlayarak algı hatasını azaltabilir. Acele Etmeyin: Bir soruyu çözmeye başlamadan önce, soruyu ve şıkları okumak için kendinize ekstra birkaç saniye tanıyın. Zaman baskısı altında bile, bu bilinçli yavaşlama hataları önleyebilir. Mola Verin: Uzun süre kesintisiz çalışmak dikkat dağıtabilir. Belirli aralıklarla (örneğin 25-30 dakikada bir) kısa molalar vererek zihninizi dinlendirin. Farklı Soru Kaynakları: Belki de çözdüğünüz kaynakların soru formatları size uygun değildir. Farklı yayınların deneme ve soru kitapçıklarını deneyerek, gözünüzün daha rahat okuyabildiği ve algılayabildiği formatları keşfedebilirsiniz. Çevresel Faktörleri Kontrol Edin: Çalıştığınız ortamın sakin, düzenli ve dikkatinizi dağıtacak unsurlardan arındırılmış olduğundan emin olun (telefon, bildirimler, dağınık masa vb.). Profesyonel Destek: Eğer yukarıdaki yöntemleri denemenize rağmen bu sorun devam ediyor ve günlük yaşamınızı, derslerinizi ciddi şekilde etkiliyorsa, bir uzmandan (psikolog veya pedagog) destek almayı düşünebilirsiniz. Bir uzman, dikkat dağınıklığının altında yatan farklı nedenleri değerlendirebilir ve size özel stratejiler veya gerekirse yönlendirmeler sunabilir. Bu tür durumlar "ilaçlık" olmaktan ziyade, genellikle dikkat becerilerini geliştirmeye yönelik tekniklerle veya altta yatan kaygı/stres faktörlerini yönetmekle ilgilidir. Unutmayın, bu bir zayıflık değil, çözümü olan bir dikkat becerisi sorunudur. Sistematik bir yaklaşımla bu durumu aşabilirsiniz.
DGS'de sayısal bölüme yeterli zaman ayıramayan ve mevcut sürede istenilen netlere ulaşamayan bir öğrencinin, sayısal işlemlere mi yoksa mantık, tablo, grafik ve problem kısımlarına mı öncelik vermesi gerektiği ve genel olarak zaman yönetimi stratejileri nelerdir?
Öncelikle derslere süre vererek başlayın. Eğer eşit ağırlıkçıysanız, Türkçe ile 1 saat başlayıp ardından matematiğe 1 saat ayırarak ilerleyebilirsiniz. Denemeleri turlama yöntemiyle çözün: yapabileceğiniz tüm soruları hızlıca çözerek turlayın, daha sonra zor ve vakit kaybettiren sorularla uğraşın. Zorlandığınız sorularla inatlaşmayın, atlayın ve vaktiniz kalırsa geri dönün. Önceliğiniz, yapabileceğiniz diğer soruları çözmek olmalıdır. Sayısal işlemlerde vakit kaybı yaşadığınızı fark ettiyseniz, bu kısımları hızlıca geçip diğer bölümlere odaklanmak daha verimli olabilir.
İş yoğunluğu nedeniyle ders çalışmaya yeterince zaman ayıramayan ve bu yüzden çok fazla eksiği olduğunu düşünen bir öğrencinin stresini yönetmek ve sınavı yetiştirmek için nasıl bir yol izlemesi önerilir?
: Stresinizi yönetmek ve sınavı yetiştirmek sizin elinizde. Öncelikle çalışma saatlerinizi ve ders çalışma saatlerinizi düzenleyerek işe başlayın. Tüm eksik konularınızı günlere ve haftalara bölerek detaylı bir plan yapın. Ardından, önce konu çalışıp sonra bolca soru çözerek ilerleyin. Hedefinize ulaşmak için kendinizi biraz zorlayın ve çalışmalara tam gaz başlayıp sonuna kadar sürdürün.
DGS günlüğü tutarak düzenli çalışan ancak hastalık nedeniyle ara verdikten sonra ders çalışmaya tekrar başlayamayan bir öğrenci, motivasyonunu nasıl geri kazanabilir ve çalışma düzenine nasıl dönebilir?
Hastalık sürecinde sınava hazırlanmak sizin için zorlayıcı olmuş olabilir, bu çok doğal. Eğer iyileşmiş ve çalışmaya hazırsanız, kendinize gerçekleştirebileceğiniz küçük hedefler koyarak güne başlayın. Örneğin, "Bugün 20 soru paragraf ve 5 soru mantık çözeceğim" gibi. Bu küçük hedefleri gerçekleştirdikten sonra, çalışma isteğinizin yavaş yavaş geri geldiğini fark edeceksiniz. Ayrıca, rakiplerinizi ve sınava ne kadar az kaldığını düşünün. Bu, sizi çalışmaya zorlayacak ve disiplininizi artıracaktır. Kendinizi bu süreci tamamlamak zorunda hissederek çalışmaya başlamak, motivasyonunuzu yeniden kazanmanıza yardımcı olacaktır.
Denemelerde düşük netler almak, özellikle matematikte zorlanmak ve sistemdeki denemelerde çıkmış sorulara göre daha fazla yanlış yapmak motivasyonu nasıl etkiler ve bu durumla nasıl başa çıkılır?
Denemelerin zorluk dereceleri farklılık gösterebilir ve bu durum moralinizi bozabilir. Ancak denemeler, öğrenme araçlarıdır. Farklı soru tiplerini görmeniz ve zor sorulara bakış açınızı geliştirmeniz açısından öğreticidirler. Bu yüzden denemelerde netler önemli olsa da, o denemeden neler öğrendiğiniz daha önemlidir. Analiz yaparak deneme çözmeye devam edin ve her denemeyi bir öğrenme fırsatı olarak görün.
Ameliyat süreci ve sonrasında bir ay dinlenmesi gerektiği için derslerden kopan, bu süreçte ders çalışamayan ve sınavı kazanamayacağı endişesi taşıyan bir öğrenci, bu kısıtlı zamanda ve dinlenme sürecinde sınav hazırlığını nasıl sürdürebilir?
: Öncelikle geçmiş olsun. Ameliyat süreci ve sonrasında dinlenmek zorunda kalmanız, derslerden kopmanıza neden olması çok doğal. Ancak umutsuzluğa kapılmak yerine, bu süreci de verimli kullanmanın yolları var: İyileşme Sürecinde Pasif Öğrenme: Doktorunuzun izin verdiği ve iyi hissettiğiniz zamanlarda, işlenen derslerin videolarını izleyebilirsiniz. Fiziksel olarak aktif olmasanız bile, zihinsel olarak derste kalmak önemlidir. Soru Çözüm Videolarına Odaklanın: Eğer fiziksel olarak soru çözmekte zorlanıyorsanız, bolca soru çözüm videosu izleyin. Geometride veya diğer konularda hocaların soruya nasıl yaklaştığını, hangi adımları izlediğini anlamaya çalışın. Bu, "görmek" ve "yorumlamak" becerinizi geliştirecektir. Kısa Pratikler: Eğer hareket etmenizde bir sorun olmazsa, işlenen konularla ilgili günde 20 soru bile olsa çözmeye çalışın. Küçük adımlar, hem motivasyonunuzu yüksek tutar hem de bilgilerinizi taze tutar. Dönüş Sonrası Yoğun Tekrar: Bir aylık istirahat süreniz bittikten sonra, geriye dönük olarak bu süreçte kaçırdığınız konularla ilgili yoğun bir soru çözümü yapın. Konu eksiklerinizi hızla kapatmaya odaklanın. Unutmayın, bir hedefiniz varsa ona ulaşmak için mutlaka bir yol vardır. Bu süreçte pes etmeyin, elinizden gelenin en iyisini yapmaya odaklanın.
Veterinerlik isteyen ve 310 puan hedefleyen sözel öğrencisi, Türkçe netlerini artırma ve özellikle matematik netlerini yükseltmek için nasıl bir strateji izlemeli, denemelerde zaman yönetimini nasıl yapmalı, geometri ve sayısal mantık konularına nasıl çalışmalıdır?
Veterinerlik için sayısal puanınız belirleyici olacağı için, Türkçe'ye ayırdığınız süreyi biraz daha kısaltıp matematiğe daha fazla odaklanmalısınız. Şu anki Türkçe netleriniz iyi durumda (35 soruda 30 net), bu harika! Türkçe'ye ayırdığınız 50-60 dakikayı 40-45 dakikaya çekerek matematikten artırdığınız zamanı oraya aktarabilirsiniz. Denemelerde turlama yöntemini matematikte de mutlaka uygulayın. Yapabileceğiniz kolay soruları hızla çözüp, daha sonra zor veya zaman alıcı sorulara dönün.
Sistemdeki denemelerin gerçek DGS sınavıyla orantılılığı ne düzeydedir ve denemelerde elde edilen netler sınavda benzer mi olur, yoksa sınav daha zor mu olur?
Merhaba! Sistemde yapılan denemeler genellikle çıkmış DGS sorularının benzerleri yorumlanarak bir soru havuzundan hazırlanır. Bu nedenle, denemelerdeki netleriniz gerçek sınav performansı hakkında oldukça iyi bir fikir verebilir. Örneğin, denemelerde ortalama 60 net yapıyorsanız, gerçek sınavda herhangi bir beklenmedik sorun yaşamadığınız takdirde (yoğun stres, sağlık problemi vb.) netleriniz genellikle 50-70 bandında olacaktır. Yani, denemeler size sınavın zorluk derecesi ve kendi performansınız hakkında aşağı yukarı aynı seviyelerde bir gösterge sunar. Ancak sınavın o yılki genel zorluk derecesi veya sizin sınav anındaki performansınız küçük sapmalara neden olabilir.
Sözel kısmı iyi olmasına rağmen matematik netlerini istediği seviyeye çıkaramayan ve sınav yaklaştıkça çalışma isteği azalan bir öğrenci için motivasyonu yeniden kazanma ve matematik netlerini artırma stratejileri nelerdir?
Sınav yaklaştıkça isteğin azalması, panik ve kaygı durumunun artması çok doğal. Ancak şu an çalışmaktan başka çareniz yok. Rakiplerinizin çalıştığını ve aynı bölüm/üniversite için yarıştığınızı unutmayın; bir soru bile sıralamanızı değiştirebilir. Bu yüzden sakin olun ve bol soru çözmeye odaklanın. Soru çözüm videolarından yararlanın, soruların mantığını anlamaya çalışın. Aynı soru tipinden birkaç test çözerek konuyu pekiştirin
DGS paragraf soruları için özel bir kitap tavsiyesi var mıdır? Her çeşit kitap okumak paragraf çözme yeteneğini geliştirir mi, yoksa ek olarak paragraf sorusu çözmek gerekli midir?
Her tarzda kitap okumak, kelime dağarcığınızı geliştirir ve okuma hızınızı artırarak genel anlama becerinize kesinlikle katkı sağlar. DGS için özel, belirli bir "okuma listesi" olmamakla birlikte, kitap okumak tek başına yeterli değildir. Önemli olan, okuduğunuz paragrafı doğru bir şekilde anlayıp, buna yönelik doğru yorumlar ve çıkarımlar yaparak sorunun sizden istediği cevabı bulabilmektir. Bu beceriyi geliştirmek için mutlaka düzenli olarak paragraf soruları çözmelisiniz. Çeşitli denemelerden ve soru bankalarından paragraf soruları çözerek, DGS'nin kendine özgü soru tiplerine ve mantığına alışmanız gerekir. Dolayısıyla, kitap okumaya devam ederken, paragraf sorusu çözmeyi de çalışma rutininize eklemeniz DGS başarınız için çok daha etkili olacaktır.
Sözel kısmı iyi olmasına rağmen matematik netlerini istediği seviyeye çıkaramayan ve sınav yaklaştıkça çalışma isteği azalan bir öğrenci için motivasyonu yeniden kazanma ve matematik netlerini artırma stratejileri nelerdir?
: Sınav yaklaştıkça motivasyon düşüşü, panik ve kaygı yaşamanız çok doğal. Ancak unutmayın, şu an çalışmaktan başka çaremiz yok. Rakipleriniz hedefleri için sıkı çalışıyor; aynı bölüm veya üniversite için yarışırken, bir soru bile birçok kişinin sıralamasını değiştirebilir.
Sınav sürecinde başaramayacak korkusu ve yoğun olumsuz düşüncelerle nasıl başa çıkılır; bu düşüncelerden uzaklaşmak için hangi yol izlenmelidir?
Sınav sürecinde bu tarz olumsuz düşüncelere kapılmanız çok doğal. Bu şekilde düşündüğünüz için kendinizi suçlamayın. Önemli olan, bu tarz düşüncelerin gerçekçi olup olmadığını sorgulamak ve başarısızlık duygusundan kurtulmak için yerine yeni, olumlu düşünceler getirmektir. Unutmayın, ne kadar olumsuz yönde düşünürseniz, "kendini gerçekleştiren kehanet" gerçekleşebilir. Asıl önemli olan, bu olumsuz düşüncenin gerçekleşmemesi için sizin neler yaptığınızdır. Eğer kendinizi hedefinize ve çalışma programınıza odaklarsanız, kendinizi daha iyi hissedebilir ve başarısızlık hissinden kurtulabilirsiniz. Küçük adımlarla başlayın, başarılarınızı fark edin ve disiplinli bir şekilde ilerlemeye devam edin.
Hocam ilk önce biraz vakit ayırıp çalışıyordum şimdi canlı dersleri bile zar zor takip ediyorum galiba biraz sıkıntı da yapıp kaçıyor gibiyim ama kazanmayı da çok istiyorum sizce kendimi nasıl motive edebilirim Motive değil disiplinle çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Rakiplerimiz çalışıyor, hedefimiz belli ve buna ulaşmak istiyoruz o yüzden elimizden ne geliyorsa onu yapmalıyız. Kendinize bir program oluşturun ve hemen hareket geçiiinn 💪🏼
Sınav yaklaştıkça motivasyon düşüşü, panik ve kaygı yaşamanız çok doğal. Ancak unutmayın, şu an çalışmaktan başka çaremiz yok. Rakipleriniz hedefleri için sıkı çalışıyor; aynı bölüm veya üniversite için yarışırken, bir soru bile birçok kişinin sıralamasını değiştirebili
Sınava az bir süre kalmasına rağmen matematik netlerinin 10-15 bandında seyretmesi nedeniyle yaşanan yoğun kaygı ve "yetişmeyecek" korkusu nasıl aşılır; netleri artırmak için hangi stratejiler izlenmelidir?
Sınava az bir süre kala düşük netlerde kalmak kaygı verici olabilir, bu oldukça doğal. Ancak panik yapmak yerine, netlerinizi artırmak için odaklanmış bir strateji izlemelisiniz: Net Kaybı Yaşadığınız Konuları Belirleyin: Öncelikle, denemelerde veya testlerde hangi konulardan net kaçırdığınızı tespit edin. Bu, rastgele çalışmak yerine, enerjinizi doğru yerlere yönlendirmenizi sağlar. Konu Eksiklerini Giderin: Eğer tespit ettiğiniz konularda temel bir konu eksiğiniz varsa, hiç vakit kaybetmeden ilgili konu anlatım videolarını izleyin veya notlarınızı tekrar gözden geçirin. Konuyu hızla anladıktan sonra bolca soru çözerek pekiştirin. Soru Tipi Eksikliklerini Giderin: Eğer konu bilginiz olmasına rağmen belirli soru tiplerinde zorlanıyorsanız, o soru tipleriyle ilgili farklı kaynaklardan ekstra sorular çözün. Anlamadığınız veya çözemediğiniz sorular için soru çözüm videolarını izleyin. Hocaların hangi yöntemleri kullandığını, nasıl düşündüğünü anlamaya çalışın. Geriye Dönük Tekrar: Soru çözüm videolarını izledikten veya yeni soru tipleriyle pratik yaptıktan sonra, daha önceki denemelerinizde o tarzda yapamadığınız soruları tekrar bulun ve kendiniz çözmeye çalışın. Bu, bilginin kalıcı olmasını sağlar. Unutmayın, her bir netin önemli olduğu DGS'de, disiplinli bir şekilde eksiklerinizi hedefleyerek çalışmak, kaygınızı azaltacak ve başarıya ulaşmanızda en büyük yardımcınız olacaktır.
8-17 mesaiyle çalışan, iki küçük çocuğu olan ve Mart grubunda olmasına rağmen konuları bitirememiş bir memur, DGS hazırlık sürecinde nasıl bir yol izlemeli ve verimli ilerlemek için neler yapmalıdır?
8-17 mesaiyle çalışıp iki küçük çocuğa bakarken bir yandan da sınava hazırlanmak gerçekten büyük bir çaba gerektiriyor. Mart grubunda olmanıza rağmen konuları bitirememiş olmanız sizi endişelendirmesin, doğru bir planlamayla bu süreci yönetebilirsiniz: Derslere Katılım ve Tamamlama: Öncelikle tüm derslere katılmaya çalışın. Eğer kaçırdığınız dersler olursa, onları en kısa sürede tamamlamaya özen gösterin. Canlı derslere katılamıyorsanız, kayıtlarını mutlaka izleyin. Ödev ve Test Çözümü: Verilen ödevleri ve gruplara gönderilen hazırlık testlerini düzenli olarak çözün. Bu, konuları pekiştirmenizi ve soru tiplerine alışmanızı sağlayarak sizi geliştirecektir. Kısıtlı Zamanı Verimli Kullanma: Eğer ek çalışma vaktiniz kalırsa, günlük olarak paragraf, problem ve mantık soruları çözmeye odaklanın. Bu dersler, DGS'de kritik öneme sahiptir ve kısa süreli çalışmalarla bile ilerleme kaydedebilirsiniz. Sabah erken kalkarak veya çocuklarınız uyuduktan sonraki kısa dilimleri değerlendirebilirsiniz. Planlı İlerleme: Hangi konuları ne zamana kadar bitireceğinize dair kısa vadeli ve gerçekçi bir plan yapın. Bu, hem motivasyonunuzu artırır hem de nasıl ilerlemeniz gerektiğini netleştirir. Unutmayın, bu süreçte disiplin ve küçük adımlarla ilerlemek en önemlisidir.
Paragraf sorularında sürekli iki şık arasında kalma ve yanlış seçeneği işaretleme sorununu aşmak için ne gibi stratejiler uygulanmalıdır?
: İki şık arasında kalmak sözel kısımda karşılaşılan yaygın bir sorundur, bu yüzden bunu dert etmeyin.
Konu eksiklerini analizlerle tespit eden ancak geometriyi çalışma rutinine bir türlü dahil edemeyen, programında sürekli sona bırakan ve bu derse karşı bir kaygı/sevimsizlik hisseden bir öğrenci, geometriyi son aylarda nasıl düzenli çalışmaya başlayabilir?
Geometriyi çalışma rutininize dahil etmekte zorlanmanız, muhtemelen ya derse karşı bir sevimsizlik ya da kaygı taşıdığınızı gösteriyor. Bu durumu aşmak ve geometriyi son aylarda düzenli bir alışkanlık haline getirmek için şu yolları izleyebilirsiniz: Güne Geometri ile Başlayın: Geometriyi gün içinde yapacaklarınız arasında ilk sıraya koyun. Böylece zihniniz daha tazeyken ve diğer derslerin yorgunluğu çökmeden geometriye odaklanabilirsiniz. Bu, erteleme alışkanlığını kırmanıza yardımcı olacaktır. Sevdiğiniz Bir Dersten Sonra Çalışın: Eğer güne geometriyle başlamak çok zor geliyorsa, sevdiğiniz ve kolayca odaklandığınız bir dersten hemen sonra geometriye geçiş yapın. Sevdiğiniz dersin getirdiği olumlu enerjiyle geometriye başlamak, geçişi kolaylaştırabilir. Küçük ve Düzenli Dozlar Halinde Çalışın: Geometriyi bir anda uzun saatler çalışmaya çalışmak yerine, günde sadece 5-10 soru bile olsa mutlaka çözmeye çalışın. Tıpkı paragraf veya problem çözmek gibi, geometriyi de günlük bir rutin haline getirin. Bu küçük ama düzenli pratikler, hem konuya olan yabancılığınızı azaltır hem de zamanla kendinize olan güveninizi artırır. Soru Çözüm Videolarından Destek Alın: Konularınız tam olsa bile, geometri "görsel" bir derstir. Yapamadığınız veya zorlandığınız soru tiplerinin çözüm videolarını izlemek, farklı bakış açıları kazanmanızı ve soruları nasıl yorumlamanız gerektiğini öğrenmenizi sağlar. Unutmayın, önemli olan miktar değil, düzenliliktir. Küçük adımlarla başlayarak geometriyi çalışma hayatınıza başarılı bir şekilde dahil edebilirsiniz.
Hocam merhaba matematikden 30 net yapmam gerek fakat yeni başladım yapabilir miyim sıfırdan konular yetişir mi mimarlıga geçiş yapmak istiyorum Sistemimiz tüm konular yetişecek haliyle planlandı, sizde dersleri kaçırmadan girip gerektiği miktarda soru çözümü yaparsanız neden olmasın. Matematikte yapmanız gereken bol soru çözmek, soru çözüm videoları izleyerek soru tipinin mantığını anlamaya çalışın ve kendinize güvenin 🫵🏼
Mimarlık hedefine ulaşmak için matematikten 30 net yapmanız kesinlikle mümkün. Sistemimiz tüm konuları yetiştirecek şekilde planlandığı için, dersleri kaçırmadan katılım sağlayıp yeterli miktarda soru çözümü yaparsanız hedefinize ulaşabilirsiniz.
Paragrafta anlam sorularında iki şık arasında kalma ve çelişkiye düşme sorununu nasıl aşabilirim; bu durumun sınavda da tekrarlanması korkusuyla nasıl başa çıkabilirim?
: Merhaba! Paragraf sorularında iki şık arasında kalmak, sözel bölümde sınava hazırlanan neredeyse herkesin karşılaştığı çok yaygın bir sorundur. Bu yüzden bunu kendinize bir sorun olarak görmeyin. Bu durumu aşmak ve sınavda benzer hataları yapmamak için şu yöntemleri deneyebilirsiniz: Soruya Odaklanarak Başlayın: Her zaman önce soruyu okuyun, ardından paragrafa geçin. Sorunun sizden tam olarak ne istediğini bilerek okumak, paragrafı daha bilinçli bir şekilde anlamanızı kolaylaştırır ve gereksiz bilgilere takılmanızı engeller. Anahtar Kelimelere Dikkat Edin: Paragrafta en çok geçen kelimelere veya kavramlara dikkat edin. Genellikle doğru şık, bu anahtar kelimelerle doğrudan bağlantılı veya onları özetleyen bir ifade içerir. İlk Düşüncenize Güvenin: Genellikle paragraf sorularında ilk düşündüğünüz veya işaretlemeye en yakın hissettiğiniz şık doğru olma ihtimali yüksektir. Çok fazla şıklar arasında gidip gelmek, zihninizi karıştırabilir ve yanlış yönlendirebilir. Eğer emin değilseniz, şıklar arasında gereksiz yere vakit kaybetmek yerine, ilk mantıklı gelen seçeneğe yönelin. Bu taktikleri düzenli olarak uygulayarak iki şık arasında kalma oranınızı azaltabilir ve paragraf sorularında daha net kararlar verebilirsiniz.
Ders kitapları yeni eline ulaşan bir öğrenci, DGS hazırlığına nasıl ve nereden başlamalıdır?
: Kitaplarınız hayırlı olsun! Hazırlığa başlamak için izlemeniz gereken adımlar şunlar: Derslere Katılım: Öncelikle, WhatsApp grubunuzdaki program dahilinde derslere düzenli olarak katılmaya başlayın. Canlı dersleri takip etmek, konuları organize bir şekilde öğrenmenizi sağlayacaktır.
Konuları iki kez dinlemiş ve soru çözüyor olmasına rağmen, birikmiş konular arasında nasıl ilerleyeceğini bilemeyen, deneme netlerinde dalgalanma yaşayan ve istediği kadar soru çözemeyen bir öğrenci, nasıl bir çalışma programı oluşturmalıdır?
Konuları iki kez dinlemiş olmanız ve soru çözüyor olmanız harika bir başlangıç. Ancak birikmiş konular ve deneme netlerindeki dalgalanmalar normaldir. Daha verimli bir çalışma programı oluşturmak için şu adımları izleyebilirsiniz: Konu Anlamanıza Güvenin: Eğer konuları tam olarak anladığınızı düşünüyorsanız, kaynak kitabınızdan her konuyla ilgili başlangıçta 1'er test çözerek ilerleyin. Bu, konuları taze tutmanızı sağlar. Turlama Yöntemini Uygulayın: İlk tur testleri bitirdikten sonra, turlama yöntemiyle 2. testlere, ardından 3. testlere geçebilirsiniz. Bu, farklı soru tiplerini görmenizi ve pekiştirmenizi sağlar. Deneme Analizi Yapın: En etkili yöntemlerden biri, denemelerinizi detaylıca analiz etmektir. Gruplarda paylaşılan analiz listesini doldurun. Bu analizler sonucunda en çok boş ve yanlış yaptığınız konuları belirleyin. Eksiklere Yönelik Çalışma: Analizlerinizde tespit ettiğiniz eksik konulara öncelik verin. Bu konuların üzerine giderek, sadece o konulardan daha fazla soru çözün veya gerekirse kısa konu tekrarları yapın. Hedef Belirleyin: Günlük veya haftalık olarak ulaşılabilir soru hedefleri belirleyin. Örneğin, "Bugün şu konudan 50 soru çözeceğim" gibi. Bu hedeflere ulaşmak, motivasyonunuzu artıracaktır. Bu programla ilerleyerek hem konularınızı pekiştirebilir hem de zayıf noktalarınızı güçlendirerek netlerinizde istikrarlı bir artış sağlayabilirsiniz.
Sayısal mantıktan tam net yapmak isteyen ve daha önce hiç çalışmamış bir öğrenci, bugünden itibaren nasıl bir çalışma yolu izlemelidir?
Sayısal mantıktan tam net yapmak harika bir hedef! Daha önce hiç çalışmamış olmanız bir dezavantaj değil, aksine doğru bir başlangıçla hızla ilerleyebilirsiniz. İşte izlemeniz gereken yol: Dersleri İzleyin ve Soru Tiplerini Anlayın: Öncelikle sayısal mantık derslerini dikkatlice izleyin. Karşınıza çıkabilecek farklı soru tiplerini anlamaya çalışın. Hatta bu soru tiplerini zihninize veya notlarınıza ezberlemeye çalışın. Pekiştirme İçin Bol Soru Çözün: Aynı tipteki soruları farklı kaynaklardan çözerek bilginizi pekiştirin. Ne kadar çok farklı örnek görürseniz, o kadar iyi kavrarsınız. Günlük Rutin Oluşturun: Tıpkı paragraf veya problem çözmek gibi, sayısal mantığı da günlük bir rutininiz haline getirin. Her gün mutlaka 5 soru çözeceğim gibi küçük ama düzenli hedefler belirleyin. Tablolu Sorular İçin Şablon Kullanın: Özellikle tablolu sayısal mantık sorularında, kendinize bir şablon oluşturun ve soruları bu tabloyu doldurarak çözmeye çalışın. Bu, hem düzenli düşünmenizi sağlar hem de hata yapma olasılığınızı azaltır. Bu adımları disiplinli bir şekilde uygulayarak sayısal mantıkta kısa sürede büyük ilerleme kaydedebilir ve tam net hedefinize ulaşabilirsiniz.
: Çalışan, evli, dört çocuk sahibi ve sağlık sorunları yaşayan bir öğrencinin, derslere ve denemelere katılım sağlayamadığı bu durumda, kalan sürede nasıl bir yol izlemesi ve nereden başlaması önerilir?
Öncelikle geçmiş olsun. Bu zorlu koşullarda bile sınava hazırlanma isteğiniz takdire şayan. Kalan süreyi verimli kullanmak için şu adımları izleyebilirsiniz:
Denemelerde boş bırakma becerisi olmayan, zaman harcadığı soruların yanlış çıkma olasılığı yüksek olan ve kendini yanlış cevaba ikna etme eğiliminde olan bir öğrencinin, soruları boş bırakabilmek adına nasıl bir taktik izlemesi ve bu alışkanlığı kazanmak için neler yapması gerekir?
Soruları boş bırakma becerisini geliştirmek ve yanlış cevaplama alışkanlığından kurtulmak için şu taktikleri uygulayabilirsiniz:v
Deneme çözerken bir soruda takıldıktan sonra odağın dağılması ve soruyu atladıktan sonra bile odaklanma güçlüğü yaşanması durumu nasıl aşılır?
: Deneme çözerken bir soruda takıldıktan sonra odağınızın dağılması normaldir. Bu durumu aşmak için turlama yöntemini sürekli kullanarak bu yönteme alışın.
Paragraf sorularının çok uzun ve zor gelmesi durumunda, bu tür sorulara karşı nasıl bir bakış açısı geliştirilmeli ve çözüme nasıl yaklaşılmalıdır?
: Paragraf sorularının uzun ve zor gelmesi yaygın bir durum olsa da, uzun sorulardan korkmayın. Genellikle uzun soruların çözümü daha kolay olabilir çünkü daha fazla bilgi içerirler. Eğer önyargılı yaklaşırsanız, soruyu anlamanız da zorlaşır.
Çalışma verimliliği bir anda düşen ve bir haftadır düzenli çalışamayan bir öğrencinin eski temposuna dönmek ve verimli çalışmaya devam etmek için neler yapması önerilir?
Çalışma verimliliğiniz düşse bile, çalışmanızı sürdürmeye devam edin. Beyniniz herhangi bir boşlukta sizi ertelemeye ve tembelliğe itebilir. Bu yüzden programınıza sadık kalın ve ne çalışmanız gerekiyorsa onu mutlaka tamamlamaya çalışın.
Türkçe sorularında sürekli iki şık arasında kalma ve yanlış olanı seçme sorununu aşmak için ne gibi stratejiler uygulanmalıdır?
p: Türkçe sorularında, özellikle paragraf sorularında iki şık arasında kalmak çok yaygın bir durumdur. Bu konuda yalnız değilsiniz, birçok öğrenci aynı sorunu yaşar. Bunu bir sorun olarak görmek yerine, geliştirilebilecek bir beceri alanı olarak düşünebilirsiniz.
: Paragraf netleri iyi olmasına rağmen, DGS'de matematik bölümüne neredeyse hiç zaman kalmaması veya sadece ilk sorulara yetecek kadar zaman kalması sorunu nasıl çözülür ve bu durumun nedeni nedir
p: Matematik bölümüne yeterli zaman ayıramamanız ve sadece ilk sorulara yetişmeniz, paragraf netleriniz iyi olsa bile sıkça karşılaşılan bir zaman yönetimi sorunudur. Bu durumun temel nedeni genellikle sınav stratejisi ve zamanı yanlış dağıtmadır.p: Matematik bölümüne yeterli zaman ayıramamanız ve sadece ilk sorulara yetişmeniz, paragraf netleriniz iyi olsa bile sıkça karşılaşılan bir zaman yönetimi sorunudur. Bu durumun temel nedeni genellikle sınav stratejisi ve zamanı yanlış dağıtmadır.
Yeni katılan ve çalışan bir öğrencinin, WhatsApp grubundaki yoğun yazışmalar (200+ mesaj) nedeniyle çok şey kaçırdığını hissetmesi, düzenli aktif katılım sağlayamaması ve sistemi tam olarak anlayamaması durumunda nasıl bir yol izlemesi ve online soruları sonradan çözüp çözemeyeceği konusunda ne yapması önerilir?
: Yeni katıldığınız için bir düzen oturtmanızın zaman alması çok doğal, sakin olun. WhatsApp grubundaki yoğunluğu takip etmekte zorlanmanız anlaşılır bir durum. Kendinizi bu yüzden kötü hissetmeyin.
Yoğun iş, aile ve sosyal yaşamdaki sürekli çıkan sorunlar nedeniyle derslere tam olarak odaklanamayan, verimli çalışamayan ve bu durumun psikolojik olarak bunalıma sürüklediği bir öğrenci, "Yapabilecek miyim?", "Neden sürekli bir engel çıkıyor?", "Boşuna mı uğraşıyorum?" gibi düşüncelerle nasıl başa çıkmalı ve nasıl bir çalışma düzeni oluşturmalıdır?
Merhaba! Yoğun bir hayat temposunda hem iş, hem aile hem de sınav hazırlığını bir arada yürütmeye çalışmanızın oldukça zorlayıcı olduğunu anlıyorum. Bu süreçte psikolojik olarak etkilenmeniz ve bahsettiğiniz gibi "yapabilecek miyim?" veya "boşuna mı uğraşıyorum?" gibi düşüncelere kapılmanız çok doğal. Ancak bu düşüncelerle başa çıkmak ve verimli bir çalışma düzeni oluşturmak mümkün.
Sınav sorularını çözerken heyecan ve panik yaparak yanlış cevaplar verme, ancak rahat hissedildiğinde daha doğru çözme davranışının sebebi nedir ve bu durum nasıl aşılır?
evap: Merhaba! Anladığım kadarıyla soruları çözerken yaşadığınız heyecan ve panik, doğru bildiğiniz şeyleri bile unutturarak yanlış yapmanıza neden oluyor. Rahat olduğunuzda ise bilginizi daha doğru bir şekilde kullanabiliyorsunuz. Bu durumun temel sebebi yüksek seviyedeki sınav kaygısıdır. Kaygı, beyninizin bilgiyi işleme ve hatırlama yeteneğini olumsuz etkileyebilir. Yani, aslında bilgiyi biliyorsunuz ama kaygınız, o bilgiyi doğru zamanda ve doğru şekilde kullanmanıza engel oluyor. Sosyal çevrenin beklentileri, sınav sonucu, başarısızlık korkusu gibi dış etkenlere odaklanmak da kaygı seviyenizi daha da yükseltir.
Paragraf sorularını çözerken zaman tutmaktan korkan bir öğrencinin bu korkuyu yenmek ve zaman yönetimi becerisini geliştirmek için ne yapması önerilir?
p: Merhaba! Paragraf çözerken zaman tutmaktan korkmanız oldukça yaygın bir durumdur, ancak bu korkuyla yüzleşmeniz ve ona alışmanız gerekiyor. Unutmayın ki sınavlarda süreyle yarışıyoruz. Bu durumu aşmak için şu adımları izleyebilirsiniz: Yüzleşme ve Alışma: İlk olarak, zaman tutmanın bir öğrenme aracı olduğunu ve size yardımcı olacağını kabullenin. Kendi Sürenizi Belirleyin: Başlangıçta bir kronometre başlatın ve örneğin 20 paragraf sorusunu kaç dakikada çözdüğünüzü hesaplayın. Bu, mevcut hızınızı anlamanızı sağlar. Süreyi Aşamalı Azaltın: Kendi sürenizi belirledikten sonra, bu süreyi yavaş yavaş azaltmaya çalışın. Örneğin, ilk hafta 20 soruyu 30 dakikada çözüyorsanız, bir sonraki hafta 28 dakikaya düşürmeyi hedefleyin. Düzenli Pratik: Zaman tutarak düzenli paragraf çözümü yapmak, hem hızınızı artıracak hem de zaman baskısı altında daha rahat hissetmenizi sağlayacaktır. Bu adımları uygulayarak zaman tutma korkunuzu yenebilir ve paragraf çözme hızınızı kademeli olarak artırabilirsiniz.
Soru çözerken şıkları veya soruyu yanlış okuma ve yanlış anlama sorunu yaşayan bir öğrencinin dikkat dağınıklığını gidermek ve bu tür hataları en aza indirmek için neler yapması önerilir?
Merhaba! Soru çözerken şıkları veya soruyu yanlış okuma ve anlama, önemli bir dikkat dağınıklığı sorununa işaret edebilir. Bu durum, günlük hayatınızda da dikkatsizlik yaşıyorsanız, altta yatan başka nedenleri olabileceği için bir doktora danışarak kan değerlerinizi ölçtürmeniz faydalı olabilir. Bazı vitamin veya mineral eksiklikleri (örneğin demir eksikliği) dikkat dağınıklığı, yorgunluk ve baş ağrısı gibi belirtilere yol açabilir. Ancak, özellikle soru çözerken bu hatayı yapıyorsanız, bunun nedeni genellikle acelecilik ve aşırı özgüven olabilir. Kendinizden emin bir şekilde hızlıca cevaplamaya çalışmak, gözünüzden detayları kaçırmanıza neden olabilir. Bu tür hataları azaltmak için: Sakin Olun ve Sorgulayıcı Yaklaşın: Soruyu çözerken sakin kalmaya çalışın. Her kelimeyi ve her şıkkı sorgulayıcı bir gözle okuyun. "Bu kelime ne anlama geliyor?", "Şıkta neyi vurguluyor?" gibi sorular sorun. Soruyu ve Şıkları Birden Fazla Kez Okuyun: Hata yapmamak için soruyu ve şıkları defalarca okuduğunuzu belirtmişsiniz. Bu iyi bir alışkanlık, ancak okurken "anlıyor muyum?" yerine "doğru anlıyor muyum?" diye kendinize sorun. Vurgulama Teknikleri Kullanın: Özellikle anahtar kelimelerin altını çizin veya önemli gördüğünüz yerleri işaretleyin. Bu, gözünüzün yanlış yerlere kaymasını engelleyebilir. Acelecilikten Kaçının: Cevabı bildiğinizi düşünseniz bile, aceleci davranmayın. Çözümünüzü ve seçtiğiniz şıkkı bir kez daha kontrol etmek için kendinize kısa bir süre verin.
: Birkaç gündür hiçbir şekilde dersleri anlayamayan ve denenen tüm yöntemlere rağmen odaklanamayan bir öğrenci, bu durumu aşmak için nasıl bir yaklaşım sergilemelidir?
İyi akşamlar! Birkaç gündür dersleri anlayamamanız ve odaklanamamanız oldukça moral bozucu bir durum olabilir. Bu noktada önemli olan, odaklanmanızı dağıtan faktörleri tespit edip ortadan kaldırmaktır. Dikkatinizi dağıtan şeyler neler? Evle ilgili bir sorun mu yaşıyorsunuz? Arkadaşınızın yaşadığı bir problem mi kafanızı meşgul ediyor? Evin temizlenmesi, çocukların okulu gibi günlük sorumluluklar mı aklınızı kurcalıyor? Eğer kafanızda bu tarz sorunlarla ders başına oturuyorsanız, odaklanmanız ve anlamanız doğal olarak zorlaşacaktır. Peki, ne yapmalısınız? Zihinsel Ayrım: Ders başına geçtiğinizde, sadece derse odaklanmaya, onu anlamaya ve öğrenmeye çalışmalısınız. Diğer tüm sorunları kapının dışında bırakmaya niyetlenin. Disiplinli Yaklaşım: Programınızı tamamlamak adına, anlamıyor gibi hissetseniz bile yapmanız gerekenleri yapmaya devam edin. Bazen sadece başlamak ve küçük adımlar atmak, o blokajı kırmanıza yardımcı olabilir. Sorun Tespiti ve Çözümü: Eğer mümkünse, zihninizi meşgul eden bu dış faktörleri çözmeye çalışın veya geçici bir süre için kenara koyun. Belki bir arkadaşınızla konuşarak rahatlayabilir, ev işleri için kısa bir plan yapabilir veya çocuklarla ilgili bir konuyu netleştirebilirsiniz. Unutmayın, bu durum geçicidir. Odağınızı dağıtan unsurları kontrol altına alarak ve disiplinli bir şekilde dersinize yönelerek bu dönemi aşabilirsiniz.
Başarılı olmaktan korkmak, alışılmış düzeni kaybetme endişesi, artan sorumluluk yükü, çıkmazda hissetme,
Merhaba! Başarılı olmaktan korkmak, mevcut düzeninizden veya rutinlerinizden kopma endişesi duymak oldukça normal duygulardır. Bu, hayatınızda önemli bir değişim sürecinde olduğunuzun bir işaretidir. Öncelikle bu duygularınızın farkına varıp onları kabul etmeniz gerekir. Unutmayın, başarı çoğu zaman hayatınıza çok güzel ve olumlu değişiklikler getirebilir. Bunu yaşamadan bilemeyiz. Hem aile hayatı, hem iş hayatı, hem de sınava hazırlık sürecinde bu tarz duygu karışıklıkları ve stres yaşamanız da çok doğal. Bu zorlu süreçte kendinize karşı anlayışlı olun ve şu adımları izlemeye çalışın: Duygularınızı Kabul Edin: Korku, mahcubiyet veya sıkışmışlık hissetmek zayıflık değil, insani bir tepkidir. Bu duyguları görmezden gelmek yerine, "Evet, şu an böyle hissediyorum," diyerek kabul edin. Küçük Adımlarla Başlayın: Büyük hedefler bazen bunaltıcı gelebilir. Bu yüzden, ulaşılabilir küçük hedefler belirleyin ve onlara odaklanın. Örneğin, günlük belirli bir süre ders çalışmak veya belirli sayıda soru çözmek gibi. Her küçük başarı, kendinize olan inancınızı artıracaktır. Hedefinize Odaklanın: Neden bu yola çıktığınızı, ulaşmak istediğiniz hedefi kendinize sık sık hatırlatın. Hayalinizdeki başarıya ulaştığınızda elde edeceğiniz kazanımları düşünmek, sizi motive edecektir. Kendinize Güvenin ve Sürece Bırakın: Elinizden gelenin en iyisini yapın ve sonuçlar hakkında aşırı kaygılanmak yerine kendinizi sürece bırakın. Kontrol edebileceğiniz tek şey, çabanızdır. Unutmayın, aileye karşı sorumluluk hissi güzeldir, ancak kendinizi mahcup hissetmeniz gerekmez. Onlar için en büyük başarı, sizin mutlu ve başarılı olmanızdır. Bu süreçte yalnız değilsiniz. Kendinize şefkat gösterin ve kararlılıkla ilerlemeye devam edin.
Ders çalışma zamanı geldiğinde yorgunluk hissetme, ders çalışmayı işkence gibi algılama ve odaklanamama sorununu aşmak için ne yapılmalıdır?
Ders çalışma zamanı geldiğinde hissettiğiniz yorgunluk ve ders çalışmayı işkence gibi algılamanız, beyninizin bir savunma mekanizması olabilir. Sınava karşı duyulan kaygı, bazen bu tür kaçınma davranışlarına yol açabilir. Ancak önünüzde bir sınav var ve rakipleriniz çalışmaya devam ediyor. Bu durumu aşmak için şunları yapabilirsiniz: Kısa Süreli Hedefler Belirleyin: Kendinize çok uzun değil, kısa süreli ve ulaşılabilir hedefler koyarak çalışmaya başlayın. Örneğin, "Bugün sadece 30 dakika problem çözeceğim" veya "Şu konunun sadece bir bölümünü bitireceğim" gibi. Hedefinizi Hatırlayın: Neden bu sınava hazırlandığınızı, ulaşmak istediğiniz bölümü ve üniversiteyi düşünün. Hedefiniz, motivasyonunuzu yeniden kazanmanız için güçlü bir itici güç olacaktır. Rekabeti Düşünün: Aynı sıralama ve aynı bölüm için çalışan rakiplerinizi düşünmek, size ek bir motivasyon sağlayabilir. Unutmayın, her bir soru ve her bir puan çok kişinin sıralamasını değiştirebilir. Direnci Kırın: Başlangıçta zor gelse de, ders başına oturmaya ve planladığınız görevi tamamlamaya devam edin. Bazen sadece başlamak, o yorgunluk hissini kırmaya yardımcı olur. Bu yaklaşımlarla, kaygınızla başa çıkabilir ve ders çalışma sürecinizi daha yönetilebilir hale getirebilirsiniz.
Ders çalışmaya bir türlü başlayamayan, zamanın azaldığının farkında olan, matematiği tam anlamadan diğer derslere geçemeyen ve bu durumdan dolayı üzüntü duyan bir öğrenciye nasıl bir öneri verilir?
Merhaba! Bir türlü toparlanıp başlayamamanız ve zamanın azaldığını hissetmeniz oldukça üzücü bir durum. Ancak bu durumu aşmak için atabileceğiniz somut adımlar var. Öncelikle, kendinize uygulayabileceğiniz bir program oluşturarak işe başlayın. Gününüzü bölerek ve planlayarak ilerlemek, hem ders çalışmaya başlamanızı kolaylaştıracak hem de düzenli devamlılık sağlamanıza yardımcı olacaktır. Örnek bir günlük planlama şöyle olabilir: Sabah: Belirli sayıda paragraf sorusu çözmek. (Örneğin, 30 dakika) Öğleden Sonra: Matematik testi çözmek veya belirli bir matematik konusuna odaklanmak. (Örneğin, 1 saat) Akşam: Canlı derslere katılmak veya kaçırdığınız dersleri sistemden izlemek. Matematiği tam anlamadan diğer derslere geçememe düşüncesi sizi kısıtlıyor olabilir. Ancak her konuyu mükemmel anlamaya çalışmak yerine, temel seviyede ilerleyip bol soru çözerek pekiştirmeye odaklanın. Bazen bir konuyu tam anlamadığınızı düşünseniz bile, soru çözerek veya farklı bir konuya geçerek zihninizi tazeleyebilirsiniz. Unutmayın, küçük adımlarla başlamak ve bu plana sadık kalmak, hem motivasyonunuzu artıracak hem de derslere katılımınızı kolaylaştıracaktır. Kendinize karşı sabırlı olun ve bu süreci yönetebileceğinize inanın.
: Ders çalışmaktan tamamen kopan, soru çözmeyen, konu izlemeyen, ders açtığında uykusu gelen, sınavın yaklaştığının farkında olup istediği bölümü okuyup okumama ikilemi yaşayan ve motivasyon videolarının bile etki etmediği bir öğrencinin bu "saçma sapan ruh hali" ve "sınav psikolojisinin yorgunluğu" ile nasıl başa çıkacağı ve nasıl toparlanacağı sorusu.
Böyle hissetmeniz çok normal. Haklısınız, sürekli bir sınav sürecinde olmak yorucu olabilir. Ancak bu sınav, tıpkı bir araç gibi, hedefinize ulaşmanız için bir basamak. Çalışmayı bırakarak veya kaçarak, aslında beyniniz stres durumunda bir savunma mekanizmasına başvuruyor; olayla yüzleşmektense ondan kaçmak size geçici bir rahatlama sağlıyor. Bu durumu aşmak ve yeniden toparlanmak için şunları deneyebilirsiniz: Kendinize Yapabileceğiniz Bir Program Oluşturun: Büyük hedefler yerine, kısa ve ulaşılabilir hedefler belirleyin. Örneğin: "Bugün sadece kümeler konusunu 20 dakika dinleyeceğim." "Sadece 20 paragraf sorusu çözeceğim." "Yarım saat matematik tekrarı yapacağım." Bu küçük adımlar, üzerinizdeki baskıyı azaltacak ve başarma hissini tatmanızı sağlayacaktır. Zorlamadan Başlayın: Ders başına oturmakta zorlandığınızda, kendinizi çok zorlamayın. Sadece ders materyalini açın, belki 5 dakika göz gezdirin. Bazen sadece bu başlangıç bile devamını getirebilir. Mola ve Ödül Sistemi: Çalışma sürelerinizin arasına kısa ve keyifli molalar ekleyin. Belirlediğiniz küçük hedeflere ulaştığınızda kendinize küçük bir ödül verin (sevdiğiniz bir şarkıyı dinlemek, kısa bir video izlemek gibi). Nedeninizi Hatırlayın: İstediğiniz bölümü okuduğunuzda hayatınızın nasıl değişeceğini, hayallerinizi ve hedeflerinizi sık sık kendinize hatırlatın. Bu, iç motivasyonunuzu yeniden canlandırmanıza yardımcı olabilir. Sınav Psikolojisinden Çıkma Yolları: Sınav psikolojisi sizi yorduğunda, kısa süreliğine de olsa zihninizi tamamen başka bir şeye odaklayın. Sevdiğiniz bir hobiyle uğraşmak, kısa bir yürüyüş yapmak veya sevdiklerinizle sohbet etmek iyi gelebilir. Unutmayın, bu bir ay süren ruh haliniz geçici olabilir. Küçük adımlarla başlayarak ve kendinize karşı sabırlı olarak bu durumu aşabilirsiniz.
Denemelerin ilk haftasında, doğru-yanlış sayısının düzeltilebilir düzeyde olmasına rağmen soruların yarısını süre yetersizliğinden dolayı yapamayan ve 65-70 net hedefleyen bir öğrenciye nasıl bir çalışma stratejisi önerilir?
Denemelerin ilk haftasında bu durumu yaşamanız oldukça normal, endişelenmeyin. 65-70 net hedefinize ulaşmak için hızınızı artırmanız ve zaman yönetimi becerilerinizi geliştirmeniz gerekiyor. İşte size önerilerim: Normal Test Çözerken de Süre Tutun: Sadece denemelerde değil, günlük soru çözümlerinizde de kronometre kullanın. Her soruya belirli bir süre (örneğin paragraf için 1 dakika, matematik için 2 dakika gibi) vererek başlayın. Daha sonra bu süreyi kademeli olarak kısaltmaya çalışın. Bu, hızınızı artırmanıza ve zaman baskısına alışmanıza yardımcı olacaktır. Turlama Yöntemini Kullanın: Denemelerde turlama yöntemini mutlaka uygulayın. İlk Tur: Önce tüm denemeyi hızlıca gözden geçirin ve yapabileceğiniz kolay ve orta seviye soruları hiç takılmadan çözün. Bu, garantili netleri kaçırmamanızı sağlar. İkinci Tur: İlk turda boş bıraktığınız veya zaman alacağını düşündüğünüz sorulara geri dönün. Bu sorular üzerinde daha fazla düşünmek için kalan sürenizi kullanın. Zor Sorularla İnatlaşmayın: Bir soruda takıldığınızda veya çözüm yolunu bulamadığınızda, o soruyla inatlaşmayın. Hemen işaretleyip geçin. Unutmayın, her sorunun puan değeri aynıdır ve kolay bir soruyu kaçırmak, zor bir soruyla boğuşmaktan daha büyük bir kayıp olabilir. Bu stratejileri düzenli olarak uygulayarak hem hızınızı artıracak hem de denemelerdeki zaman yönetimi sorununu aşacaksınız.
Rehberlik derslerinde deneme bazlı değerlendirmeler yapılacak mı? Deneme analizinden sonra netleri artırmak için en etkili yol nedir? Ayrıca, daha önce bahsedilen deneme sonuçları hakkında rekabet ortamını görmek adına bilgi alınıp alınmadığı sorusu
Hayırlı akşamlar! Uyguladığınız yöntemlerden verim almanıza çok sevindim, emeğinizin karşılığını almanız harika. Deneme Bazlı Değerlendirme ve Analiz Stratejisi Evet, rehberlik derslerinde deneme bazlı değerlendirmeler ve analizler yapacağız. Aslında derste de sıkça bahsettiğim gibi, deneme sonuçlarınızı yorumlamanın ve netlerinizi artırmanın en etkili yolu detaylı analizdir. Deneme analizi sonrası izlemeniz gereken yol şöyledir: Yanlış ve Boş Soruları Belirleyin: Öncelikle denemede yanlış yaptığınız veya boş bıraktığınız her soruyu tek tek inceleyin. Neden Yapamadığınızı Anlayın: Her bir soru için "Neden yanlış yaptım/boş bıraktım?" sorusunu sorun. Bunun nedenleri şunlar olabilir: Konu Eksikliği: İlgili konuyu tam olarak öğrenmemiş olabilirsiniz. Soru Tipi Eksikliği: Konuyu biliyorsunuz ama o soru tipine veya çözüm yöntemine hakim değilsiniz. Dikkatsizlik/İşlem Hatası: Konuyu ve soru tipini bildiğiniz halde dikkatsizlikten veya işlem hatasından yanlış yapmış olabilirsiniz. Zaman Yönetimi: Süre yetersizliğinden dolayı okuyamadığınız veya düşünemediğiniz sorular olabilir. Çözüm Odaklı İlerleyin: Konu Eksikliği İse: O konunun konu tekrarını yapın. Gerekirse video izleyin, notlarınızı gözden geçirin. Soru Tipi Eksikliği İse: Farklı bir kaynaktan, aynı soru tipiyle ilgili bolca soru çözün. Çözüm videolarını izleyerek farklı yaklaşımları öğrenin. Dikkatsizlik İse: Daha yavaş ve dikkatli çözmeye çalışın. Okuma tekniklerinizi gözden geçirin. Zaman Yönetimi İse: Denemelerde turlama taktiğini daha sık ve bilinçli uygulayın. Netlerinizi Artıracak En Etkili Yol (3 Aylık Süreç) Önümüzdeki 3 aylık süreçte netlerinizi etkileyecek ve artıracak en etkili yol, yukarıda bahsettiğim deneme analizi ve ona bağlı olarak eksiklerinizi anında kapatma disiplinidir. Sürekli Deneme + Analiz: Haftada en az 2-3 deneme çözün. Her denemeden sonra kapsamlı analiz yapmaya en az deneme kadar zaman ayırın. Odaklanmış Çalışma: Genel tekrar yerine, analizlerinizden çıkan spesifik konu ve soru tipi eksikliklerine odaklanın. Hız ve Pratik: Zaman tutarak bol soru çözmeye devam edin. Özellikle sayısalda problem ve sayısal mantık, sözelde paragraf ve sözel mantıkta hızınızı artırmak için her gün pratik yapın. Çıkmış Sorular: Son yılların çıkmış DGS sorularını çözerek ÖSYM'nin soru tarzına ve seviyesine alışın. Bu, sizi sınava en iyi şekilde hazırlar. Deneme Sonuçları ve Rekabet Ortamı Deneme sonuçlarıyla ilgili bilgi konusunda geri dönüş yapacağım. Bu konudaki talebinizi anlıyorum, rekabet ortamını bilmek motivasyon ve gerçekçi hedef belirleme açısından önemlidir. Bilgi edindiğimde sizinle paylaşacağım.
: Soru çözerken süre işin içine girdiğinde yoğun kaygı yaşama, okuduğunu tekrar okuma ihtiyacı duyma, konsantre olamama ve hata yapma sorunlarıyla nasıl başa çıkılır; sakinlik nasıl korunur?
Soru çözerken süre baskısı altında yoğun kaygı yaşamanız ve okuduğunuzu tekrar okuma ihtiyacı duymanız, konsantrasyonunuzu bozarak hata yapmanıza neden olabilir. Bu oldukça yaygın bir durumdur, ancak sakinliğinizi korumak ve bu sorunla başa çıkmak için uygulayabileceğiniz bazı yöntemler var: Günlük Test Çözerken Süre Tutma Alışkanlığı Edinin: Sadece denemelerde değil, günlük soru çözümlerinizde de kronometre kullanın. Her teste veya belirli sayıda soruya (örneğin 10 soruya) bir süre verin. Bu şekilde düzenli olarak antrenman yapmak, zaman baskısına alışmanızı ve sınav anındaki kaygınızı azaltmanızı sağlayacaktır. Boş Sorulara Dönmek İçin Süre Tanıyın: Sınav sürenizi planlarken, kendinize boş bıraktığınız sorulara geri dönmek için belirli bir zaman dilimi ayırın. Örneğin, sınav 12:00'de bitecekse, 11:45'e kadar tüm soruları bir kez görmeyi ve yapabildiklerinizi çözmeyi hedefleyin. Geri kalan 15 dakikayı ise boş bıraktığınız sorulara ayırın. Bu planlama, "ya yetiştiremezsem" kaygısını düşürecektir çünkü her zaman geri dönebileceğiniz bir zaman diliminiz olduğunu bileceksiniz. Turlama Yöntemini Uygulayın: Bilmediğiniz veya çok zaman alacağını düşündüğünüz sorularda takılıp kalmayın. O soruyu hemen işaretleyip geçin ve kolayca yapabileceğiniz diğer sorulara yönelin. İlk turda tüm yapabileceğiniz soruları çözdükten sonra, ikinci turda işaretlediğiniz sorulara geri dönün. Bu yöntem, hem daha fazla soru görmenizi hem de zamanınızı daha verimli kullanmanızı sağlar. Nefes Egzersizleri: Kaygılandığınızı hissettiğinizde, kısa bir ara verip derin nefes alıp verin. Bu basit teknik, kalp atış hızınızı yavaşlatarak sakinleşmenize ve zihninizi yeniden toplamaya yardımcı olur. Bu yöntemleri düzenli olarak uygulayarak, süre baskısı altında daha sakin kalmayı öğrenebilir ve sınav performansınızı artırabilirsiniz.
Bayram sonrası derslere adapte olamama, aşırı stresli ve sinirli hissetme durumunu nasıl kontrol altına alabilirim?
Bayram sonrası adaptasyon sorunu yaşamanız ve aşırı stresli/sinirli hissetmeniz oldukça anlaşılır bir durum. Bu durumu kontrol altına almak için şu adımları izleyebilirsiniz: Kısa Vadeli Çalışma Programı Hazırlayın: Hemen kendinize kısa vadeli ve ulaşılabilir bir çalışma programı hazırlayarak başlayın. Bu programı gerçekleştirdiğinizde stresiniz ve siniriniz azalacaktır. Günlük Planlama ve Uygulama: Bu programı her akşam yatmadan hazırlayın ve ertesi gün istemeseniz bile gerçekleştirmeye çalışın. Disiplinli olmak, bu süreci yönetmenize yardımcı olacaktır. Hedefinizi ve Rakiplerinizi Düşünün: Neden bu sınava hazırlandığınızı, hedefinizi ve aynı sıralama için çalışan rakiplerinizi düşünün. Şu an sizin önünüze bir soruyla geçebilecek kişilerin çalıştığını hatırlamak, sizi harekete geçirebilir. Unutmayın, bu bir adaptasyon sürecidir ve kendinize karşı sabırlı olmanız önemlidir. Küçük adımlarla başlayarak ve kararlılıkla devam ederek bu durumu aşabilirsiniz.
Üç çocuklu, çalışan, yoğun misafir ağırlayan bir sosyal çevresi olan ve bu durum nedeniyle DGS'ye odaklanamayan, ancak çevresine "bir süre gelmeyin" diyemeyen bir öğrenciye nasıl bir çözüm önerisi sunulabilir?
Hedefinize ulaşmak için bir süre kendinizi sosyal çevrenizden kısmen soyutlamanız gerekecek. Aksi takdirde, katılamadığınız dersler ve çözemediğiniz testler birikerek sizi daha fazla strese sokabilir. "Gelmeyin" demek yerine, daha yumuşak ve yönetilebilir stratejiler izleyebilirsiniz: Zaman Çizelgesi Belirleyin ve Duyurun: Çevrenize "Şu an çok yoğun bir dönemden geçiyorum, bu dönemde derslerime odaklanmam gerekiyor. Belirli saatlerde ve günlerde müsait olamayacağım" gibi net ama kibar ifadelerle durumu açıklayın. Örneğin, "Hafta içi akşam 8'den sonra ders çalıştığım için o saatlerde gelemem/gelemem" diyebilirsiniz. Küçük Hedefler Belirleyin: Günlük yapmanız gereken ders çalışmalarını tamamladıktan sonra kendinize sosyalleşmek için küçük bir zaman dilimi ayırabilirsiniz. Bu, hem motivasyonunuzu korumanıza yardımcı olur hem de sosyal ihtiyaçlarınızı tamamen göz ardı etmenizi engeller. Önceliklerinizi Belirleyin: Unutmayın ki şu anki önceliğiniz sınavdır. Eğer çalışmalarınız başlamaz ve devamlılık sağlamazsa, derslere ve sınava odaklanmanız giderek zorlaşacaktır. İş Birliği Talep Edin: Belki de çevrenizdeki yakınlarınızdan (eşiniz, ebeveynleriniz veya yakın arkadaşlarınız) bu süreçte size destek olmalarını, çocuk bakımı veya ev işleri gibi konularda yardımcı olmalarını rica edebilirsiniz. Kendinizi çok da bunaltmadan, günlük yapmanız gerekenleri tamamladıktan sonra belli ölçüde sosyalleşmeye devam edebilirsiniz. Ancak önceliklerinizin farkında olmak ve bu doğrultuda adımlar atmak, hedefinize ulaşmanız için kritik öneme sahiptir.
: Günde 5 saat matematik tekrarı ve test çözümü yapan, ancak yeni konuları öğrenirken önceki konuları unutan (ket vurma), bu durumdan dolayı gerilen ve dişlerini sıkan, sözelden günde 24 soru çözen, sosyal hayatı biten ve ev işlerini sıkıştıran bir öğrencinin, eski düzenine 4 ay sonra dönme hedefiyle bu süreçte nasıl motivasyonunu koruyacağı ve matematik konularını unutmaması için ne yapması gerekir
Matematik için ayırdığınız 5 saatlik çalışma süresi gayet güzel. Matematik, tam da dediğiniz gibi, hemen kafada oturması kolay olmayan bir derstir. Yeni bir konuyu öğrenirken önceki konulara "ket vurma" (unutma) hissi de oldukça yaygındır, bu sizi germemeli. Matematik Konularını Unutmamak İçin: Bol Soru Çözümü: Teorik bilgiyi bir kere öğrenmek yeterli gibi görünse de, bilginin tam anlamıyla oturması ve kalıcı olması için fazlaca pratik yapmak gerekir. Bunun için bol soru çözmeye devam edin. Farklı Kaynaklardan Çözüm: Aynı tip soruları farklı kaynaklardan çözmek, konuyu tam anlamıyla öğrenmenize ve farklı bakış açıları kazanmanıza yardımcı olur. Bu, ket vurma etkisini azaltacaktır. Periyodik Tekrar: Öğrendiğiniz eski konuları tamamen bırakmak yerine, belirli aralıklarla (örneğin haftada bir gün) kısa bir tekrar ve o konulardan karışık soru çözümü yapın. Bu, bilgilerin taze kalmasını sağlar. Stres Yönetimi ve Motivasyon: Geçici Bir Süreç: Sosyal hayatınızın bitmesi ve ev işlerini sıkıştırmanızın yarattığı stresi anlıyorum. Ancak unutmayın ki bu durum geçici bir süreç. Sadece 4 ay sonra eski hayatınıza döneceksiniz ve bu stresin hiçbiri kalmayacak. Sabır: Hedefinize ulaşmak için biraz daha sabır göstermeniz gerekiyor. Bu zorlu dönemi atlattığınızda elde edeceğiniz başarı, tüm bu fedakarlıklarınıza değecektir. Kendinize inanmaya devam edin ve disiplinli çalışmanızın meyvelerini toplayacağınız günü hayal edin. Başarılar dilerim!
Deneme netlerinin düşük gelmesi, evdeki üç küçük çocuk nedeniyle yoğunluk ve ders saatlerini ayarlayamama sorunları yaşayan bir öğrencinin yaşadığı gerginlik ve korkuyla nasıl başa çıkabilirim
Merhaba! Şu an yaşadığınız gerginliği ve korkuyu anlıyorum. Üç küçük çocukla evdeki yoğunluk arasında ders çalışmaya ve deneme netlerinizi istediğiniz seviyeye getirmeye çalışmak gerçekten çok zorlayıcı olabilir. Deneme netlerinizin düşük gelmesi konusunda endişelenmeyin, bunun birkaç nedeni olabilir: Yayın Farklılıkları: Deneme yayınlarının zorluk dereceleri birbirinden farklılık gösterebilir. Bir yayında düşük netler alırken, başka bir yayında veya gerçek sınavda daha iyi performans gösterebilirsiniz. Bu yüzden, netlerinizi doğrudan motivasyonunuzu düşürecek bir faktör olarak görmeyin. Yorgunluk ve Odaklanma: Denemeyi çözdüğünüz sırada yorgun olmanız veya tam olarak odaklanamamanız netlerinizi etkilemiş olabilir. Özellikle küçük çocuklarla bu durum çok sık yaşanabilir. Öğrenme Aracı Olarak Denemeler: Denemeler, sadece bilgi seviyenizi ölçmekle kalmaz, aynı zamanda size yeni bilgiler öğretir ve mevcut bilgilerinizin uygulamada nasıl kullanıldığını görmenizi sağlar. Eksiklerinizi ve hangi soru tiplerinde daha fazla çalışmanız gerektiğini gösteren bir yol haritasıdır. Şimdi ne yapabilirsiniz? Netlerinize aşırı takılmak yerine, eksiklerinizi kapatmaya odaklanın. Evdeki yoğunluğunuzu ve ders saatlerini ayarlayamama sorununuzu yönetmek için: Küçük, Yönetilebilir Çalışma Dilimleri Belirleyin: Belki uzun soluklu ders çalışma seansları yerine, çocuklarınızın uyku saatleri, oyun saatleri gibi gün içinde bulabildiğiniz 15-20 dakikalık kısa ama düzenli çalışma dilimleri oluşturmaya çalışın. Prioritelerinizi Belirleyin: Hangi konularda daha çok eksiğiniz var? Hangi konular size daha fazla net kazandırır? Bu soruların cevabına göre önceliklerinizi belirleyin ve kısıtlı zamanınızı en verimli alanlara ayırın. Esneklik: Her gün planladığınız her şeyi yapamayabilirsiniz, bu çok doğal. Kendinize karşı esnek olun ve pes etmeyin. Önemli olan, tamamen bırakmak yerine, küçük de olsa devamlılığı sağlamaktır. Destek İsteyin: Mümkünse eşinizden, aile üyelerinizden veya yakın arkadaşlarınızdan belirli saatlerde çocuklarla ilgilenmeleri konusunda destek istemekten çekinmeyin. Unutmayın, hala sınava vaktiniz var ve her küçük çalışma adımı sizi hedefinize yaklaştıracaktır. Kendinize karşı anlayışlı olun ve motivasyonunuzu yüksek tutmaya çalışın.
İş ve okul yoğunluğu nedeniyle düzen oturtmakta zorlanan ve soru çözerken çok fazla işlem hatası yapan bir öğrenciye nasıl bir çalışma stratejisi önerilir?
: İş ve okul yoğunluğu arasında düzen oturtmak zorlayıcı olabilir, bu nedenle işlem hataları yapmanız anlaşılır bir durum. İşte bu sorunların üstesinden gelmek için yapabilecekleriniz: İşlem Hatalarını Azaltmak İçin Aceleci Davranmayın: Soru çözerken aceleci olmaktan kaçının. Hızlı olmak adına işlem adımlarını atlamak veya kafanızda planlama yapmaya çalışmak hataya yol açabilir. Adım Adım İlerleyin: İşlemleri sakin bir şekilde, adım adım yazarak çözmeye çalışın. Her adımı net bir şekilde kağıda dökmek, gözden kaçan yerleri fark etmenizi sağlar. Kontrol Alışkanlığı Edinin: Soruyu bitirdikten sonra, özellikle de cevabı işaretlemeden önce işlemlerinizi hızlıca gözden geçirin. Bu basit kontrol, dikkatsizlikten kaynaklanan hataların önüne geçecektir. Panikten Uzak Durun: Panik anında beynimiz doğru düşünme yeteneğini kaybedebilir. Sakin kalmaya çalışın ve her soruyu birer problem olarak görüp çözmeye odaklanın. Düzen Oturtmak İçin Yoğun bir programınız olduğu için "saat" bazlı çalışmaktansa "görev" bazlı ilerlemek daha verimli olabilir: Günlük Görevler Belirleyin: Kendinize her gün için belirli sayıda ve nitelikte görevler verin. Örneğin: "Bugün mutlak değerden 12 soru çözeceğim." "20 paragraf sorusu bitireceğim." "10 problem çözeceğim." Bu şekilde hedefleriniz daha somut olur ve tamamladıkça motivasyonunuz artar. Boş Zamanları Değerlendirin: İş çıkışı yorgun olsanız bile, kendinize kısa ve etkili çalışma aralıkları belirleyin. Sabah işe gitmeden önce erken kalkıp 30-45 dakika çalışmak veya iş çıkışı hemen eve gidip yorulmadan önce kısa bir ders molası vermek gibi stratejiler geliştirebilirsiniz. Tutarlılık Önemli: Her gün az da olsa düzenli çalışmaya özen gösterin. Az ama sürekli olan çalışma, büyük ve düzensiz çalışmalardan çok daha kalıcı ve etkilidir. Bu yöntemlerle hem işlem hatalarınızı azaltabilir hem de yoğun programınızda kendinize uygun bir çalışma düzeni oluşturabilirsiniz.
Başlangıçta günde 8-9 saat ders çalışırken, bu sürenin 4-5 saate düşmesinin sebebi nedir ve eski çalışma temposuna geri dönmek için nasıl bir çözüm yolu izlenmelidir?
Merhaba! Başlangıçta yoğun bir şekilde çalışırken sonradan temposuzluk yaşamanız ve çalışma sürenizin düşmesi oldukça normal bir durumdur. Bu genellikle tükenmişlik veya aşırı yorgunluk belirtisidir. Beynimiz ve vücudumuz sürekli yüksek tempoda çalışmaya programlı değildir, bir süre sonra dinlenmeye ihtiyaç duyar. Sebebi: Tükenmişlik: İlk başlarda gösterilen yüksek enerji ve motivasyon, zamanla yerini zihinsel ve fiziksel yorgunluğa bırakabilir. Bu, vücudun dinlenmeye ihtiyaç duyduğunun bir işaretidir. Motivasyon Düşüşü: Uzun süreli ve yüksek tempolu çalışma, motivasyon seviyesini düşürebilir ve ders çalışmayı "yük" gibi hissettirebilir. Beynin Savunma Mekanizması: Beyin, aşırı zorlandığında kendini korumaya alarak çalışma isteğini ve konsantrasyonu düşürebilir. Çözümü: Sürekliliği Koruyun: Günde 4-5 saat çalışıyor olsanız bile, bu süreyi süreklilikle değerlendirmeniz çok önemli. "Az çalışıyorum" diye kendinizi demoralize etmeyin. Az ama düzenli çalışma, düzensiz ve yüksek tempolu çalışmadan daha etkilidir. Verimli Molalar Verin: Çalışma esnasında yorulduğunuzu hissettiğinizde kısa ve verimli molalar verin. Telefonla oynamak yerine, kısa bir yürüyüş yapmak, esneme hareketleri yapmak veya temiz hava almak gibi zihninizi dinlendirecek şeyler yapın. Dinlenmeye Vakit Ayırın: Eğer çok yorgun olduğunuzu hissederseniz, bir günü tamamen boş bırakıp dinlenmekten çekinmeyin. Bazen bir günlük tam dinlenme, sonraki günlerdeki verimliliğinizi kat kat artırabilir. Süreyi Aşamalı Artırın: Eski 8-9 saatlik temponuza bir anda geri dönmeye çalışmak yerine, aşama aşama artırmayı deneyin. Örneğin, ilk hafta 4.5 saat, sonraki hafta 5 saat gibi küçük artışlarla ilerleyebilirsiniz. Bu, vücudunuzun ve zihninizin yeni tempoya adapte olmasına yardımcı olur. Kaliteye Odaklanın: Miktar yerine çalışma kalitenize odaklanın. 4 saat verimli çalışmak, 8 saat verimsiz çalışmaktan çok daha değerlidir. Hedefinizi Hatırlayın: Kendinizi motive etmekte zorlandığınızda, neden bu sınav için çalıştığınızı ve hedefinize ulaştığınızda hissedeceğiniz memnuniyeti düşünün. Unutmayın, bu bir maraton ve yorgunluk belirtileri normaldir. Kendinize karşı anlayışlı olun ve sürdürülebilir bir çalışma planı oluşturarak ilerleyin.
Ders çalışmak için uğraşmasına rağmen zaman ayıramayan ve bu durumdan dolayı stres yaşayan bir öğrenciye nasıl bir çözüm önerisi sunulur?
Merhaba! Zaman ayıramama ve bu yüzden stres yaşama durumu oldukça yaygın bir sorundur. Ancak unutmayın, önünüzde hala 3 aylık bir süre var. Bu süre, düzenli ve planlı bir çalışmayla verimli bir şekilde ilerleyip başarıya ulaşmak için hem uzun hem de kısa bir zaman dilimi olabilir. Zaman bulmak ve stresi yönetmek sizin elinizde. Eğer net bir hedefiniz varsa, buna ulaşmak için bazı fedakarlıklar yapmanız gerekebilir: Uyku ve Sosyal Hayattan Kısma: Hedefinize ulaşmak için bir miktar uykunuzdan ve sosyal hayatınızdan feragat etmeniz gerekebilir. Bu, geçici bir fedakarlık olacaktır. Küçük Zaman Dilimleri Yaratma: Gün içinde boş bulduğunuz her küçük zaman dilimini (işe gidiş-geliş, öğle araları, çocukların uyku saatleri vb.) ders çalışmaya ayırmaya çalışın. Disiplinli Olma: Çalışmaya başladıkça ve konulara hakim oldukça stresiniz de azalacaktır. Başlangıçta zor gelse de, kendinizi disiplinli bir şekilde ders başına oturtmaya çalışın. Planlama: Günlük veya haftalık olarak hangi konuları çalışacağınızı ve hangi testleri çözeceğinizi planlayın. Bu, zamanınızı daha verimli kullanmanızı sağlar. Unutmayın, her küçük adım sizi hedefinize bir adım daha yaklaştıracaktır. Çalışmaya başladıkça ve ilerleme kaydettikçe stresiniz azalacak ve motivasyonunuz artacaktır.
Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünü hedefleyen, sayısalda 45 doğru ve üzeri net yapmak isteyen, ancak dikkat dağınıklığı ve heyecan nedeniyle soruları okurken dikkatsizlik yapıp yanlış cevaplar veren bir öğrenci, 4 aylık süreçte bu net hedefine nasıl ulaşabilir ve dikkat sorununu nasıl çözebilir
Elektrik-Elektronik Mühendisliği hedefiniz ve sayısalda 45+ doğru net hedefiniz oldukça yüksek ancak kesinlikle ulaşılabilir bir hedef. Özellikle 4 ay gibi bir süreniz varken, doğru stratejilerle bu netlere ulaşmanız mümkün. Dikkat dağınıklığı ve heyecan nedeniyle oluşan hatalarınızı azaltmak da bu sürecin önemli bir parçası. Dikkat Dağınıklığı ve Heyecanı Aşmak İçin: Dikkatinizi Dağıtan Faktörleri Belirleyin: Öncelikle ders çalışırken veya deneme çözerken dikkatinizi neyin dağıttığını tespit edin. Bu bir telefon bildirimi mi, zihinsel bir meşguliyet mi, yoksa çalışma ortamınızdaki bir şey mi? Bu faktörleri bulup çalışma ortamınızdan veya zihninizden uzaklaştırmaya çalışın. Pomodoro Tekniğini Uygulayın: Eğer heyecanlı ve tez canlı bir yapınız varsa, Pomodoro Tekniği sizin için çok verimli olabilir. Bu teknikte 25 dakika ders çalışıp, 5 dakika mola verirsiniz. Bu döngüyü 4 kez tekrarladıktan sonra daha uzun (15-30 dakika) bir mola verirsiniz. Bu, odaklanma sürenizi kademeli olarak uzatmanıza ve enerjinizi daha verimli kullanmanıza yardımcı olur. Sakinlik ve Kontrol: Sınav anında veya soru çözerken heyecanlandığınızda, kısa bir mola verin. Gözlerinizi kapatıp derin nefes alıp verin. Kendinize "Sakinim, yapabilirim, her soruyu dikkatlice okuyacağım" telkininde bulunun. Bu, zihninizi toparlamanıza yardımcı olur. Soruyu Yavaş ve Dikkatli Okuma Pratiği: Soruları okurken daha yavaş ve her kelimeye dikkat ederek okuma pratiği yapın. Anahtar kelimelerin altını çizin veya önemli yerleri işaretleyin. Bu, dikkatsizlikten kaynaklanan hataları büyük ölçüde azaltacaktır. 4 Ayda 45+ Net Hedefine Ulaşmak İçin: Şu anki netleriniz ve konulara ne kadar hakim olduğunuz önemli olsa da, önünüzdeki 4 aylık süreçte tempolu ve programlı bir çalışmayla büyük bir yol kat edebilirsiniz. Detaylı Bir Çalışma Programı Oluşturun: Kalan süreyi günlere ve haftalara bölerek hangi konudan ne kadar çalışacağınızı, hangi testleri çözeceğinizi ve deneme takviminizi belirleyin. Konu Eksiklerini Hızla Kapatın: Eğer konu eksiğiniz varsa, öncelikle temel konuları hızla tamamlamaya odaklanın. Özellikle her yıl soru gelen kritik konulara ağırlık verin. Bol Soru ve Deneme Çözümü: Öğrendiğiniz her konudan bolca soru çözün. Haftada en az 2-3 deneme çözerek zaman yönetimi ve sınav stratejilerinizi geliştirin. Deneme Analizi ve Eksik Giderme: Her deneme sonrası detaylı analiz yapın. Yanlış yaptığınız veya boş bıraktığınız her sorunun nedenini anlayın (konu eksiği, işlem hatası, dikkatsizlik, süre yetersizliği vb.) ve bu eksiklere yönelik spesifik çalışma yapın. Çıkmış Sorulara Odaklanın: Son yılların DGS sayısal çıkmış sorularını çözmek, ÖSYM'nin soru tarzını ve zorluk seviyesini anlamanız açısından çok değerlidir. Unutmayın, azminiz ve disiplininiz bu süreçte en büyük yardımcılarınız olacaktır. Kendinize güvenin ve belirlenen programa sadık kalarak ilerleyin.
Daha önce düzenli çalışırken bırakmış, şu an ne yapacağını ve nasıl bir çalışma planı oluşturacağını bilemeyen, sürenin azalmasından dolayı kendini kötü hisseden ve istediği meslek için 34 net yapması gereken bir öğrenciye nasıl bir rehberlik sunulur?
Merhaba! Çalışmaya tekrar başlamakta zorlanmanız ve ne yapacağınızı bilememeniz oldukça anlaşılır bir durum. Kendinizi kötü hissetmenize gerek yok, bu durum birçok öğrencinin yaşadığı bir çıkmaz. Ancak unutmayın, hedefiniz için bu yola çıktınız ve bu süreçte ilerlemeniz mümkün. Nereden Başlamalısınız? Sakinleşin ve Hedefinize Odaklanın: Öncelikle derin bir nefes alın ve sakinleşmeye çalışın. Ulaşmak istediğiniz mesleği, ömür boyu yapacağınız işi ve bunun size getireceği mutluluğu düşünün. Bu düşünce, en büyük motivasyon kaynağınız olacaktır. Ders Programı Hazırlama Dersi: Sistemin rehberlik bölümünde "ders programı hazırlamakla ilgili" bir dersimiz var. Öncelikle bu dersi izleyerek başlayın. Bu ders, nasıl etkili bir plan yapabileceğiniz konusunda size yol gösterecektir. Konu Eksiklerinizi Belirleyin: Plan yaparken, hangi konularda eksiğiniz olduğunu tespit edin. Çalışmaya bu eksik konuları tamamlayarak başlayın. Tekrar ve Ön Hazırlık Testleri: Öğrendiğiniz konuları pekiştirmek için mutlaka tekrar yapın ve sistemdeki ön hazırlık testlerini çözmeye çalışın. Bu testler, konuları yeni öğrenmeye başlarken size pratik sağlayacaktır. Rutinler Oluşturun: Günlük çalışma düzeninize paragraf ve problem çözmek gibi rutinler ekleyin. Örneğin, her gün 20 paragraf ve 10 problem çözmeyi hedefleyin. Bu küçük rutinler, düzenli çalışma alışkanlığı kazanmanıza yardımcı olacaktır. Motivasyonunuzu Yüksek Tutun Kısa ve Ulaşılabilir Hedefler Koyun: Kendinize ilk başta çok büyük hedefler değil, kısa vadeli ve ulaşılabilir hedefler koyun. Örneğin, "Bugün sadece bu konunun ilk iki sayfasını okuyacağım" veya "Şu konudan sadece 10 soru çözeceğim" gibi. Başarılarınızı Kutlayın: Her küçük hedefi başardığınızda, kendinizi kutlayın. Başardıkça güveniniz ve ders çalışma isteğiniz geri gelecektir. 34 net hedefiniz kesinlikle ulaşılabilir bir hedef. Önemli olan, tekrar başlamak ve kararlılıkla devam etmektir. Kendinize inanın ve bu adımları uygulamaya başlayın.
Sayısal mantık konularının mantığını kavrayamayan ve sınav yaklaştıkça anlama kapasitesini kaybetmiş gibi hisseden bir öğrencinin bu durumu aşmak için ne yapması gerekir?
Sayısal mantık gibi konularda zorlanmanız ve sınav yaklaştıkça anlama kapasitenizi kaybetmiş gibi hissetmeniz, yoğun sınav sürecinde karşılaşılabilecek normal durumlardır. Bu noktada, bazen konuların "mantığını" her yönüyle kavramaya çalışmaktansa, soru tiplerine ve çözüm yaklaşımlarına odaklanmak daha faydalı olabilir. İşte yapabilecekleriniz: Soru Çözüm Videolarına Odaklanın: Sayısal mantık için en etkili yöntemlerden biri, bolca soru çözüm videosu izlemektir. Bir konunun teorik mantığını anlamakta zorlandığınızda, hocanın bir soruyu nasıl çözdüğüne, hangi değerlere nasıl yorum yaptığına dikkat edin. Bu, size o soru tipini çözerken nasıl bir yol izlemeniz gerektiği konusunda pratik bir bakış açısı kazandırır. Ezber Değil, Kalıp Anlayışı: Sayısal mantıkta her sorunun kendine özgü bir mantığı olsa da, belirli soru kalıpları vardır. Bu kalıpları ve çözümlerini öğrenmeye çalışın. Beyniniz bu kalıpları tanıdıkça, benzer sorularda otomatik olarak doğru adımları atmaya başlayacaktır. Sabah Saatlerini Değerlendirin: Eğer sabahları daha iyi algılayabildiğinizi düşünüyorsanız, sayısal mantık çalışmalarınızı sabah erken saatlere denk getirmeye çalışın. Zihninizin daha taze olduğu bu saatlerde konuları anlamanız ve çözümlere odaklanmanız daha kolay olabilir. Bol Pratik: Ne kadar çok soru çözerseniz, farklı sayısal mantık senaryolarına o kadar çok maruz kalırsınız. Bu da sizin için "mantığını kavrama" sürecini hızlandıracaktır. Unutmayın, her bir soru çözümü, o konuyu daha iyi anlamanıza yardımcı olan bir adımdır. Başarılar dilerim!
Sınava az bir zaman kala tüm motivasyonunu kaybetmiş, bitkin, mutsuz ve başaramayacak gibi hisseden, aynı zamanda üniversite sınav haftası devam eden ve ara veremeyen bir öğrenci, yaşadığı umutsuzlukla nasıl başa çıkabilir
Bu hissettikleriniz, yani yorgunluk, tükenmişlik ve umutsuzluk, yoğun sınav ve üniversite dönemlerinde oldukça normal bir süreçtir. Özellikle sınav haftanız varken derslere odaklanmak daha da zorlayıcı olabilir. Bu Durumla Nasıl Başa Çıkabilirsiniz? Sınav Haftası Sonrası DGS'ye Odaklanma: Şu anki önceliğiniz üniversite sınav haftanızı en verimli şekilde atlatmak olmalı. Bu haftadan sonra, enerjinizi ve odağınızı tamamen DGS'ye yönlendirebilirsiniz. Kendinize "Bu hafta üniversite, sonra tam gaz DGS!" gibi bir motivasyon cümlesi belirleyin. Motivasyon Kaynağınızı Hatırlayın: Bu yola neden baş koydunuz? Bu sürece kadar neden yoruldunuz? İlerleyen süreçte kendinizi nerede görüyorsunuz? İstediğiniz bölümü kazandığınızda hissedeceğiniz mutluluğu ve elde edeceğiniz hayatı hayal edin. Bu, en büyük motivasyon kaynağınız olacaktır. Molalar Verin ve Dinlenin: Kendinizi bitkin hissettiğiniz anlarda ders çalışmaya devam etmek yerine molalar verin. Kısa bir yürüyüş yapmak, sevdiğiniz bir müzik dinlemek veya sadece zihninizi boşaltmak bile iyi gelebilir. Dinlendikten sonra daha verimli bir şekilde yola devam edebilirsiniz. Unutmayın, bu bir maraton, kısa dinlenmeler size güç katacaktır. Küçük Adımlarla İlerleme: Eğer tamamen kopmuş hissediyorsanız, ilk başta kendinize çok küçük hedefler belirleyin. Örneğin, "Bugün sadece 10 paragraf çözeceğim" veya "Yarım saat matematik konu tekrarı yapacağım." Bu küçük başarılar, motivasyonunuzu yeniden ateşleyebilir. Bu zorlu dönemin geçici olduğunu ve gösterdiğiniz çabanın karşılığını alacağınızı unutmayın. Kendinize karşı sabırlı ve anlayışlı olun.
Hiç ders çalışma isteği gelmeyen bir öğrenciye nasıl bir motivasyon ve harekete geçme stratejisi önerilir?
Hiç ders çalışma isteği gelmemesi oldukça zorlayıcı bir durumdur, ancak bu hissi aşmak ve yeniden harekete geçmek sizin elinizde. İşte yapmanız gerekenler: Kendinize Bir Program Oluşturun: Öncelikle gerçekçi ve uygulanabilir bir çalışma programı hazırlayın. Bu programı, çok ağır değil, başlangıç için küçük adımlarla başlayacak şekilde düzenleyin. Örneğin, günde 1 saat çalışmakla veya belirli sayıda paragraf/matematik sorusu çözmekle başlayabilirsiniz. Hedefinizi Hatırlatın: Bu yola neden çıktığınızı, amacınızın ne olduğunu kendinize sık sık hatırlatın. Hayalinizdeki mesleği yaparken, "İyi ki zorluk çeksem de çalışmışım!" demek için şimdi harekete geçmeniz gerekiyor. Olduğunuz yerde saymak sizi hedeften uzaklaştırır. Küçük Başarılarla Motive Olun: Başladığınızda ve küçük hedeflerinizi tamamladığınızda, bu size başarma hissi verecek ve motivasyonunuzu artıracaktır. Harekete Geçin: İstek gelmesini beklemek yerine, planladığınız adımları atmaya başlayın. Bazen sadece başlamak, motivasyonun kendiliğinden gelmesini sağlar. Unutmayın, her zorluğun üstesinden gelinebilir. Kendinize güvenin ve ilk adımı atın.
Son iki haftadır derslere motive olamayan, Gıda Mühendisliği isteyen ve sayısal netlerini artırmak zorunda olan bir öğrenci, 3.5 aylık süreçte nasıl bir yol izlemeli ve motivasyonunu nasıl koruyabilir
Merhaba! Umarım siz de iyisinizdir. Son iki haftadır derslere motive olamamanız, sınav sürecinde yaşanabilecek normal bir durumdur. Özellikle Gıda Mühendisliği gibi sayısal ağırlıklı bir bölüm istediğiniz için yüksek netler hedeflemeniz çok doğal. Önünüzde 3.5 aylık bir süre var ve bu süreyi verimli kullanarak hedefinize ulaşabilirsiniz. Sayısal Netlerini Artırmak İçin Yol Haritası: Odaklanın ve Seçici Olun: İşlenmeyen Konulara Takılmayın: Henüz işlenmemiş konuların sorularıyla şimdilik hiç uğraşmayın. Mevcut enerjinizi ve zamanınızı, şu anda işlenen ve testini çözdüğünüz konuların doğru-yanlış analizine odaklayın. Konu ve Soru Tipi Eksiklerini Belirleyin: Sayısal kısımda nerede zorlandığınızı tespit edin. Bu bir konu eksikliği mi (örneğin, köklü sayılar) yoksa belirli bir soru tipini çözememe mi (örneğin, tablo-grafik problemleri)? Çözüm Yöntemlerini Öğrenin: Yapamadığınız soruların çözümlerini dinleyerek ve izleyerek mantığını anlamaya çalışın. Farklı Kaynaklardan Pratik: Aynı soru tipleriyle ilgili farklı kaynaklardan bolca soru çözün. Bu, o soru tipini tam anlamıyla öğrenmenize ve farklı varyasyonlarına alışmanıza yardımcı olacaktır. Sözel Kısım (Paragraf) İçin: Yazarın Bakış Açısına Odaklanın: Anlam sorularında yanlışlarınız çıkabilir, zira denemeden denemeye, yazardan yazara paragrafların tarzı değişebilir. Burada bizden istenen, paragrafı yazan kişinin düşünce yapısıyla hareket etmek ve kendi yorumunuzu katmadan sorunun çözümüne ulaşmaktır. Bol pratikle bu beceriyi geliştirebilirsiniz. Motivasyonunuzu Korumak İçin: Tükenmişliği Kabullenin: Unutmayın, "Tamam oldu, her şeyi öğrendim, eksiklerimi kapattım, hiç eksiğim kalmadı" demek, bizim kaygımızı düşürse de çalışma performansımızı azaltabilir. Her zaman için eksiklerimiz ve yanlışlarımız olacaktır. Bu doğal bir süreçtir ve öğrenmenin bir parçasıdır. Küçük Hedefler Belirleyin: Motivasyonunuz düştüğünde kendinize büyük hedefler koymak yerine, günlük veya haftalık küçük, ulaşılabilir hedefler belirleyin. Örneğin, "Bugün sadece bu konunun ilk iki testini bitireceğim" gibi. Düzenli Molalar Verin: Çalışma saatlerinizin arasına kısa ve verimli molalar ekleyin. Dinlenmek, odaklanma yeteneğinizi artırır. Hedefinizi Görselleştirin: Gıda Mühendisliği okuduğunuzu, bu mesleği yaptığınızı hayal edin. Bu, sizi motive eden en güçlü araçlardan biri olacaktır. Sınava kadar toparlanmanız ve hedeflediğiniz netlere ulaşmanız mümkündür. Önemli olan, pes etmemek ve doğru stratejilerle düzenli olarak ilerlemektir.
Türkçe konuları henüz bitmeyen, sözel mantık gibi konularda yeni başlayan ve bu alanlarda yanlışları çıkan bir öğrenci nasıl bir çalışma strateji belirlemeli
Merhaba! Türkçe konularınızın henüz bitmemesi ve özellikle sözel mantık gibi yeni başladığınız konularda yanlışlar çıkması oldukça normal. Bu durum, şimdi veya ileride değil, şu an toparlanmanız gerektiği anlamına gelir. İşte izlemeniz gereken stratejiler: Konu Eksiklerini Tamamlama ve Odaklanma İşlenmeyen Konulara Takılmayın: Henüz derslerde işlenmemiş konuların sorularıyla şimdilik hiç uğraşmayın. Enerjinizi, şu anda işlenen ve testini çözdüğünüz konuların doğru-yanlış analizine odaklayın. Sözel Kısım (Anlam ve Paragraf): Anlam sorularında yanlışlarınızın çıkması doğal, çünkü denemeden denemeye, yazardan yazara paragrafların zorluk derecesi değişebilir. Burada sizden istenen, paragrafı yazan kişi gibi düşünüp sorunun çözümüne odaklanmak, kendi yorumunuzu katmadan doğru cevaba ulaşmaktır. Bu beceri pratikle gelişir. Sayısal Kısım (varsa): Sayısalda da konu eksiğiniz veya belirli soru tiplerini çözmede zorlanma gibi sorunlarınız olabilir. Yapamadığınız soruların çözümlerini dinleyip izleyerek mantığını kavramaya çalışın. Farklı kaynaklardan aynı soru tipiyle ilgili bolca soru çözmek, konuyu tam anlamıyla öğrenmenize büyük fayda sağlayacaktır. Toparlanma Süreci ve Zihinsel Yaklaşım Sınava kadar toparlanma süreciniz devam edecektir. Şunu unutmayın: "Tamam, her şeyi öğrendim, eksiklerimi kapattım, hiç eksiğim kalmadı!" demek, aslında kaygımızı düşürse de çalışma performansımızı azaltır. Bu nedenle, her zaman için küçük de olsa eksiklerinizin ve yanlışlarınızın olacağını kabul edin. Bu, öğrenme ve gelişim sürecinin doğal bir parçasıdır. Önemli olan, bu eksiklikleri tespit edip üzerine gitmektir. Düzenli çalışma ve sürekli analizle hedefinize ulaşabilirsiniz.
Yoğun iş hayatı nedeniyle DGS'den soğumuş, ancak tekrar karar verip kursa yazılmış bir öğrencinin, 3.5 aylık süreçte programını nasıl yapacağı, her kitaptan nasıl çözeceği ve çalışma programına neler eklemesi gerektiği konusundaki karmaşıklık ve kaostan kaynaklanan "arafiyet" duygusunu aşmak için ne gibi önerilerde bulunulabilir?
Selamlar! Öncelikle bu yola tekrar baş koyup hedefin için çalışmaya başladığın için kendini tebrik etmelisin. Yoğun iş hayatı ve sınav hazırlık sürecini bir arada yürütmek elbette yorucu ve karmaşık gelebilir, bu "arafiyet" duygusu çok doğal. Ancak doğru bir planlamayla bu kaosu aşabilir ve 3.5 aylık süreci verimli geçirebilirsin. Çalışma Programını Oluşturma ve Yönetme Programlı ilerlemek, bu süreçte en doğru ve verimli yol olacaktır. Ders ve Tekrar Programlarını Dikkate Al: Kursun ders programını ve varsa tekrar programlarını göz önünde bulundurarak kendi programını oluştur. Bu, hangi konuya ne zaman odaklanman gerektiğini görmeni sağlar. Müsaitliğine Göre Test Çöz: İşlenen dersin testlerini, müsaitliğine göre o gün veya ertesi gün mutlaka çözmeye çalış. Konu sıcakken pratik yapmak, bilgilerin oturmasına yardımcı olur. Rutinler Ekle: Programına düzenli rutinler ekle. Özellikle soru dağılımının fazla olduğu paragraf ve problem çözmeyi günlük rutinine dahil et. Örneğin, her gün 30 paragraf ve 15 problem gibi hedefler belirleyebilirsin. Bu, hem hızını artırır hem de sınavın temel taşlarını sağlamlaştırırsın. Tüm Kitapları Bitirme Kaygısından Kurtul: Her kitaptaki her soruyu bitirmeye çalışmak yerine, konuyu anladığından emin olana kadar farklı kaynaklardan soru çöz. Bazen bir kaynaktan belirli bir konuyu bitirmek, sonraki konuya geçmek için yeterli olabilir. "Arafiyet" Duygusunu Aşmak İçin Deneme Sınavlarına Katıl: Yolun başında da olsan, deneme sınavlarına mutlaka katıl. Başlangıç netlerin düşük gelse bile, bu denemeler sana nerede olduğunu, ne kadar öğrendiğini ve ne kadar ilerlemen gerektiğini gösterir. Bu durum, zamanla seni motive edecektir. Küçük Başarılar Yarat: Programındaki küçük hedefleri tamamladıkça kendini takdir et. Her tamamladığın görev, bu "arafiyet" duygusundan sıyrılıp ilerlediğini gösterir. Hedefini Hatırla: Neden bu kadar çabaladığını, istediğin bölümü kazandığında hayatının nasıl değişeceğini kendine sık sık hatırlat. Hayalin, en güçlü motivasyon kaynağındır. Unutma, bu süreç zorlu olabilir ama doğru planlama ve kararlılıkla hedefine ulaşabilirsin. Kendine güven ve adım adım ilerlemeye devam et.
Yıllar sonra tekrar sınava hazırlanmaya karar vermiş ancak motive olmakta zorlanan bir öğrencinin nasıl bir yol izlemesi gerekir
Merhaba! Yıllar sonra yeniden ders çalışmaya karar verip bu sürece başladığınız için sizi tebrik ederim. Bu büyük bir adım ve takdire şayan bir azim göstergesi. Motivasyon eksikliği yaşamanız ise bu tür uzun soluklu süreçlerde oldukça yaygın bir durum. İşte motivasyonunuzu yeniden kazanmanız ve yol haritanızı belirlemeniz için izleyebileceğiniz adımlar: Rehberlik Dersini İzleyin: Sistemimizdeki rehberlik bölümünde "motivasyon ve hedef belirleme" üzerine özel bir ders yaptık. Bu dersi mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Orada daha detaylı stratejiler bulabilirsiniz. Hedefinizi Kendinize Hatırlatın: Sizi motive eden en önemli etken, belirlediğiniz hedeftir. Bu yola yeniden başladıysanız, demek ki hala bir şeyler öğrenmek ve yeni bir meslek grubuna geçmek istiyorsunuz. Bu isteği ve amacı kendinize sık sık hatırlatın. Belki de hedeflediğiniz puanı, okulu veya mesleği yazıp görsel olarak görebileceğiniz bir yere asabilirsiniz. Bu, bilinçaltınıza sürekli bir hatırlatıcı olacaktır. Programlı Çalışmaya Başlayın: Kendinize gerçekçi ve uygulanabilir bir çalışma programı hazırlamak da sizi motive edecektir. Ne zaman ne çalışacağınızı bilmek, belirsizliği azaltır ve ilk adımı atmanızı kolaylaştırır. Küçük adımlarla başlayın; örneğin, her gün belirli sayıda paragraf sorusu çözmek veya kısa bir konu tekrarı yapmak gibi. Küçük Başarılar Yaratın: Programınızdaki küçük hedefleri başardıkça, bu size ilerleme kaydettiğinizi gösterecek ve motivasyonunuzu artıracaktır. Unutmayın, bu bir süreç ve motivasyon dalgalanmaları yaşanabilir. Önemli olan, hedefinize bağlı kalmak ve adımlar atmaya devam etmektir.
Matematiğe ağırlık veren ve yaklaşık 2 aydır düzenli paragraf çözen (günde en az 40 soru) ancak paragraf sorularında hala süre sıkıntısı yaşayan bir öğrenciye hızını artırmak için ne gibi tavsiyelerde bulunulabilir?
Merhaba, ben de iyiyim, teşekkür ederim. Paragrafta süre sıkıntısı yaşamanız, düzenli çözüyor olsanız bile oldukça yaygın bir durum. Ancak bunu aşmak için etkili yöntemler mevcut. İşte size süre sıkıntınızı çözmek için tavsiyelerim: Paragrafta Hız ve Süre Yönetimi İçin Stratejiler Süreli Çözme Alışkanlığı Edinin: Çözdüğünüz her paragraf testini mutlaka süre tutarak çözmeye çalışın. Örneğin, 40 paragraf sorusu için başlangıçta 80 dakika (soru başına 2 dakika) gibi bir süre belirleyin. Aşamalı Süre Azaltma: Belirlediğiniz bu süreyi her hafta kademeli olarak kısaltın. Örneğin, bir sonraki hafta 40 soru için 75 dakikaya, daha sonra 70 dakikaya düşürmeyi hedefleyin. Bu sürekli antrenman, beyninizin zaman baskısına alışmasını ve hızlanmasını sağlayacaktır. Paragraf Taktiklerini Uygulayın: Derslerde veya kaynaklarda öğretilen paragraf çözüm taktiklerini (örneğin, önce soruyu okuma, anahtar kelimelerin altını çizme, paragrafın ana fikrini bulma) aktif olarak kullanmaya çalışın. Bu taktikler, soruyu daha hızlı anlamanıza ve doğru cevaba daha çabuk ulaşmanıza yardımcı olacaktır. Okuduğunu Anlama Hızını Geliştirme: Okuduğunuzu anlama hızınızı artırmak için düzenli kitap veya makale okumaya devam edin. Okuma alışkanlığınızın olması, paragraf sorularında da size doğal bir avantaj sağlar. Odaklanma ve Dikkati Koruma: Çözüm sırasında dikkatinizin dağılmasını engellemek için sessiz bir ortamda çalışın ve telefon gibi dikkat dağıtıcı unsurları uzaklaştırın. Odaklanma beceriniz arttıkça hızınız da artacaktır. Günde 40 soru çözme alışkanlığınız çok değerli; aynen bu şekilde devam edin. Bu düzenli pratikle ve yukarıdaki stratejileri uygulayarak paragraf netlerinizi istediğiniz seviyeye getirebilirsiniz.
Kendini sürekli eksik hisseden bir öğrenciye bu duyguyla başa çıkması için ne gibi tavsiyelerde bulunulur?
Kendinizi sürekli eksik hissetmeniz, sınava hazırlık sürecinde, hatta sınavdan çıkana kadar oldukça normal bir durumdur. Aslında bu duygu, sizi güdüleyen ve çalışmaya yönlendiren bir tür kaygıdır. Bu yüzden, bunun normal ve doğal bir süreç olduğunu bilmek, ilk adımdır. Bu duyguyla başa çıkmak ve motivasyonunuzu yüksek tutmak için: Programlı Çalışmaya Odaklanın: Kendinize programlı bir şekilde çalışmaya odaklanın. Hangi hafta hangi konuları çalışacağınız, hangi testleri çözeceğiniz belli olsun. Bu planlı ilerleyiş, belirsizliği azaltacak ve kendinize olan güveninizin artmasını sağlayacaktır. İlerlemenizi Takip Edin: Çözdüğünüz deneme sonuçlarınızı bir not defterine düzenli olarak not edin. Netlerinizdeki veya doğru sayılarınızdaki küçük artışları görmek, kaydettiğiniz ilerlemeyi somutlaştıracak ve sizi motive edecektir. Eksiklerinizi Kabul Edin: Unutmayın ki, her zaman için küçük de olsa eksikleriniz olacaktır. Önemli olan, bu eksiklikleri birer engel olarak görmek yerine, gelişim alanları olarak kabul etmek ve üzerine gitmektir. Bu adımları uygulayarak, eksiklik hissini bir motivasyon kaynağına dönüştürebilir ve sınav sürecinizi daha sağlıklı yönetebilirsiniz.
Çocukluktan gelen sesli okuma alışkanlığını değiştiremeyen, gözle okuduğunda anlamayan ve bu durumun ders çalışmasını etkilediğini belirten 50 yaşındaki bir öğrenciye nasıl bir çözüm önerisi sunulur?
İyi günler! Çocukluktan gelen sesli okuma alışkanlığını değiştirmek, özellikle 50 yaşında, uzun süredir devam eden bir alışkanlık olduğu için elbette zorlayıcı olabilir. Ancak bu alışkanlığı bırakmak için atabileceğiniz adımlar var. Bu, kendinizi yeni bir okuma biçimine alıştırmakla ve buna maruz bırakmakla mümkün olur. Sesli Okuma Alışkanlığını Değiştirmek İçin Stratejiler Yeni Bir Alışkanlık Edinin: Mevcut alışkanlığınızı doğrudan bırakmak yerine, onun yerine yeni bir alışkanlık koymaya çalışmak daha kolay olabilir. Küçük Adımlarla Başlayın: Örneğin, ders kitaplarınıza veya sınav materyallerinize geçmeden önce, daha kolay ve ilgi çekici metinlerle başlayın. Telefonda haber okumak veya kısa blog yazılarını içinizden, sessizce okumaya çalışın. Bu, gözle okuma pratiği yapmanızı sağlar. Bilmediğiniz Kelimelere Takılmayın: Hızlı okuma yaparken, her kelimeyi tam olarak anlamaya çalışmak yerine, paragrafın genel anlamını kavramaya odaklanın. Bilmediğiniz kelimeleri atlayın ve metnin akışını bozmayın. Kendinizi Durdurun ve Mola Verin: Sesli okumaya başladığınızı fark ettiğiniz an, hemen kendinizi durdurun. Kısa bir mola verin (örneğin 30 saniye kadar). Daha sonra metni sessizce okumaya odaklanarak tekrar başlayın. Bu "durdurma-mola-yeniden başlama" döngüsü, beyninizin yeni okuma alışkanlığını pekiştirmesine yardımcı olacaktır. Odaklanma Egzersizleri: Gözle okuduğunuzda anlamama sorunu, odaklanma ile ilgili olabilir. Metni okurken elinizi veya bir kalemi satırın altında gezdirerek gözünüzün metinde kalmasını sağlayabilirsiniz. Her paragraf sonrası ne okuduğunuzu zihninizde kısaca özetlemeye çalışın. Bu, anlamayı pekiştirir. Sabırlı ve Kararlı Olun: Bu uzun süreli bir alışkanlık olduğu için değişmesi zaman alacaktır. Kendinize karşı sabırlı olun ve kararlılıkla devam edin. Her deneme, sizi hedefinize bir adım daha yaklaştıracaktır. Unutmayın, bu yaşta yeni bir alışkanlık edinme çabanız takdire şayan. Küçük adımlarla ve düzenli pratikle bu alışkanlığınızı değiştirebilir ve gözle okuyarak anlama becerinizi geliştirebilirsiniz.
Mezun olunan üniversiteden dgs ile geçiş yaptığımızda direkt üçüncü sınıftan başlayabiliyor muyuz
DGS ile bir lisans programına geçiş yaptığınızda, kaçıncı sınıftan başlayacağınız tamamen üniversiteden üniversiteye ve hatta bölümden bölüme değişen bir durumdur. Direkt 3. sınıftan başlatılmanız mümkün olmakla birlikte, bu her üniversite için geçerli değildir. İntibak Süreci Nedir? Bu durumun temel sebebi, intibak süreci denilen bir uygulamadır. İntibak sürecinde, mezun olduğunuz ön lisans programında gördüğünüz derslerin içerikleri ve AKTS kredileri, geçiş yapacağınız lisans programının ders müfredatıyla karşılaştırılır. Kabul Edilen Dersler: Ön lisans derslerinizin, lisans programındaki hangi derslere denk geldiği ve kabul edildiği incelenir. Eksik Kalan Dersler: Lisans programında almanız gereken ancak ön lisans müfredatınızda olmayan veya yeterli görülmeyen dersleriniz belirlenir. Bu dersleri lisans programınız sırasında tamamlamanız gerekir. Bu değerlendirme sonucunda, kimi üniversiteler direkt 3. sınıftan başlatabilirken, bazıları ders eksiğinizin fazla olması durumunda 2. sınıftan başlatmayı tercih edebilir. Hatta bazı durumlarda 1. sınıftan başlatan üniversiteler de olabilir.
DGS çıkmış sorularında yüksek matematik netleri elde ederken, farklı yayınevlerinin denemelerinde daha düşük netler almanın ve bu denemelerin daha zor gelmesinin nedenleri nelerdir?
Merhaba! DGS çıkmış sorularında yüksek netler yaparken, başka yayınevlerinin denemelerinde zorlanmanız ve netlerinizin düşmesi oldukça yaygın bir durumdur. Bunun birkaç temel nedeni vardır: Deneme Sorularının Zorluk Seviyesi ve Çeşitliliği Yayınevlerinin Kalitesi ve Amacı: Çoğu yayınevi, deneme sınavlarını piyasaya sürerken sınavın olası zorluk seviyesinin üzerine çıkmayı veya farklı soru tiplerini denemeyi hedefler. Bu sayede öğrencilerin her türlü sürprize hazır olmasını sağlamak isterler. Bu da denemelerin size daha zor gelmesine neden olabilir. Farklı Bakış Açıları ve Formatlar: Her yayınevinin soru yazım tarzı ve konuları ele alış biçimi farklıdır. ÖSYM'nin belirli bir soru diline ve formatına alışmış olmanız, farklı bir yazarın veya yayınevinin sorularıyla karşılaştığınızda uyum sağlamakta zorlanmanıza yol açabilir. Çıkmış Sorulara Aşinalık Tekrar Edilen Çözümler: Çıkmış sorular, genellikle derslerde, konu anlatımlarında veya soru bankalarında sıkça karşınıza çıkar ve çözülür. Bu durum, o sorulara karşı bir aşinalık ve "görmüşlük" hissi yaratır. Beyniniz, bu soru tiplerini daha önce işlediği için çözüm yollarını daha kolay hatırlar. Bu da netlerinizin yüksek görünmesine katkıda bulunur. Gerçek Bilgi Seviyesi vs. Hatırlama: Çıkmış soruları iyi yapmanız, o konuların temelini bildiğinizin harika bir göstergesidir. Ancak denemelerdeki düşüşler, o konuların farklı varyasyonlarına veya daha karmaşık hallerine ne kadar hakim olduğunuzu ortaya koyar. Bu denemeler, bilginizi farklı senaryolarda uygulama becerinizi ölçer. Ne Yapmalısınız? Farklı Kaynaklardan Çözüm Çeşitliliği: Çıkmış sorularda iyi olduğunuz konuları belirleyin ve bu konularla ilgili farklı yayınevlerinin testlerinden bolca soru çözün. Bu, aynı konunun farklı soru tarzlarına karşı adaptasyonunuzu artıracaktır. Deneme Analizine Odaklanın: Düşük gelen denemelerinizdeki yanlışlarınızı ve boşlarınızı detaylıca analiz edin. Bu hataların nedeni konu eksikliği mi, işlem hatası mı, yoksa soru tipine alışkın olmama mı? Analizleriniz, zayıf yönlerinizi belirlemenizi sağlar ve hangi alanlara daha fazla yoğunlaşmanız gerektiğini gösterir. Stres Yönetimi: Denemelerdeki bu düşüşler motivasyonunuzu olumsuz etkileyebilir. Unutmayın ki denemeler birer öğrenme aracıdır ve size eksiklerinizi gösterir. Netlere takılmak yerine, hatalarınızdan ders çıkararak ilerlemeye odaklanın. Denemelerdeki zorlanmanız normaldir ve bu durum, sizi sınavda karşılaşabileceğiniz her türlü senaryoya hazırlayacak değerli bir fırsattır. Bol pratikle ve doğru analizlerle netlerinizi artırmanız kesinlikle mümkündür.
Konuları henüz tam bitmemiş bir öğrencinin sayısal deneme çözmekten korkması durumunda nasıl bir yol izlemesi önerilir?
Konularınız tam bitmediği için sayısal deneme çözmekten korkmanız çok doğal. Bu durumda, henüz deneme çözmeye başlamanızı önermem. Tamamlanmamış konularla deneme çözmek, motivasyonunuzu düşürebilir ve kendinizi yetersiz hissetmenize neden olabilir. Ne Yapmalısınız? Konu Bitimine Odaklanın: Öncelikle eksik konularınızı tamamlamaya odaklanın. Konu eksiğiniz azaldıkça denemelere karşı kendinizi daha hazır hissedeceksiniz. Kursun Genel Denemelerine Katılın: Eğer kursunuzun düzenlediği genel denemeler varsa, bunlara katılmanız yeterli. Bu denemelerde bildiğiniz soruları çözmeye çalışın, henüz işlemediğiniz konuların sorularını boş bırakmaktan çekinmeyin. Sorulardan Korkmayın, Deneyin: Sadece çözemediğiniz sorulara değil, çözmeyi denemekten korktuğunuz sorulara da cesaretle yaklaşın. Unutmayın ki öğrenme ancak denemekle ve çabalamakla sağlanır. Yanlış yapmaktan korkmayın; her yanlış, öğrenmeniz gereken bir noktayı gösterir. Küçük Adımlarla Başlayın: Konularınız bittikçe, tam bir deneme yerine önce belirli konulardan oluşan testler çözerek başlayabilirsiniz. Bu, deneme formatına alışmanızı kolaylaştırır. Bu süreçte sabırlı olun ve kendinize zaman tanıyın. Konu eksikleriniz azaldıkça ve pratik yaptıkça denemelere karşı korkunuzun azaldığını göreceksiniz.
Konuşmaya Başla!
Sorunuz mu var?
Merhaba!
DGS Akademi'ye Hoş geldiniz!